Türkiye Kamu-Sen, teslim olan terör örgütü üyelerinin serbest bırakılmalarına ilişkin mahkeme kararına itiraz ederek yeniden yargılanmaları için dilekçe verdi.
Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı Bircan Akyıldız, Türkiye Kamu-Sen Genel Sekreteri ve Türk Eğitim-Sen Genel Başkanı İsmail KONCUK ve Genel Merkez Yönetim Kurulu Üyeleri, Kamu-Sen’e bağlı diğer sendikaların genel başkanları, yönetim kurulu üyeleri ve onlarca vatandaş, itiraz dilekçelerini, Silopi Sulh Ceza Mahkemesine gönderilmek üzere nöbetçi mahkemeye verdiler.
Dilekçede, terör örgütü üyelerinin serbest bırakılmalarına ilişkin mahkeme kararının kaldırılmasına, örgüt üyelerinin tutuklanmasına ve cezalandırılmak üzere yargılanmasına karar verilmesi istendi.
Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı Bircan Akyıldız, itiraz dilekçesini vermeden önce Adalet Sarayı önünde yaptığı açıklamada, ”Dünya savaşı kazanmış askerler gibi ülkeye giriş yapan” terör örgütü üyelerinin ”etkin pişmanlık yasası gereğince serbest bırakıldıklarını” belirterek bu yasadan faydalanmak için herhangi bir suça iştirak etmeksizin, gönüllü olarak örgütten ayrılmak ve bu durumu ilgili makamlara bildirmek gerektiğini söyledi.
Akyıldız, ”Oysa bu kimseler, örgütten ayrılmadıklarını, bölücü başının isteği ile barış elçisi olarak geldiklerini ve örgüt üyeliği ve faaliyetleri nedeniyle asla pişmanlık duymadıklarını belirtmişlerdir” dedi.
Bu durumda, terör örgütü üyelerinin serbest bırakılmalarının hukuka açıkça aykırı olduğunu belirten Akyıldız, ”kararın, güvenlik güçlerinin ülkesini ve milletini koruma, sahip çıkma, uğrunda canını verme isteğini zedelediğini” iddia etti.
Bircan Akyıldız, şunları kaydetti:”Bunların tutuklanarak, cezalandırılmak üzere yeniden yargılanması gerekmektedir. Yaptığından pişmanlık dahi duymayacak pişkin teröristler affedilemez. Zafer işareti yaparak, elinde mektupla, bölücü başından devlete mesaj getirenler affedilemez. Çocuk katiline ‘Sayın’ diyenler affedilemez. Bu kararla şehitlerimiz bir kez daha katledilmiş, yakınlarının yüreği bir kez daha yanmıştır. Bu kararla gazilerimiz asıl şimdi ve tam da yüreklerinden yaralanmıştır. İlgililere sesleniyorum, bu karar tarihi bir yanlıştır. Bu yanlışı düzeltin. Aksi takdirde bu vebalin altından kalkamazsınız. Bedelini ödeyemezsiniz.”
Açıklamanın ardından bağlı sendikaların genel başkanları, yönetim kurulu üyeleri ve onlarca vatandaşla birlikte itiraz dilekçelerini, Silopi Sulh Ceza Mahkemesine gönderilmek üzere nöbetçi mahkemeye verdiler.
SİLOPİ ASLİYE CEZA MAHKEMESİNE SUNULMAK
SİLOPİ SULH CEZA MAHKEMESİNE GÖNDERİLMEK ÜZERE
ANKARA SULH CEZA MAHKEMESİNE
KATILMA TALEBİNDE BULUNAN VE
İTİRAZ EDEN : ………………………………… TC Kimlik No: …………………………
ADRES : ……………………………………………………………………………….
İTİRAZ EDİLEN KARAR : Silopi Sulh Ceza Mahkemesinin 19/20 Ekim 2009 tarihlerinde Habur sınır kapısında bölücü örgüt üniforması ile giriş yapıp, pişman olmadığını ve teslim olmaya gelmediğini, bölücübaşının emri ve talimatı ile barış elçisi olarak 8 maddelik mektup getirdiğini beyan eden, terör örgütü üyelerinin serbest bırakılmasına dair Silopi Sulh Ceza Mahkemesi kararı
İTİRAZ NEDENLERİ:
KATILMA DİLEĞİM BAKIMINDAN
Ben, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşıyım. Bu ülkeyi, atalarım canlarını vererek ve aziz kanlarını dökerek vatan yapmışlar ve bize emanet etmişlerdir. Ülkemde, ailem ve milletim ile huzur ve refah içinde yaşamaktayken, Türkiye Cumhuriyetinin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğünü hedef alan, aziz milletimin asker, polis ve diğer kamu görevlilerini şehit eden, ana dili Kürtçe olan vatandaşlarımızın kundaktaki çocuklarını dahi katleden, yakan, ülke topraklarının bir kısmını bölerek ayrı bir devlet kurmayı hedefleyen bir örgüt mensubu olan, bu konudaki iradesi ve kararlığını göstererek dağa çıkan, ülke genelinde vatandaşlarımızın can ve mallarına kast eden, ülkede, ailemde ve bende huzur bırakmayan, terör örgütü mensuplarının cezalandırılmasında öncelikle ülkenin, ailemin ve vatandaş olarak benim yararım vardır. Serbest bırakılmasında, kamunun ve benim zararım vardır. Bu nedenle öncelikle aşağıda metnini verdiğim Ceza Mahkemesi Kanunu 260. Madde hükmü gereği davaya katılmama karar verilmesini dilemekteyim.
Kanun yollarına başvurma hakkı
MADDE 260. – (1) Hakim ve mahkeme kararlarına karşı Cumhuriyet savcısı, şüpheli, sanık ve bu Kanuna göre katılan sıfatını almış olanlar ile katılma isteği karara bağlanmamış, reddedilmiş veya katılan sıfatını alabilecek surette suçtan zarar görmüş bulunanlar için kanun yolları açıktır.
Yasa hükmü incelendiğinde “…katılma isteği karara bağlanmamış, reddedilmiş veya katılan sıfatını alabilecek surette suçtan zarar görmüş bulunanlar için kanun yolları açıktır.” Benim kanun yolları içerisinde bulunan itiraz yoluna başvuru hakkım vardır.
Mahkemenizce, katılma isteğim nazara alınarak itirazımın karara bağlanmasını dilemekteyim.
İTİRAZ ETTİĞİM KARARIN HUKUKA AYKIRILIĞI BAKIMINDAN
1- 19 Ekim gününden başlanarak ülkeye, bir dünya savaşı kazanmış kahraman askerler gibi giriş yapan, giriş yapılan alanların düğün ve şenlik yerine çevrildiği, bir partinin başkan ve milletvekilleri ve otobüsleri ile karşılanan, üzerinde devleti bölmeyi amaçlayan bölücü örgüt üniformaları ile zafer işaretleri yapan, devletin üst bürokrasisi tarafından karşılanan ve mahkeme salonunda PİŞMAN OLMADIĞINI, BÖLÜCÜBAŞININ EMİR VE TALİMATI İLE 8 MADDELİK MEKTUBU GETİREN BARIŞ ELÇİLERİ OLDUĞUNU SÖYLEYEN terör örgütü üyelerinin serbest bırakılması; hukuka açıkça aykırı, toplum vicdanını derinden yaralayan ve ülke için canını veren, vermeye hazır olanların artık bu fedakarlığı yapmasına imkan ve gerek bırakmayan, şehit aileleri ve gazileri yaptıkları mücadeleden dolayı pişman hale getiren, aldıkları madalyaları iadeye, beratı yere atmaya, takılı protezleri çıkarıp atacak derecede pişmanlık ve kızgınlığa sevk eden, kamu yararına uygun olmadığı gibi kamu yararını adeta yok eden bir ortam oluşturmuştur. Toplumun, ülkesini ve milletini koruma, sahip çıkma, uğrunda canını verme isteğini yok etmesine; Devleti, bekasına yönelik tehditlere karşı savunmasız bırakan, vatan ve millet düşmanlarını sevinçten çıldırtan, Ülke kamuoyunu ise derinden yaralayan sonuçlar doğurmasının yanında, öyle bir hal almıştır ki, bu projenin mimarı olup arka planını görmeyenleri dahi pişman edecek sonuçlara sebep olmuştur.
Kararı veren mahkemeye, siyasi baskı uygulanmış, karar aşamasında büyük kalabalıklar adliye binasının etrafında toplanmış, mahkeme baskı altına alınmıştır.
2- Mahkeme kararı, Türk Ceza Kanunun Etkin Pişmanlık başlığını taşıyan 221/2 madde/fıkra hükmüne açıkça aykırıdır.
Etkin-pişmanlık
MADDE 221. – (1) Suç işlemek amacıyla örgüt kurma suçu nedeniyle soruşturmaya başlanmadan ve örgütün amacı doğrultusunda suç işlenmeden önce, örgütü dağıtan veya verdiği bilgilerle örgütün dağılmasını sağlayan kurucu veya yöneticiler hakkında cezaya hükmolunmaz.
(2) Örgüt üyesinin, örgütün faaliyeti çerçevesinde herhangi bir suçun işlenişine iştirak etmeksizin, gönüllü olarak örgütten ayrıldığını ilgili makamlara bildirmesi halinde, hakkında cezaya hükmolunmaz.
Yukarıya alınan yasanın 2. fıkrası incelendiğinde, etkin pişmanlıktan yaralanmak için “Örgüt üyesinin, örgütün faaliyeti çerçevesinde herhangi bir suçun işlenişine iştirak etmeksizin, gönüllü olarak örgütten ayrıldığını ilgili makamlara bildirmesi halinde, hakkında cezaya hükmolunmaz.” denmektedir. SERBEST BIRAKILANLAR ÖRGÜTTEN GÖNÜLLÜ AYRILDIĞINI İLGİLİ MAKAMLARA BİLDİRMEMİŞLERDİR. HATTA ÖRGÜTÜN FAALİYETLERİ DOĞRULTUSUNDA, ÖRGÜTÜN ÜNİFORMASI İLE RESMİ MAKAMLARA İFADE VERMİŞ, PİŞMAN OLMADIKLARINI, BARIŞ ELÇİSİ OLDUKLARINI, BÖLÜCÜBAŞININ TALİMATI İLE MEKTUP GETİRDİKLERİNİ SÖYLEMİŞLERDİR. Örgütten ayrılan bir kişi onun üniforması ile gelmez, örgüt liderinin talimatı ile hareket etmez, örgütün propagandasını örgüt üniforması ile otobüsler üzerinde zafer işaretleri yaparak, Silopi ilçesinden Diyarbakır iline kadar her belde, ilçe ve ilde miting yaparak, 3 günde gelmez.
Mahkemenin, bu teröristleri serbest bırakması yasaya açıkça aykırıdır. Kamu yararına da aykırıdır. Mahkeme, oluşturulan bölgesel baskı ve siyasi baskı sonucu hukuka aykırı bir karar vermiştir. Bu kararın kaldırılması, yasaya uygun olacaktır.
NETİCE VE TALEP :
Yukarıda arz ve izah ettiğim ve mahkemenizce nazara alınacak nedenlerle, katılma talebimin kabulü ile Silopi Sulh Ceza Mahkemesinin teröristlerin serbest bırakılmasına dair kararına itirazımın kabulüne ve mahkeme kararının kaldırılarak, teröristlerin tutuklanarak, cezalandırılmak üzere yargılanmasına karar verilmesini saygıyla diler ve isterim. 26.10.2009