• Sık Sorulan Sorular
  • Anketler
  • Üye Olmak İstiyorum
  • Acil Kan Bilgi Sistemi
“Türkiye'nin Sendikası ”
No Result
Tüm Sonuçları Gör
Kamusen
UAESEB
  • ANA SAYFA
  • SENDİKAMIZ
    • TES Kurumsal
    • Yönetim
    • Şubelerimiz
    • Türkiye Kamu-Sen’e Üye Sendikalar
  • ARŞİV
    • Haber Arşivi
    • Duyuru Arşivi
    • Yayın Arşivi
      • Sendika Bülteni
      • Eğitimin Sesi Dergisi
      • Eğitim ve Toplum
      • Üniversite Bülteni
      • Kitap, Araştırma, Mevzuat, Resim
      • Broşür ve Afiş Arşivi
    • BASINDA TES
      • Yazılı Basın
      • Görsel Basın
    • Köşe Yazıları Arşivi
  • MEVZUAT
  • HUKUK
  • KAMPANYALAR
  • MİSAFİRHANELER
    • Misafirhanemiz
    • Öğrenci Misafirhanesi
  • İLETİŞİM
  • ANA SAYFA
  • SENDİKAMIZ
    • TES Kurumsal
    • Yönetim
    • Şubelerimiz
    • Türkiye Kamu-Sen’e Üye Sendikalar
  • ARŞİV
    • Haber Arşivi
    • Duyuru Arşivi
    • Yayın Arşivi
      • Sendika Bülteni
      • Eğitimin Sesi Dergisi
      • Eğitim ve Toplum
      • Üniversite Bülteni
      • Kitap, Araştırma, Mevzuat, Resim
      • Broşür ve Afiş Arşivi
    • BASINDA TES
      • Yazılı Basın
      • Görsel Basın
    • Köşe Yazıları Arşivi
  • MEVZUAT
  • HUKUK
  • KAMPANYALAR
  • MİSAFİRHANELER
    • Misafirhanemiz
    • Öğrenci Misafirhanesi
  • İLETİŞİM
No Result
Tüm Sonuçları Gör

TÜRKİYE KAMU-SEN UYARIYOR!..

  • 11/08/2011
  • Araştırma
Share on facebook
Share on twitter
Share on whatsapp
Share on telegram
Share on email

Genel Başkan İsmail Koncuk, ekonomide kriz sinyallerinin baş gösterdiği bugünlerde, gerekli tedbirleri almaları konusunda hükümeti uyardı. 

Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı İsmail Koncuk ekonomik krizle ilgili şunları kaydetti:

YENİ BİR EKONOMİK KRİZ GELMEDEN

 

"ABD ve AB’de geçtiğimiz yıllarda yaşanan ekonomik krizin kötü yönetilmesinden dolayı hem Avrupa hem de ABD türbülansa girdi. ABD’nin tarihinde ilk defa kredi derecelendirme kuruluşu tarafından notunun düşürülmesi, büyük bir ekonomik güç kaybının tescili. Bu nedenle ABD kamu borçlanma faizleri zaman içinde yükselecek ve borçlanmayı kolaylaştırıcı tedbirler alınacaktır.

 

Avrupa ise “İkinci Büyük Depresyon” şeklinde bir riski taşıyor. Orada sorunlu ülkeler çok büyük faiz ödemek zorunda, üstelik de büyüyemiyorlar. Yunanistan, İrlanda ve Portekiz’de büyük ekonomik sorunlar var ancak Avrupa’ya oranla küçük ülkeler. Bu nedenle Avrupa onları uzun süre fonlayabilir. Ama İspanya ve İtalya hatta Belçika da ağır ekonomik sorunlarla boğuşan, ekonomisi dev boyutta olan ülkeler. Bu ülkeler batarsa Avrupa da batar.

 

İspanya’nın büyük konut sektörü balonu krizde patladı. İspanya banka sistemi ve özellikle konut kredisi veren “caja” denen kurumlar büyük zarar gördü. Devlet bu kurumlara sermaye koymaya mecbur oldu. Bu nedenle ülkenin bütçe açığı yüzde 11 düzeyine ve borç sorunu GSYİH oranı olarak yüzde 36 düzeyinden yüzde 60 düzeyine çıktı. Dış yatırımcılar endişeli. İspanya’da borçlanma faiz oranları, henüz çok büyük felaket düzeyine yükselmedi. Ekonomi çevreleri, yüksek oranlı faiz dışı fazla sağlayarak İspanya’nın ekonomik krizi atlatabileceğini belirtiyor. Ancak eğer İspanya AB tarafından kurtarılmak zorunda kalırsa, 400-500 milyar Euro arasında bir kurtarma operasyonu gerekir ve bu da çok büyük bir rakam.

 

İtalya ise Avrupa’nın üçüncü büyük ekonomisi. Borçluluk oranı İspanya’nın iki katı ama bankacılık sisteminde çok büyük bir sorun yaşamıyor. İtalya’nın sorunu büyüyememek. Ekonomi çevreleri, IMF’nin İtalya için 2011 büyüme tahmininin yüzde 1.8 olduğunu, eğer İtalya’nın büyümesini bunun üzerine çıkaramazsa bunun Euro bölgesinin felaketi olacağını belirtiyorlar. Çünkü sonunda İtalya’nın kurtarma operasyonu 1 trilyon Euro üzerinde bir aktarma gerektirecek.

 

Türkiye’ye geldiğimizde ise felaket tellallığı yapmanın kimseye bir faydası olmayacağını özellikle belirtmek gerekir. Ancak bizleri bekleyen sorunları görmezden gelmek de yapılabilecek en büyük yanlış olur. Türkiye’nin ekonomik verileri incelendiğinde bazı rakamların, tehlike sinyalleri verdiğini görüyoruz. Bu tehlikelerin başında ise cari açık sorunu geliyor.

 

Aşağıdaki tabloda son yıllarda ortaya çıkan cari açık ve ülkenin borç yükü rakamları görülüyor. Buna göre son 10 yılda cari açık büyük bir artış göstermiş ve buna bağlı olarak da borç yükü 221 milyar Dolardan 550 milyar dolara yükselmiş. Dolayısıyla İtalya ve İspanya kadar olmasa da Türkiye’nin önündeki en büyük sorunun bu yılsonunda 80 milyar Doları bulacağı tahmin edilen cari açığın finansmanı olacağını öngörmek zor değil. Bu durum Türkiye açısından normalin ötesinde bir risk teşkil ediyor. Çünkü Türkiye’nin finansman açığını büyük ölçüde kapatan ve ihracatımızın %50’sinden fazlasını gerçekleştirdiğimiz Avrupa Birliği de bu dönemde yoğun bir ekonomik kriz tehdidi altında. Diğer taraftan ise neredeyse 10 yıldır yükselmeyen döviz kuru nedeniyle aşırı değerlenen Türk Lirası, dış ticaret açığını körüklüyor ve 100 milyar Dolarların üzerine çıkarıyor.

 

Sonuçta eğer gerekli tedbirler alınmazsa, Türkiye için de yılsonu çok parlak görünmüyor. Bu ekonomik verilerle, yakında TCMB bir faiz artırımına giderek, borçlanma yolunu seçecektir. Bu da fazladan milyarlarca Dolarlık kaynağın faiz yoluyla yurt dışına çıkması ve borç sarmalına girmek anlamına gelecek. Şimdi Türkiye’de uygulanan politika, iç piyasaların soğutulması yoluyla cari açığın finansmanının sağlanması olarak görülüyor. Ancak saydığım nedenlerden dolayı bu ekonomik tedbir son derece riskli. Çünkü aşağıdaki tabloda görüldüğü gibi zaten hatırı sayılır miktarda borç faizi ödüyor ve her yıl büyük miktarda yeni borç alıyoruz. Bu gerçeği piyasalar gördüğü için de yurt içindeki para, güvenli limanlara kaçıyor. Son birkaç ayda döviz ve altındaki yükseliş bunun göstergesi. Görülüyor ki, artık Türkiye’ye Avrupa’dan ve sıcak paradan fayda yok. 2008 yılında yaşanan kriz, bütün uyarılarımıza rağmen bilinen yöntemlerle, kemer sıkılarak ve alım gücü düşürülerek geçiştirilmeye çalışıldı. O dönemde, krizin teğet geçtiği söylense de, 1 yıl içinde 1 milyonun üzerinde çalışan, işsiz kaldı. Yüz binlerce fabrika ve işyeri kapandı. Sonuçta uygulanan politikalar yanlıştı ki, iki yıl aradan sonra yeniden ekonomik kriz tehdidi ile karşı karşıya kaldık. Öyle ise iç piyasaya dönmeli ve sorunumuzu 75 milyonluk dev pazarımızı büyüterek kendi içimizde çözmeliyiz. Bunun yolu da vatandaşlarımızın alım gücünü yükseltmekten geçiyor.

 

İster kabul edilsin ister edilmesin, neo-liberal ekonomik sistem çökmek üzere. Daha önce görülmemiş sorunlara, bilinen yöntemlerle çözüm aramak yersiz. Geçtiğimiz krizde bu yönteme başvuruldu. Krizin atlatıldığı zannedildi ancak dünya şimdi daha büyük bir riskle karşı karşıya kaldı. Bu nedenle artık, mutlu azınlık yaratmaktan vazgeçmenin ve tabanı güçlendirmenin zamanı gelmiştir."

 

 

 2002

 2010

 2011 (İLK 6 AY)

 İhracat

 36 milyar $

 114 milyar $

 66 milyar $

 İthalat

 52 milyar $

 186 milyar $

 120 milyar $

 Dış Ticaret Açığı

 16 milyar $

 72 milyar $

 54 milyar $

 

 2002

 2010

 2011 

 Değişim

Toplam Borç

 221 milyar $

 519 milyar $

 550 milyar $

 % 149

Cari Açık

 0,63 milyar $

 49 milyar $

 30 milyar $

 % 4462

 

 Ocak 2011

 Ağustos 2011 

 Değişim

 Çeyrek Altın

 112 TL

 169 TL

 % 51,0

 Dolar

 1,54

 1,77 

 % 14,9 

 Euro

 2,04

 2,53

 % 24,0

Son Haberler

Kişi Muhatabını Kendi Gibi Bilirmiş!
Güncel

Kişi Muhatabını Kendi Gibi Bilirmiş!

3 Haziran 2023
Haziran Ayı Bülteni Yayında
Güncel

Haziran Ayı Bülteni Yayında

2 Haziran 2023
Doğru Soru Hangisi? Milli Eğitim Bakanı Kim Olmalı? Milli Eğitim Bakanı Nasıl Birisi Olmalı?
Güncel

Doğru Soru Hangisi? Milli Eğitim Bakanı Kim Olmalı? Milli Eğitim Bakanı Nasıl Birisi Olmalı?

1 Haziran 2023
242.262 Üyemize Teşekkür Ediyorum.
Güncel

242.262 Üyemize Teşekkür Ediyorum.

1 Haziran 2023
“Kervan Yolda Dizilir” Mantığı Gelişmiş Bir Ülkenin Refleksi Olamaz. TBMM Açılır Açılmaz ÖMK ile İlgili Düzenlemeler Hayata Geçirilmelidir.
Güncel

“Kervan Yolda Dizilir” Mantığı Gelişmiş Bir Ülkenin Refleksi Olamaz. TBMM Açılır Açılmaz ÖMK ile İlgili Düzenlemeler Hayata Geçirilmelidir.

1 Haziran 2023
Bizi Takip Edin!
Instagram
Facebook
Twitter
Youtube
Kurumsal
  • Yönetim
  • TES Kurumsal
  • Şubelerimiz
  • Türkiye Kamu-Sen’e Üye Sendikalar
Hızlı Erişim
  • Misafirhane
  • Öğrenci Misafirhanesi
  • Anketler
  • İletişim Formu
Bize Ulaşın

Adres: / Erzurum Mahallesi Talatpaşa Bulvarı No:160 Kat:6 Cebeci/ANKARA

Telefon: 0 312 4240960 (8 Hat)

Belgegeçer:  0 312 4240968

E-Mail: iletisim@turkegitimsen.org.tr

Türk Eğitim-Sen Genel Merkez © 2023

Tasarım ve Uygulama | Web Çözüm Yazılım Çözümleri
  • K.V.K.K
  • Gizlilik İlkeleri
  • Bilgi Edinme
  • Kullanım Koşulları
Menu
  • K.V.K.K
  • Gizlilik İlkeleri
  • Bilgi Edinme
  • Kullanım Koşulları
No Result
Tüm Sonuçları Gör
  • ANA SAYFA
  • SENDİKAMIZ
    • TES Kurumsal
    • Yönetim
    • Şubelerimiz
    • Türkiye Kamu-Sen’e Üye Sendikalar
  • ARŞİV
    • Haber Arşivi
    • Duyuru Arşivi
    • Yayın Arşivi
      • Sendika Bülteni
      • Eğitimin Sesi Dergisi
      • Eğitim ve Toplum
      • Üniversite Bülteni
      • Kitap, Araştırma, Mevzuat, Resim
      • Broşür ve Afiş Arşivi
    • BASINDA TES
      • Yazılı Basın
      • Görsel Basın
    • Köşe Yazıları Arşivi
  • MEVZUAT
  • HUKUK
  • KAMPANYALAR
  • MİSAFİRHANELER
    • Misafirhanemiz
    • Öğrenci Misafirhanesi
  • İLETİŞİM

©  Türk Eğitim-Sen  – Tüm Hakları Saklıdır.  Tasarım ve Uygulama.