Geylan’ın ilk durağı Antalya’ydı. Türkiye Kamu-Sen Antalya İl Temsilciliğimizin düzenlediği programa katılan Geylan, çalışanlar ile buluştu. Programda; Antalya Milletvekili Sayın Abdurrahman Başkan, Türkiye Kamu-Sen İl Temsilcisi Yılmaz Danabaşoğlulları, Türkiye Kamu-Sen’e bağlı sendikaların şube yönetim kurulu üyeleri, ilçe ve işyeri temsilcileri de hazır bulundu.
Talip Geylan’ın ikinci durağı ise İstanbul’du. Geylan, Türkiye Kamu-Sen İstanbul şubelerimizin yöneticileriyle İstanbul Bahçelievler Öğretmenevi’nde bir araya geldi. Programa; MHP Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili Sayın İsmail Faruk Aksu, , İlksan Yönetim Kurulu Başkanı Tuncer Yılmaz, İlksan Denetleme Kurulu Başkanı İsa Barış, Türk İmar-Sen Genel Başkanı Zafer Çelik, Türk Büro-Sen Genel Başkanı Türkeş Güney, Türk Ulaşım-Sen Genel Başkanı Nurullah Albayrak, Türkiye Kamu-Sen İl Temsilcisi Remzi Özmen, Türkiye Kamu-Sen’e bağlı sendikaların şube yönetim kurulu üyeleri, ilçe temsilcileri ile üyelerimiz katıldı.
Genel Başkan İstanbul’un ardından Erzurum’a geçti. Erzurum İl Milli Eğitim Müdürü Sayın Salih Kaygusuz’u Türkiye Kamu Sen Erzurum İl Temsilcimiz Mucip Gözeger ve Türk Eğitim-Sen 1 Nolu Şube Başkanımız Yusuf Kenan Gürsoy’la birlikte ziyaret eden Geylan, Türkiye Kamu Sen Erzurum İl Temsilciliğimizin istişare toplantısına da katıldı. Toplantıda MHP Genel Başkan Yardımcısı ve Erzurum Milletvekili Prof. Dr. Kamil Aydın, Türk Diyanet Vakıf-Sen Genel Başkanı Nuri Ünal, Türk İmar Sen Genel Başkanı Zafer Çelik ve Türkiye Kamu-Sen’e bağlı sendikalarımızın şube yönetim kurulu üyeleri, ilçe temsilcileri katıldı.
Hiçbir meslektaşımızın şahsiyetini ezmediniz. Sadece işinizi adam gibi yaparak, 527 bin arkadaşımızı sendikal yolculuğumuza dahil ettiniz. Hepinizle gurur duyuyorum.
Toplantılarda bir konuşma yapan Türkiye Kamu-Sen Genel Başkan Vekili ve Türk Eğitim-Sen Genel Başkanı Talip Geylan, geride bıraktığımız yıl Türkiye Kamu-Sen’in 527 bin üyeye ulaştığını, bunun en zirve rakam olduğunu söyledi. “Her türlü zorluğa, sıkıntıya, kumpasa, fitneye rağmen 527 bin meslektaşımızı bu çatı altında topladınız” diyen Geylan, bunun asla tevazu gösterilecek bir başarı olmadığına dikkat çekti. Geylan, “Bir kişiye dahi gayri ahlaki teklifte bulunmadınız. Hiçbir meslektaşımızın şahsiyetini ezmediniz. Sadece işinizi adam gibi yaparak, 527 bin arkadaşımızı sendikal yolculuğumuza dahil ettiniz. Hepinizle gurur duyuyorum” diye konuştu.
Türkiye Kamu-Sen’lilerin dilinde her zaman Türkiye var. Yüreğimiz Türkiye için çarpıyor.
Türkiye Kamu-Sen’in özgül ağırlığının sahip olduğu üye sayısının birkaç katı fazlası olduğunu söyleyen Geylan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Türkiye Kamu-Sen’in kamusal zemindeki ağırlığı, sendikal sermayesi çok güçlü. Türkiye Kamu-Sen’e sadece kamu çalışanları değil, aziz milletimiz de büyük itibar gösteriyor. Türkiye Kamu-Sen’in durduğu, baktığı yer çok önemli. Sloganımız, ‘Türkiye sevdamız ekmek için kavgamız.’ Ekmek kavgasının yani sendikacılığın adresi sizlersiniz. Bizi sevmeyenler dahi sendikacılığı iyi yaptığımızı biliyor ve hakkımızı teslim ediyor. Ama Türkiye Kamu-Sen’liler ekmek kavgasının önüne Türkiye sevdasını koyuyor. ‘Önce Türkiye’ diyoruz. Sendikacılığımız da, ekmek kavgamız da Türkiye’den sonra geliyor. Türkiye varsa, sendikacılığın bir anlamı var diyoruz. Peki kara sevdamız olan Türkiye nedir?
Bizim için;
Türkiye, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin kuruluş felsefesidir.
Türkiye, Atatürk’tür.
Türkiye, Anayasamızın ilk dört maddesidir.
Türkiye, Cumhuriyet’tir, demokratik, lâik ve sosyal hukuk devletidir.
Türkiye, İstiklal Marşı’dır, Türkçedir.
Türkiye, devletin ülkesi ve milletiyle bütünlüğüdür, ay yıldızlı bayraktır, Başkent Ankara’dır.
Türkiye, Anayasa’nın 42. Maddesinde ifade edildiği şekliyle eğitim dilinin Türkçe olmasıdır.
Türkiye, Anayasa’nın 66. Maddesinde “Türkiye Cumhuriyeti’ne vatandaşlık bağı ile bağlı olan herkes Türk’tür” şeklinde anlamını bulan milli kimliktir.
Bizim; Yüzümüz, Türkiye’ye dönüktür. Safımız, Türkiye’den yanadır. Kalbimiz, Türkiye iledir. Aklımız, her daim Türkiye’dedir. Çünkü biz, Türkiye sevdalısıyız!
Herkes bilmelidir ki; Türkiye Kamu-Sen’lilerin dilinde her zaman Türkiye var. Yüreğimiz Türkiye için çarpıyor. Allah memleketimize zeval vermesin.”
Sözde yetkili sendika 6 dönemdir toplu sözleşmeyi yönetiyor ama hiçbir kayda değer kazanım elde edilemedi.
Yetki mücadelesinin devam ettiğini kaydeden Geylan, “14 Mayıs mesai bitimine kadar bir arkadaşımızı daha üye yapmanız çok önemlidir” dedi.
Türkiye Kamu-Sen’in yetkili sendika olması gerektiğine vurgu yapan Geylan, “Sözde yetkili sendika 6 dönemdir toplu sözleşmeyi yönetiyor. Bu süreçte hiçbir kayda değer kazanım elde edilemedi. Kamu çalışanları sendikal esaret altındadır. Kamu çalışanlarını sendikal esaretten kurtaracak tek adres ise Türkiye Kamu-Sen’dir” dedi.
Temmuz artışından müstakil olarak kamu çalışanlarının gelir kaybını telafi edici seyyanen zam yapmasını istiyoruz.
Kamu çalışanlarının maaşlarına 1 Ocak tarihinde yüzde 8 zam yapıldığını söyleyen Geylan, “Geçtiğimiz günlerde açıklanan rakamlara göre dört aylık enflasyon yüzde 15.2. İlk 4 ayda yüzde 7 alacaklıyız. Yüksek enflasyon ve temel gider kalemlerindeki artışlar kamu çalışanlarının alım gücünü tahrip etti. Devlet memuru maaşı bugün ortalama 12 bin 800 TL. Memur bu maaşla nasıl geçinsin? Bilindiği üzere Sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan katıldığı her toplantıda, mitingde toplumun çeşitli kesimlerine müjdeler veriyor. Biz de Sayın Cumhurbaşkanı’ndan sesimizi duymasını bekliyor ve Temmuz artışından müstakil olarak kamu çalışanlarının gelir kaybını telafi edici seyyanen zam yapmasını istiyoruz” dedi.
Talebimiz, tüm kamu çalışanlarının kesinti oranlarının yüzde 15 vergi dilimine sabitlenmesidir.
7. Dönem Toplu Sözleşme Görüşmelerinde gündeme getirecekleri konulardan birisinin de vergi dilimleri meselesi olduğunu söyleyen Geylan, “Hükümet, maaşların asgari ücret kadar olan kısmını vergiden muaf tuttu. Yetmez ama evet! Talebimiz, tüm kamu çalışanlarının kesinti oranlarının yüzde 15 vergi dilimine sabitlenmesidir” diye konuştu.
Geldiğimiz noktada 4-B’li çalışan sayısının 516 bine ulaşması demek; bu ruhsatın artık asal bir istihdam modeli haline getirildiğini gösteriyor.
Hükümetin 516 bin sözleşmeli çalışanı kadroya geçirdiğini hatırlatan Geylan, “Bunun anlamı, ‘Hükümet olarak bir kısım memuru 4-B’li çalıştırmakla yanlış yapıyorum. Bu yanlışımı fark ettim’ demektir. Bundan sonra tüm memurlarımız sadece 4-A statüsünde istihdam edilmeli, sözleşmeli istihdam gündemden çıkarılmalıdır. 4/B maddesi devletin sürekli olmayan işlerinin gördürülmesi amacıyla geçici personel istihdamı sağlamak için Hükümete verilmiş bir ruhsattır. Ama geldiğimiz noktada 4-B’li çalışan sayısının 516 bine ulaşması demek; bu ruhsatın artık asal bir istihdam modeli haline getirildiğini gösteriyor. Bu doğru değil. Aynı yanlışa hükümetimiz bir daha düşmesin” dedi.
1. Dereceye inmiş tüm memurların ek göstergeleri 3600’e yükseltilmelidir.
Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın 2018 seçimleri öncesinde dört meslek grubunun ek göstergelerinin 3600’e çıkarılacağına ilişkin sözünü hatırlatan Geylan, “Türkiye Kamu-Sen olarak Sayın Cumhurbaşkanı’na teşekkür etmiş, ancak bunun eksik bir adım olduğunu ifade etmiştik. Türkiye Kamu-Sen olarak talebimiz, tüm kamu çalışanlarının ek göstergelerinin artırılması ve ek göstergeden yararlanamayan yardımcı hizmetler sınıfının dahil edilmesiydi. Hatta konuyla ilgili bir yasa teklifi hazırlamış ve Konya Milletvekili Sayın Mustafa Kalaycı marifetiyle TBMM’ye iletmiştik. Bugün geldiğimiz noktada aslında 1. Dereceye inmiş tüm memurlarımızın ek göstergelerinin 3600’e yükseltilmesi talebimizin kabul gördüğünü söylememiz mümkün. Zira Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Sayın Vedat Bilgin, TBMM açıldığında ilk işlerinin bu olacağını söyledi. Türkiye Kamu-Sen olarak konunun takipçisi olacağımızın bilinmesini istiyoruz” dedi.