Genel Başkanımız Talip Geylan, okullarda yardımcı personel eksiğinin ivedilikle giderilmesi gerektiğine dikkat çekerek, “Milli Eğitim Bakanlığı, Hükümet nezdinde ısrarlı girişimleriyle, tüm okullarımızda yardımcı hizmetli ve yardımcı personel tahsisini sağlayacak yeterli kadro kontenjanını almalıdır.” dedi.
Genel Başkanımız açıklamasın da şunları kaydetti:
“Yaklaşık 18 milyon öğrencimiz hafta başı okullarıyla buluşuyor.
Ancak çok ciddi bir yardımcı hizmetli ve yardımcı personel eksiğimiz var.
Bu büyük bir problemdir.
MEB, Türkiye İş Kurumu ile yaptığı protokole binaen İşgücü uyum Programı (İUP) kapsamında, 120.000 kontenjanla yarı zamanlı personel istihdamı sağlayacağını duyurdu. Çerçeveye göre, bu kapsamda çalışacak personel ilk ay haftada 5 gün, takip eden aylarda da 3 gün çalışacaklar. Ve söz konusu personele aylık ortalama 8.000 TL ödeme yapılacak!
MEB, bu garabet durumu bir an önce yeniden düzenlemelidir.
Çünkü;
1- Haftada üç gün çalıştıracağınız personelin yapacağı işlerin geri kalanını diğer iki gününde kim yapacak?
Öğretmen ve öğrencilerimiz, eğitim öğretim faaliyetlerine ara verecek ve imece usulüyle mi okullarımızın işlerine soyunacaklar?
2- Asgari ücretin yarısı bile etmeyen, aylık 8.000 TL’ye çalışacak personeli nereden bulacaksınız?
Hadi buldunuz diyelim, bu ayıbı ülkemize nasıl yakıştırıyorsunuz?
3- 8.000 TL’nin üzerinde eksik kalan meblağ okul aile birliği hesaplarından karşılanır şeklinde gayri resmi telkin ve talimatlarla yönlendirdiğiniz okul yöneticilerinin “veliden para topladığı” için tepesine çökmeyecek misiniz?
Eğitim hizmeti yönetici, öğretmen, memur ve yardımcı personelle birlikte yürütülen bir faaliyettir.
Okullarımızı her gün öğretime hazırlayan, çocuklarımızın hijyenik ve güvenli bir ortamda eğitim almasını sağlayan yardımcı hizmetli ve okul öncesi sınıflarımız için olmazsa olmaz ihtiyaç olan yardımcı personel eksiği ivedilikle giderilmelidir.
Milli Eğitim Bakanlığın Hükümet nezdinde ısrarlı girişimleriyle, tüm okullarımızda yardımcı hizmetli ve yardımcı personel tahsisini sağlayacak yeterli kadro kontenjanını almalıdır.
Okul yöneticilerimizi “vazifelerinin gereğini yerine getiremeyen” pozisyonuna düşürerek, veli ve öğrencilerimizle karşı karşıya bırakmaya kimsenin hakkı yoktur!
Bu problemin vebali de çözme sorumluluğu da Bakanlığındır.” dedi.