Türk Eğitim-Sen Genel Başkanı İsmail Koncuk’un, 13.08.2010 tarihinde yaptığı basın açıklamasıdır.
TÜRK EĞİTİM-SEN ÖĞRETMENLERİ TEHDİT EDEN MİLLİ EĞİTİM BAKANI NİMET ÇUBUKÇU HAKKINDA SUÇ DUYURUSUNDA BULUNDU
Türk Eğitim-Sen, öğretmenleri tehdit eden, sendikal ve demokratik hakların kullanılmasını engelleyen Milli Eğitim Bakanı Nimet Çubukçu hakkında 13.08.2010 tarihinde suç duyurusunda bulundu.
Bilindiği gibi eşlerinden, çocuklarından ayrı olan sözleşmeli öğretmenler, 11.08.2010 tarihinde mağduriyetlerini dile getirmek üzere Milli Eğitim Bakanlığı önünde bir eylem gerçekleştirdi. Bu eyleme Türk Eğitim-Sen de destek verdi. Milli Eğitim Bakanlığı ise çalışanlarının haklı isteklerini dinleyip çözüm üretmek yerine, öğretmenleri tehdit eden bir basın açıklaması yaptı.
MEB’in basın açıklamasında, sözleşmeli öğretmenlerin Türkiye’nin her neresinde olursa olsun görev almak için büyük bir istekle başvuruda bulunarak, hizmet sözleşmesindeki şartları okuyarak kabul ettikleri belirtilmektedir. Ancak burada işveren konumunda olan Bakanlık, ülkedeki çok sayıda öğretmen ihtiyacına karşılık kadro açmayarak, büyük umutlarla öğretmenlik diplomasını aldığı halde iş bulamayan öğretmenlerin çaresizlikten imzalamak durumunda kaldıkları sözleşmeleri ileri sürerek anayasal haklarını kullanmalarının önüne geçmek istemektedir.
Öte yandan Bakanlık aileleri parçalayarak, Anayasa’nın 41. maddesini çiğnemektedir. Milli Eğitim Bakanlığı, Anayasa ile güvence altına alınan eşitlik ilkesine uymayarak kendi personeli arasında ayrımcılık yapmakta, ailenin korunması ilkesine uymayarak çok sayıda öğretmeni senelerce ailelerinden uzakta çalışmaya mahkûm etmektedir.
MEB yaptığı basın açıklamasında kendi personeli olan sözleşmeli öğretmenlerden bahsederken, “Öğretmenlerimizin genel bütününü asla temsil etmeyen küçük bir azınlık..”ifadesini kullanarak aşağılamış, cümlenin devamında ise “..çeşitli sendikal örgütlerle işbirliği içinde ne yazık ki siyasi saiklerle hareket etmektedir.” diyerek, sendikaya üye olmayı ve sendikal faaliyetlerde bulunmayı adeta bir suç gibi göstermeye çalışmış, sendikaları ise siyasi saiklerde bulunmakla itham etmiştir. Sendika kurma hakkı, T.C. Anayasasının 51. maddesinde düzenlenmiş, Türk Ceza Kanunu’nun 118. maddesinde ise “sendikal haklarının kullanılmasının engellenmesi suç sayılmıştır. Ayrıca Anayasa’nın 90. maddesi uyarınca, ülkemizin taraf olduğu uluslar arası sözleşmeler, iç hukuk kurallarının üzerinde yer almakta olup, taraf olduğumuz İLO sözleşmeleri ile de sendika kurma ve sendikal faaliyetlerde bulunma hakkı güvence altına alınmıştır.
Bakanlık, sözleşmeli personeli hak arama mücadelelerini sürdürmeleri halinde cezalandırmakla ve hatta işten çıkarmakla tehdit etmiştir. Basın açıklamasında, “…eylemlerde yer alacak kişilerle ilgili disiplin işlemleri başta olmak üzere her türlü işlemin yapılacağı..” ifade edilmiştir. Eylem yapacak öğretmenlerin “öğrencilerinin kendilerine duydukları ihtiyacı da göz önünde bulundurarak..” konuya duyarlılık göstermeleri istenirken, üstü kapalı olarak işten çıkarma tehdidinde bulunmuştur. Böylelikle sözleşmeli öğretmenleri korku ve baskı ile yıldırmaya çalışarak hak arayışlarının önüne geçmek istemiştir.
İşte tüm bu nedenlerden dolayı, Türk Eğitim-Sen, Ankara Nöbetçi Cumhuriyet Başsavcılığına Milli Eğitim Bakanı Nimet Çubukçu hakkında suç duyurusunda bulunmuştur. Kamuoyuna saygıyla duyurulur.