09.06.2008 Pazartesi akşamı, Artvin Yusufeli Kınalıçam İlköğretim Okulu öğretmenleri bir okul gecesi hazırladı. Öğretmen ve öğrencilerin büyük emeklerle hazırladıkları program devam ederken İlçe Milli Eğitim Müdür Vekili İbrahim Yaşar TEKİN, okulun öğretmenlerinden ve Türk Eğitim-Sen İlçe Temsilcilerinden Fatih AKYURT’u yanına çağırarak, o okulun öğrencisi olmayan bir çocuğun şarkı söylemesini istedi. Buna karşılık Fatih AKYURT, programın süresini aştıklarını ve kendi hazırladıkları bazı etkinlikleri de çıkarmak zorunda kaldıklarını saygılı bir şekilde ifade etti. Bunun üzerine İlçe Milli Eğitim Müdür Vekili İ. Yaşar TEKİN aniden Fatih AKYURT’un kravatına sarılarak çekmiş ve “hakkınızda soruşturma açacağım” diye bağırarak tehditlerde bulunmuştur. Bununla da hızını alamayan İlçe Milli Eğitim Müdürü, okul müdür yardımcısı (başka sendika üyesi olan) Hüseyin UÇGUN’un da göğsüne vurarak aynı tehditleri tekrarlamıştır. Olay bütün misafirlerin, velilerin ve öğrencilerin huzurunda meydana gelmiş, misafirler araya girerek İlçe Milli Eğitim Müdürü’nü uyarmışlardır.
Öğrencilerin önünde olan bu olay öğretmenleri rencide etmiş, hak etmedikleri bir muameleye muhatap olan arkadaşlarımız, ders yılı yorgunluğunu gidermek ve moral bulmak isterken, mesleki onurları zedelenmiş ve ruhen yıkılmışlardır. Oysa Türk Eğitim-Sen İlçe yönetiminden olan Fatih AKYURT ve adı geçen okulun öğretmenleri, bu öğretim yılında özverili çalışmaları, gayretleri sonucunda üstün ders teftiş puanı almışlar, yapılan bazı sınavlarda öğrencileri ilde önemli dereceler elde etmişlerdir.
Hiç yöneticilik yapmamış olanlar bile, öğrencinin karşısında öğretmeni küçük düşürecek en küçük bir hareketten uzak durmak gerektiğini bilir. Hiçbir Milli Eğitim Müdürü personeline karşı böyle kabadayılık çağrıştıran tavırları sergilemez, sergileyemez.
Öğretmenlere örnek olacak kişinin davranışı böyle mi olmalıdır? İlçe Milli Eğitim Müdür vekili, eğitim çalışanlarına karşı böyle saldırma yetki ve gücünü nereden alıyor? Türk Eğitim-Sen’in, eğitim çalışanlarına karşı yapılan bu çirkin davranışın yasal yollardan hesabının sorulması konusunda ısrarlı olacağından hiç kimsenin şüphesi olmasın. Ülkemiz ve MEB derebeylik sistemiyle yönetilmiyor! Herkes yaptığı hukuksuzluğun hesabını verecektir.
Yusufeli Çok Programlı Lisesi Müdürü olan İbrahim Yaşar TEKİN, yaklaşık beş yıldır İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü’nde kadrolu şube müdürü (Zaman zaman şube müdürleri) varken İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü’ne görevlendirme ile vekalet etmektedir. Bu konuda, Artvin’in Ardanuç ilçesindeki sistem aynen Yusufeli ilçesinde de uygulanmaktadır. Yani, İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü’nde şube müdürü varken, lise müdürü görevi vekaleten yürütmektedir. Bu ilçelerde şube müdürleri varken neden Halk Eğitim Müdürü ve Çok Programlı Lise müdürünün İlçe Milli Eğitim Müdürlüğüne vekalet ettirildiği de derhal kamuoyuna açıklanmalıdır.
İşte Yusufeli’nde olduğu gibi liyakatten yoksun fakat üstün meziyetli(!) kimselerle milli eğitimin ne kadar yönetilebildiği ortadadır. Umarız eğitim hayatımıza yön verenler artık bu gerçeği idrak ederler ve vekaletle yönetme ucubeliğine son verirler.