4+4+4 Eğitim sisteminin uygulanmaya başlanması ,bu uygulamayla bizim defalarca söylediğimiz gibi binlerce sınıf öğretmeninin norm kadro fazlası duruma düşmesi ve öğretmenlerin eş durumu özür tayinlerinde il emri uygulamasının kaldırılması gibi nedenlere dayalı olarak okullarımızda eğitim sorunlarla dolu olarak başladı.
Yeni sistemle beraber ilkokula başlama yaşının 60-66 aya indirilmesi sonucu okullara kayıt yaptıran öğrenci sayısında-beklenen kadar olmasa da-yaşanan artış ilkokullarımızın fiziki kapasitesi aynı oranda artırılmadığı için ya kalabalık sınıflar oluşturulmaya başlanmış ya da sınıf olmak için hiç de uygun olmayan okul bölümlerini sınıf olarak düzenlenmiş böyle bir ortamda eğitim yapılmaya çalışılmaktadır.Okula başlama yaşının aşağıya çekilmesi sonucu farklı yaş gruplarında ve farklı gelişim seviyelerindeki öğrencilerin aynı sınıfta eğitim görmesi ve bunun getirdiği zorluklar da yaşanmaya başlanmıştır.Her ne kadar fiziki imkanları uygun okullar yaş gruplarına göre sınıf oluşturarak bu zorlukları ortadan kaldırmaya çalışmışlarsa da, fiziki imkanları uygun olmayan pek çok okulda bu sorun yaşanmaktadır.
Getirilen sistemin bir gereği olarak ilkokul eğitimi 5 yıldan 4 yıla indiği için Türk Eğitim Sen olarak en baştan beri en yüksek perdeden ifade ettiğimiz gibi binlerce sınıf öğretmeni norm fazlası olmuş ve bunlardan bir kısmı zorunlu olarak yer değiştirmek zorunda kalmıştır.Bu yer değiştirmeler de norm fazlası sınıf öğretmeni sorununu çözemeyince ve önceki yıllarda uygulanan eş durumuna il emri uygulaması MEB’in yanlış kararı sonucu kaldırılınca sorun daha da büyümüştür.Üst üste binerek büyüyen bu sorunun çözümü için MEB tarafından eş durumundan yer değişikliği yapamayan öğretmenlere iller arası alan değişikliği, sınıf öğretmenlerine ve alan öğretmenlerine de il içi alan değişikliği uygulaması yapılmıştır.Yapılan alan değişikliği uygulamasıyla eş durumundan iller arası yer değiştiremeyen öğretmenler, ya alan değiştirerek eşinin yanına gitmek ya da eşinden ve çocuklarından ayrı olarak yaşamayı seçmek gibi bir tercihe zorlanmıştır.İl içi alan değiştirmelerde ise mezuniyet alanı farklı olan sınıf öğretmenlerine mezuniyet alanına,diplomasında yan alan bulunan sınıf öğretmenlerine yan alanına,diğer sınıf öğretmenlerine de zihinsel engelliler sınıf öğretmenliği ya da Teknoloji Tasarım alanına geçiş hakkı verilmiş ve pek çok sınıf öğretmeni böylece alan değiştirmiştir.Özellikle idareci konumundaki sınıf öğretmenlerinden, kadroları ilkokulla ilişkilendirilenler, bu dönemde büyük mağduriyet yaşadılar.Çünkü kendi okullarında alan değiştirme imkanı bulamayan bu yöneticilere ancak ortaokullara geçerek alan değiştirebilme hakkı verildi.Bu şekilde alan değiştirmeyi kabul edenlerin, yöneticilikleri düşürüldü.Kendi kurumunda yönetici olarak kalanlar ise alan değiştiremediler.İl için alan değişikliklerinde pek çok sınıf öğretmeni de Talim ve Terbiye Kurulu kararlarındaki mezuniyet alanının maaş karşılığı okutabileceği derslerin alanına alan değiştiremeyerek sadece mezuniyet alanlarına alan değişikliği yapabilmişlerdir..Bu dönemde alan değişikliği yapan sınıf öğretmenlerinin okutmakta oldukları sınıfları bırakmaları nedeniyle pek çok okulda norm açıkları ortaya çıkmıştır.Yaşanan bu olağanüstü şartlar nedeniyle Ağustos ayı sonu itibarıyla iptal edilmiş olan il içi sıraların yeniden bu seneye mahsus işletilmesi bu norm açıklarının giderilmesi açısından bir gereklilik olarak görülmektedir.
4+4+4 sistemin uygulanmasından sonra pek çok okulumuzda fiziki yetersizlikler sebebiyle ikili öğretime geçilmek zorunda kalınmıştır.İkili öğretim nedeniyle öğrenciler sabahın çok erken saatlerinde okula gitmek, akşamın çok geç saatlerinde de okuldan çıkmak zorunda kalmaktadırlar.Bu şekilde eğitim veren okullarda asıl mağduriyeti okul yöneticileri ve hizmetliler yaşamaktadırlar.657 sayılı Devlet Memurları Kanununa göre haftalık çalışma süreleri 40 saat ve günlük çalışma süreleri 8 saat olması gereken bu personel ,bu çalışma sürelerinin çok çok üzerinde çalışmak zorunda kalmaktadırlar.Üstelik bu çalışmalarının karşılığında ikili öğretim yapan okullardaki yöneticilerin haftada aldığı 2 saatlik ilave ek ders ücretinin dışında ücret alamamakta ve karşılığında izin de çoğu zaman kullanamamaktadırlar. Okul yöneticilerinin ve hizmetlilerin bu fazla çalışma sorunu MEB tarafından mutlaka yapılacak düzenlemelerle çözüme kavuşturulmalıdır.Benzeri bir sorun taşımalı eğitim merkezi olan okullarda öğretmenler tarafından da yaşanmaktadır.5.sınıflarda bu sene uygulanan haftalık ders saatinin 30 saatten 36 saate çıkarılması nedeniyle günlük 6 saat ders yapan diğer sınıfların yanında günlük 7 saat,hatta haftanın bir günü 8 saat ders yapan 5.sınıfların bulunması dolayısıyla çıkış saatleri farklılaşmıştır.Taşımalı eğitim kapsamında olan okullardaki tüm öğrenciler aynı araçlarla taşındığı için erken çıkan öğrenciler daha geç çıkacak 5.sınıf öğrencilerini öğretmenleri nezaretinde beklemektedirler.Bu da ders görevleri biten diğer öğretmenlerin daha çok okulda kalması ve daha çok görev yapması anlamına gelmektedir ki bu sorun da mutlaka çıkış saatlerine göre taşıma araçlarının ayrılması gibi yollarla mutlaka çözülmelidir.
Yanlış, iş bilmeyen ve konu ile ilgili bilgi ve birikim sahibi kuruluşlarla işbirliği yapılmadan oluşturulan politikaların sonucunda yaşanan ve okulları toz duman hale getiren bu sorunların çözümü için geçmişte olduğu gibi bundan sonra da gerekli uyarı ve katkı yapma çalışmalarımızı Türk Eğitim Sen olarak sürdüreceğiz..