Özür grubu tayin istekleri başladı. MEB illerarası yer değiştirme döneminde sınıf öğretmenleri için 7 ilde açık kontenjan göstermiş bir çok öğretmen illerarası tayin isteyememişti. Sınıf öğretmenleri başta olma üzere pek çok branşta mağduriyet yaşanmıştı.
Türk Eğitim Sen olarak MEB’i uyararak aynı mağduriyetin özür grubu atamalarında yaşanmamasını istedik, 41. Tercih hakkının boş kontenjan olup olmadığına bakılmaksızın tüm öğretmenlere verilmesini talep ettik.
Bugün açıklanan boş kontenjanlar incelendiğinde sınıf öğretmenlerinin mağduriyetinin devam ettiğini gördük.Yılda bir defaya düşürülen özür tayinlerindeki mağduriyet yetmezmiş gibi, Ömer DİNÇER il emri uygulamasını da kaldırdı, bu da yetmedi, öğretmenlerden intikam alırcasına kontenjanları sınırlı olarak açıkladı, sınıf öğretmenlerine ise sadece 10 ili açık gösterdi.
4+4+4 sistemi ile sınıf öğretmenlerinin norm kadro fazlası olacağını bunun tedbirinin alınması gerektiğini tabiri caizse bas bas bağırdık.Ancak, Ömer Dinçer sınıf öğretmenlerinin norm kadro fazlası olmayacağını ilan etti.Bazı sendikalar da, sınıf öğretmenlerinin güvencesi biziz, bir tek sınıf öğretmeni norm kadro fazlası olmayacak diye bizleri suçlayan açıklamalar yaptılar.
Türk Eğitim Sen özür grubu mağduriyetinin yaşanacağını önceden kestirerek ikisi MEB önünde, biri Abdi İpekçi parkında olmak üzere 3 ayrı eylem gerçekleştirdi.Son eylemimiz 30 Haziran tarihinde Abdi İpekçi parkında gerçekleşti. Ancak, katılımın az olması sebebiyle çok ses getiren bir eylem olmadı ve bütün gayretimiz boşa gitti.
Geldiğimiz noktada sınıf öğretmenlerinin büyük bir haksızlığa uğratıldığı açıktır. MEB bir ilde norm kadro fazlası sınıf öğretmeni varsa o ili açık ilan etmemektedir.Halbuki, açıkların okulların ihtiyaç duyduğu norma göre ilan edilmesi daha doğru bir yaklaşım olacaktı.Bu durumda pek çok ilde norm açığı oluşabilecekti.Bu konuda MEB’e başvuru yaparak, problemin düzeltilmesini talep ettik.
Şuanda, aylardır umutla bekleyen başta sınıf öğretmenleri olmak üzere, bir çok öğretmen MEB’e karşı büyük bir infial içindedir. Ancak, Bakan Ömer Dinçer ve MEB’in acemi bürokratları ile acemi İnsan Kaynakları Genel Müdürü Hikmet ÇOLAK öğretmenleri güldürecek bir adım atmamak için inatla eleştiri ve taleplere kulak tıkamış bir görüntü içerisindedirler.
Türk Eğitim Sen olarak öğretmenlerimizin feryadına kulak tıkayan, parçalanmış aileler oluşmasından adeta zevk alan Milli Eğitim Bakanlığını şiddetle kınıyoruz. Bu konuda yapılacak her türlü eylemi meşru gördüğümüzün bilinmesini istiyoruz. Öğretmenlerin eylem talebi sendikamız tarafından değerlendirilecek, bu konuda bir istek oluşması halinde, mağdurların Ankara’ya gelerek eylem yapması sendikamız tarafından organize edilecektir.
TÜRK EĞİTİM SEN GENEL MERKEZİ
