71 Sivil Toplum Kuruluşunun oluşturduğu Türk Dayanışma Konseyi son zamanlarda hızlanan terör olayları ve buna dayalı olarak sürdürülen çalışmalar konusunda devleti yönetenlere ve Türk Milletine yaşanan tehlikeli gidişatın sebep ve sonuçları konusunda, alınması gereken tedbirler konusunda görüşlerini Türk kamuoyuna bir bildiriyle duyurdu.
TÜRK DAYANIŞMA KONSEYİ’NDEN
TÜRK VE DÜNYA KAMUOYUNA DUYURU
Aziz Türk Milleti;
İşbaşındaki iktidarın Türk Milletini merkeze almayan uygulamalarının doğal bir sonucu olarak, milletimizin ve devletimizin bekası ciddi seviyede tehlikeye girmiştir. Bugün Devletimiz ve Milletimiz, Cumhuriyet tarihinde benzeri görülmemiş maddi ve manevi ağır buhranlar yaşamaktadır. Bütün bu olumsuzluklar AKP iktidarının küresel emperyalist güç odaklarıyla birlikte planladıkları ve uyguladıkları politikaların doğal sonuçlarıdır. Önceleri gizlice yürütülen bu çalışmalar günümüzde artık gizlemeye bile gerek duyulmadan alenen yapılır hale gelmiştir.
Bugün artık Türk Milli kimliğimiz ayaklar altındadır. Ülkemizin ekonomik değerleri yabancıların tekeline geçmiştir. Kültürel yozlaşma artmış, bölücülük meşru hale gelmiştir. Ülkemizin sadece sınırları ve dağları değil, sokakları ve caddeleri de bölücü eşkıyanın tehdidi altındadır. Adeta şehit vermediğimiz bir gün yoktur. Ülkemizin “enine mi boyuna mı” bölüneceği konusu sözde aydınların, satın alınmış yazarçizer takımının sıradan gündem maddesi haline gelmiş, gözünü ve gönlünü karartmış bölücüler vatan topraklarının bir kısmı üzerinde sözde özerklik ilanı sürecini başlatmış, bütün bu ihanet hareketlerine karşı duran vatansever tavırlar ve düşünceler yadırganır ve yargılanır olmuştur.
Aziz Türk Milleti;
Milletimizin varlığına ve hukukuna yönelik bu saldırılar, bir kısım seçilmiş veya atanmış devlet yöneticileri tarafından himaye edilip desteklenmektedir.
Şurası iyi bilinmelidir ki; devlet kurumları arasına nifak sokan, birbirini fonksiyonel olarak tamamlaması gereken kurumları rakip veya muhalif gibi gösteren bu günkü siyasi iradeyle, terörle mücadele etmek mümkün değildir. Bu sakat ve hastalıklı zihniyet sadece terörün kanlı kinli iklimini beslemektedir.
Terörle mücadele eden devlet güçlerinin yetkilerini tırpanlayan, onların adeta ellerini kollarını bağlayan, büyük fedakârlıklarla görevlerini yerine getiren güvenlik güçlerinin moralini ve motivasyonunu bozan bir siyasi irade, ülkemizi barışa ve refaha değil, karmaşa ve kaosa götürür. Böyle bir ortamda terörle mücadelenin başarıya ulaşması mümkün değildir.
Aziz Türk Milleti;
Artık şu gerçek bütün açıklığı ile ortaya çıkmıştır:
Bölücü terörün amacı, daha fazla demokrasi ve insan hakları elde etmek değildir. Terörün amacı, kültürel ve demokratik taleplerin elde edilmesi de değildir.
Emperyalizme taşeronluk yapan bölücü terör örgütü (PKK); Türkiye’den toprak talep etmektedir, Bebek Katili Bölücü Başı’nın serbest kalmasını istemektedir, milli ve üniter devlet yapısını, demokratik rejimini yıkmak istemektedir.
Yine açıkça ortaya çıkmıştır ki; AKP iktidarı “Özde PKK Açılımı” olan “Sözde Demokratik Açılım” süreciyle bölücü örgütün bu maksat ve taleplerine adeta çanak tutup, zemin hazırlamaktadır. Bölücüleri ve terörü cesaretlendirmiş, kanlı iştahlarını kabartmıştır. Her gün verdiğimiz şehitler bunun en acı ispatıdır. Bu konuda gerekeni yapmamak için insanın sadece kör ve sağır olması yetmez aynı zamanda gerçekleri söylemeyen dilsiz şeytan olması da gerekir.
Yine açıkça ortaya çıkmıştır ki; İşbaşındaki iktidar, Habur Rezaletinin kurgusunu hazırlayıp, milletimizi öfkelendiren ve infiale sürükleyen görüntü ve olaylara sebebiyet vermiştir
Bugünkü iktidar, vatandaşın şehit cenazelerine ilgisini bile çok görmüş, bunlara yayın yasağı getirmeye çalışmıştır. Teröre karşı toplumdaki direnci kırmak ve bastırmak için yollar aramaktadır. Daha da acısı cenazelere katılan kamu görevlilerini işten atmış, Şehit babalarını bile gözaltına alıp sorgulatmıştır.
Aziz Türk Milleti;
Dünyada hiçbir devlet yoktur ki, ülkesinde yaşayan insanların farklılıklarını derinleştirerek, ayrıştırarak, çatışma ortamı yaratarak insan haklarını ve demokrasisini geliştirebileceğini iddia etsin. Ne yazık ki bugün bizim ülkemiz bunu başarabileceğini iddia eden bir iktidar tarafından yönetilmektedir.
Aziz Türk Milleti;
Ülkemizde uzun zamandır süren kanlı bölücü terör, tek ve asıl sorundur. Bunun kökünün kazınması devletimizin en başta gelen görevidir. Bunun için devlet bütün gücünü içte ve dışta ortaya koyarak bu kanlı örgütü bertaraf edip Türk adaleti önüne çıkarmalıdır.
İnanıyoruz ki, Devletimiz bunu başaracak güçtedir. Tek eksik siyasi iradenin olmayışıdır.
Ülkede sağlanacak huzur ortamından sonra bölgenin ekonomik, sosyal ve diğer meseleleri ciddiyetle ele alınıp, toplumsal kaynaşma sağlanmalıdır. Bunun dışında yapılacak olanlar beyhude gayretlerdir.
Bugünkü işbaşındaki AKP iktidarı artık yangına benzin dökmeyi bırakmalıdır. Aksi takdirde inanıyoruz ki Türk milleti sandıkta şok edici demokratik milli şamarını iz bırakacak şekilde iktidarın her geçen gün çirkinleşen suratına indirecektir.
Bütün olumsuzluklara rağmen Türk Dayanışma Konseyi olarak, Türk milletinin devletiyle vatanıyla hür ve bağımsız olarak kıyamete kadar yaşamaya devam edeceğine inancımız tamdır.
Saygılarımızla…7.7.2010
TÜRK DAYANIŞMA KONSEYİ
