Türk Eğitim Sen; Ankara Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesinde en çok üyeye sahip sendikadır. Diş Hekimliği Fakültesinin “Maaş Ödeme Protokolü”nün süresinin sona ermesi nedeni ile yapılacak ihale için oluşturulacak olan Banka Promosyon İhale Komisyonunda yetkili sendika olan Türk Eğitim-Sen’in bir temsilcinin bulunması gerekmekte iken Ankara Üniversitesi Rektörlüğü bu yönünde yapılan başvurularımızın reddetmiş. Reddin gerekçesi olarak da “4688 sayılı kanunun ve Başbakanlığın 2007/21 sayılı genelgesine atıf yapılarak “Birden fazla birimin aylık ve ücretlerinin birlikte ödenmesi talebinde bulunmaları halinde merkezde üst yönetici, taşrada ise söz konusu birimlerin bağlı bulunduğu bir üst amir tarafından görevlendirilecek ilgili harcama yetkililerinden birinin başkanlığında oluşturulacak üç kişilik bir komisyon tarafından aylık ve ücretlerin ödeneceği banka yukarıdaki esaslara göre tespit edilecektir. Bu şekilde oluşturulacak komisyona ilgili birimlerdeki yetkili sendikalardan bu birimlerin tamamı itibarıyla en fazla üyeye sahip olan sendikadan üye alınacaktır.” Hükmü uyarınca Diş Hekimliği Fakültesi ile Tıp Fakültesi’nde Sağlık ve Sosyal Hizmetler kolu olarak değerlendirilerek belirlenen yetkili sendikadan bir üyenin oluşturulacak komisyonda yer alması gerektiği vurgulanmıştır.
Bu nedenle açmış olduğumuz dava Ankara 9. İdare Mahkemesice 2010/559E, 2011/1335K sayılı karar ile lehimize sonuçlanmıştır.
Yargı kararında “Diş Hekimliği Fakültesinin “Sağlık ve Sosyal Hizmetler” hizmet kolu içerisinde değerlendirilemeyeceğinden, “Eğitim, Öğretim ve Bilim Hizmetleri” hizmet kolu kapsamında değerlendirilmesi gerektiği bu çerçevede Ankara Üniversitesi, “Eğitim, Öğretim ve Bilim Hizmetleri” hizmet kolunda ve Diş Hekimliği Fakültesinde yetkili sendikanın en fazla üyeye sahip olan Türk Eğitim-Sen olması karşısında anılan Sendika üyesinin komisyonda temsil edilmesi gerekirken aksi yönde tesis edilen dava konusu işlemde hukuka ve mevzuata uygunluk bulunmamaktadır.” denilmektedir.
Ankara Üniversitesi Rektörlüğü yapmış olduğumuz tüm uyarılara rağmen hatasında ısrar etmiş ve konunun yargıya taşınmasına sebebiyet vermiştir. Burada tüm sorumluluk Ankara Üniversitesi rektörlüğünün konu ile yetkilendirdiği yöneticilerde olup yargı kararının uygulanmaması durumunda meydana gelebilecek tüm mağduriyetlerinde birinci derece müsebbibidir.