Çalışanların içerisinde bulunduğu durumun sekiz maddede özetlendiği bildiri, aynı zamanda afiş haline getirilerek yurt genelinde de dağıtıldı. Diliyoruz ki; MEB yöneticileri, Türk Eğitim-Sen’in bu iyi niyetli ve yapıcı ikazlarını dikkate alır ve sorumluluklarının gereğini yerine getirirler.
İşte, 11 Şubat 2009 tarihli Milliyet, Ortadoğu, Yeniçağ, Milli Gazete ve Zaman gazetelerinde ilan olarak yayınlanan bildiri:
MİLLİ EĞİTİM BAKANLIĞI’NI
HUKUKA VE EĞİTİM ÇALIŞANLARINA KARŞI SAYGILI DAVRANMAYA DAVET EDİYORUZ
1- MEB, Yönetici atamaları konusunda kendi çıkardığı yönetmeliğe ve yayınladığı genelgeye uygun davranılmasını sağlamalıdır. Türkiye Cumhuriyeti Devleti, eyaletlerden oluşan federatif bir devlet değildir. Dolayısıyla tüm valilikler genelge hükümleri doğrultusunda hareket etmeli; MEB bu konuda valilikleri uyarmalı, gerekli tedbirleri almalıdır.
2- Milli Eğitim Bakanı Sayın Hüseyin Çelik’in kamuoyuna ilanı doğrultusunda verilen söz yerine getirilmeli; sözleşmeli öğretmenler koşulsuz olarak kadroya geçirilmelidir.
3- Bugüne kadar ihmal edilen ve birçok haktan mahrum bırakılan hizmetli, memur ve teknisyen vb. eğitim çalışanlarına sahip çıkılmalıdır.
4- Ek ders saatlerinde yapılan son düzenlemede şef ve uzman kadrosunda görev yapanlar ihmal edilmiştir. MEB, uzman ve şeflerin ek ders hakkını vererek, kurumun hiyerarşik yapısına sahip çıkmalıdır.
5- 2009 Şubat döneminde 50 bin, 2009 yılı sonuna kadar da toplam 100 bin öğretmen ataması yapılarak, görev bekleyen 200 bin öğretmen adayına sahip çıkılmalıdır.
6- Çalışan eşler, atama ve nakillerde Anayasa’ya aykırı şekilde birbirinden ayrılmamalı, kutsal aile bütünlüğü korunmalıdır.
7- MEB Yöneticileri, yandaş kayırma anlayışından sıyrılmalı, bütün eğitim çalışanlarını kucaklamalıdır.
8- MEB Yöneticileri, tasarruf ve uygulamalarında adaletli davranarak, eğitim çalışanlarını haklarını yargıda aramak zorunda bırakmamalıdır. TÜRK EĞİTİM-SEN