Türkiye-AB Karma İstişare Komitesini (KİK) oluşturan ve aralarında Türkiye Kamu-Sen ile birlikte, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB), Türkiye Esnaf ve Sanatkârları Konfederasyonu (TESK), Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB), Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu (TÜRK-İŞ), Hak İşçi Sendikaları Konfederasyonu (HAK-İŞ), Memur Sendikaları Konfederasyonu (MEMUR-SEN) ve Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu (TİSK) terör olaylarına karşı ortak açıklama yaptı.
Açıklanan ortak metin’de son günlerde yaşanan terör olaylarına yönelik şu ifadelere yer verildi:
“Ülkemizin çalışan ve üreten kesimleri olan, esnaflarını, çiftçilerini, işçilerini, memurlarını ve işverenlerini temsil eden bizler, Suruç’ta öldürülen vatandaşlarımızın, Adıyaman’da şehit düşen askerimizin ve Ceylanpınar’da şehit edilen polis memurlarımızın acısını derinden hissediyor ve paylaşıyoruz. Ülkemizin birlik, beraberlik ve huzuruna yönelik düzenlenen terör olaylarının her türlüsünü kınıyor ve lanetliyoruz.
İnsanlık dışı bu saldırılarda hayatlarını kaybeden vatandaşlarımıza, askerimize ve polislerimize Allah’tan rahmet diliyor, ailelerine taziyelerimizi sunuyor, yaralılara acil şifalar temenni ediyoruz.
Allah hepsinin ailesine sabır ihsan eylesin. Milletimizin başı sağolsun.
Milletçe huzurlu ve mutlu bir Ramazan bayram geçirmenin sevincini yaşarken, bu ailelerin ocağına düşmüş olan acı, bütün milletimizin ocağına düşmüş ortak bir acıdır.
Türkiye ekonomisinin tamamını temsil eden iş dünyası olarak, ülkemizin birlik, beraberlik ve huzuruna yönelik düzenlenen terör olaylarının her türlüsünü kınıyor ve lanetliyoruz.
Ülkemizdeki huzur ve istikrar ortamına, demokrasimize yönelik saldırıların amacına ulaşmasına asla müsaade etmeyeceğiz.
Terörün; dili, dini, rengi, ırkı ve hiç bir mazereti olamaz. Terör, terördür. Tüm bu terörist saldırıların hedefi ülkemizdir, 78 milyonun kardeşliğidir.
Bu terör girişimlerini boşa çıkarmak, ortak tavır almak ve sağduyumuzu korumak hepimizin vazifesidir.
Artık bulunduğumuz noktadan nasıl çıkacağımıza ilişkin somut adımlara odaklanmamız gerekmektedir.
Vatandaşlarının can güvenliğini sağlamak, açıktır ki, çağdaş devletlerin temel görevidir.
Devletimizin bu saldırıların faillerini en kısa sürede bulacağına ve yargı önüne çıkaracağına inanıyoruz.”