Türkiye Kamu-Sen ve Türk Eğitim-Sen Genel Başkanı İsmail Koncuk’un, 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı ile ilgili yaptığı basın açıklamasıdır.
19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı’nın 97’inci yıldönümünü kutluyoruz. Büyük Atatürk’ün Samsun’a çıkarak bağımsızlık ateşini yakmasının üzerinden dile kolay tam 97 yıl geçti.
19 Mayıs milli direnişin adıdır, milli mücadelenin tüm yurt sathına yayılmasının başlangıcıdır, yokluk ve yoksulluk içinde olan Türk milletinin yekpare bir şekilde emperyalizme karşı durmasının eşsiz bir örneğidir.
Bilindiği üzere 19 Mayıs’ın görkemli bir şekilde kitlesel kutlanması gerekirken, 2012 yılında bir genelge yayınlanarak Başkent dışındaki illerde sadece okullarda kutlanabileceği, stadyumlarda, hipodromlarda tören yapılmayacağı açıklandı. Bu durum, milli değerlerimizin örselenmesi, törenlerin toplumsal kaynaşma vesilesi olmaktan çıkarılıp okul duvarları arasına sıkıştırılması, gelecek nesillerin Kurtuluş Savaşı ve Türk tarih şuuruyla bağlarının kesilmesi, milli bayramların öneminin azaltılması anlamına gelmektedir. Dolayısıyla sendikamız genelgenin iptaliyle ilgili Danıştay’a başvurdu. Nihayetinde Danıştay söz konusu genelgeyi iptal etti. Buna rağmen Milli Eğitim Bakanlığı bu yıl ki 19 Mayıs törenlerinin ne şekilde gerçekleşeceği konusunda sessizliğini koruyarak ve halen konuya ilişkin bir mevzuat değişikliği gerçekleştirmeyerek yine yargı kararlarına uymayacağının sinyalini vermektedir. Bu durumu Türk Eğitim-Sen olarak kınıyoruz. 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nı eğlence programı olarak görüp, TBMM’de resepsiyon vermeyen zihniyetin, 19 Mayıs kutlamaları konusunda da yargı kararlarına uymaması ülkemiz için çok acı bir durumdur. Türk Eğitim-Sen olarak 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı’nın adına yakışır şekilde, bayram tadında, statlarda, hipodromlarda gösteriler yapılarak halkımızla birlikte görkemli bir şekilde kutlanmasının Türk gençliğinin değerlerine, bayramlarına sahip çıkması açısından çok önemli olduğunu düşünüyoruz.
Öte yandan 19 Mayıs’a terör gölgesi düşmüştür. Ulu Önder Atatürk, yiğit yol arkadaşları ile birlikte bu vatan topraklarından emperyalist güçleri defetmek için Kurtuluş Savaşı başlatmış, Türk milleti bir ve beraber olarak vatan savunmasında mücadele etmiştir. Bugün ise ülkemizi bölme, insanlarımızı ayrıştırma niyetinde olan terörist çeteler ve payandaları bombalar patlatarak insanlara korku salmakta, terörist faaliyetlerini yoğunlaştırarak ülkemizin birlik ve dirliğine kastetmektedir. Ülkemiz terör örgütleri tarafından adeta kuşatılmıştır. Her gün şehit haberleri gelmektedir. Bir anne, baba, bir vatandaş, bu ülkeyi gönülden seven vatan sevdalıları olarak yüreğimiz kanamaktadır. Her şehit haberi geldiğinde sözler boğazımızda düğümlenmektedir. Terör nedeniyle büyük acılar yaşayan Türk milleti, bir ve diri olarak yoluna devam etmelidir. Türk Silahlı Kuvvetlerinin ve emniyet güçlerinin teröre karşı yürüttüğü mücadele kararlı bir şekilde sürdürülmelidir. Büyük Atatürk’ün önderliğinde son devletimizi kuran kurucu kadronun ve aziz şehitlerimizin mirasına sahip çıkmak, topraklarımızın bütünlüğünü korumak, milletimizin huzurunu sağlamak başta bu ülkeyi yönetenlerin, bu ülkeyi sevenlerin, bu ülkenin ekmeğini yiyen, suyunu içen herkesin boynunun borcudur. Hiç kimsenin şüphesi olmasın ki, daha önce defalarca şahit olunduğu gibi bu ülkenin topraklarına kasteden her hain bedelini er ya da geç ödeyecektir.
Bilindiği gibi Ulu Önder gençliğe ayrı bir önem veriyordu ve çok güveniyordu. Atamız, “Ey yükselen yeni nesil, gelecek sizindir. Cumhuriyeti biz kurduk; onu yükseltecek ve sürdürecek sizsiniz” diyerek, gençlere çok önemli bir sorumluluk vermiştir. Bu nedenle Atamızın çizdiği yolda, O’nun ilke ve inkılapları ışığında bu vatanı korumak, Cumhuriyete, bayrağımıza, dilimize ve demokrasiye sahip çıkmak geleceğimize yön vermek demektir. Atamızın Gençliğe Hitabesinde de ifade ettiği gibi, Türk gençliğinin birinci vazifesi Türk istiklâlini, Türk Cumhuriyetini, ilelebet, muhafaza ve müdafaa etmektir. Ülkemizin içinde bulunduğu sancılı ve zor şartları da göz önüne alınca 7’den 70’e herkesin Atatürk’ün Gençliğe Hitabesini tekrar tekrar şuurla ve hıfzederek okuması gerekmektedir.
Bu vesileyle tüm milletimizin 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı’nı kutluyor, bu topraklarda hür ve beraber yaşamamızı sağlayan Büyük Önder Atatürk ve O’nun öncülüğünde milli mücadeleye ruh ve güç veren fikir ve silah arkadaşları ile aziz şehitlerimizi rahmet ve minnetle anıyoruz. Ruhları şad olsun.
Kamuoyuna saygıyla duyurulur.
