İL EMRİ GERİ GELSİN

Bugüne kadar öğretmenler özür durumu nedeniyle özürlerinin bulunduğu il sınırları içerisine tayin isteyebiliyor ve boş kadro olmamasına rağmen il emrine atanmak suretiyle mağduriyetleri giderilebiliyordu. İl emrine atanan öğretmen valilik tarafından değerlendirilerek boş kadro / pozisyon bulunması halinde derhal yerleştirilmesi yapılıyordu.

Geçtiğimiz yılın sonlarına doğru yayınlanan 2009 yılı Özür Durumu Atama Kılavuzuna göre; il emrine atanma ibaresi kaldırılarak, özür durumundan başvuruda bulunan öğretmenler özürlerinin bulunduğu ilde açık gösterilen sınırlı sayıda okula puan esasına göre yerleştirildi. Sözleşmeli Öğretmenler kimi yerlerde kendilerine açık kadro bile gösterilmemesinden dolayı kadrolu öğretmenlerin haklarına sahip olmak istedikleri yönünde sitemkâr davransalar da mevcut sistemde kadrolu öğretmenlerin bile özür durumundan atanması ihtimalinin oldukça düşük olduğu açıkça ortadadır.

Ha Kadrolu Ha Sözleşmeli, Sorun Aynı Bunu Herkes Bilmeli !

Çok geriye gitmeye gerek olmadan 2008 yılı Ağustos ayında yapılan özür durumu atamalarına baktığımızda stajyerliği kaldırılmış bir öğretmen atama kılavuzunda belirtilen özür durumu şartlarını taşıyor olması halinde tercihlerini yapıyor ve tercihlerim dışında il emrine atanmak istiyorum butonunu işaretlediği takdirde tercihlerine atanamaz ise il emrine atanıyordu. Bir başka anlamda % 100 atanıyordu.

Bundan aşağı yukarı 5 ay sonra yayınlanan atama kılavuzunda ise en önemlisi olan il emri dışında birçok şart aynı olsa da özür durumu var olmasına rağmen ataması yapılamayan ve mağdur olan öğretmen sayısı oldukça fazladır. Buna göre 2009 yılı Şubat ayı atamasında örnek olarak İzmir’ e 17 sınıf öğretmenliği kadrosu açık gösterilmiştir. Dolayısıyla 25 tercih yapabilmek imkânsızdır. Bunun dışında sanki il emri butonuymuş gibi algılanan fakat öyle olmadığı geçte olsa fark edilen 26. Tercih olan tercihlerim dışındaki okullara da atanmak istiyorum ibaresi de açık kadro ve pozisyonun 25 üstünde olması halinde geçerli olduğu öğrenilmektedir. Ve il emri kaldırılan bu atamalarda atamaların puan esasına dayalı olarak yapılacağı da belirtilmiştir. Atama sonuçlarına bakıldığında ise bu 17 okuldan birine atanan en düşük puanlı öğretmenin 143 puana en yüksek puanlı öğretmenin ise 350 puana sahip olduğu görülmektedir. 1.5 yıllık bir öğretmen olan ve puanı henüz 32 olan A öğretmenin özür durumundan atamasının yapılması için bu durumda en az 6-7 yıl daha bulunduğu yerde görev yapıp puan toplaması gerekmektedir. Bu durumda eşlerin manevi sıkıntıya girmesinin yanı sıra ekonomik olarak da eşlerin 2 ayrı kira ve 2 ayrı keseden harcama yapması gibi durumlara neden olmaktadır. Bunun yanı sıra çocuklu ailelerde düşünüldüğünde mağduriyetin boyutu kelimelerle ifade edilemez bir hale ulaşmıştır. Diğer yandan özür durumunun sadece eşlerin birleşmesi için var olmadığı öğrenim özrü, sağlık özrü vs. özürleri bulunan insanların da bu uygulamadan dolayı mağdur edildiği görülmektedir.

Bu Özel Bir Durum Ve Özel Bir İlgi Gerekmektedir

Söz konusu 2009 Atama Kılavuzu ile ilgili olarak bazı sendikalarca açılan davaların sonucunu beklemek açıkçası bir işkenceden farksızdır. Daha yeni evlenmiş insanların birbirlerini en iyi anlayacakları dönemlerin de böyle ayrı bırakılmalarının, bir evladın annesine en çok ihtiyacı olduğu bir dönemde anne kokusuna hasret bırakılmasının, global anlamda yaşanan bir ekonomik krizin varlığı dahilinde ailelerin harcamalarının iki katına çıkarılmasına neden olmanın, öğrenim durumu için yaptığı harcamalarının yanı sıra öğretmenin kendini geliştirme isteğinin önlenmesinin ve sağlık açısından zor durumda bulunan öğretmenlerin atanamamalarının önüne geçilerek Nisan ayında yapılacak özür durumu atamasının kapsamı genişletilerek il ermininde dahil edilmesi ile yeni bir atama yapılmasının Şubat ayı atama döneminde atanamayan ve böyle giderse uzun yıllar atanamayacak öğretmenlere verilecek en büyük hediye olacağı muhakkaktır.

Milli Eğitim Bakanımız Doç. Dr. Hüseyin ÇELİK’ in yaşanılan bu mağduriyete kayıtsız kalmayacağına inanarak il emrine atanma uygulamasının var olduğu özür durumu ataması için Nisan ayında yapılacak özür durumu atamasının sınırlarının genişletilmesinin sevdiklerinden ayrı olan eğitim çalışanlarının sıkıntılarını giderecektir.

Mustafa Ali FIRTINA
Gazeteci – Yazar

TES’İN NOTU: Bu konuda sendikamız her türlü girişimde bulunmuş ve sonunda, konu sendikamız tarafından yargıya taşınmıştır. Dava henüz sonuçlanmamıştır.

Son Haberler

SINAVSIZ ATAMAYA DANIŞTAY’DAN İPTAL KARARI

Türk Eğitim Sen olarak ilçe milli eğitim müdürü kadrolarına yapılacak atamalarda aranan sınav şartının...

KAMU ÇALIŞANLARINI SENDİKAL ESARETTEN KURTARACAĞIZ!

Türk Eğitim-Sen Şube Yönetim Kurulu Üyeleri Eğitim ve İstişare Toplantısı, 31 Ekim-3 Kasım 2024 tarihleri arasında Antalya’da gerçekleştirildi.

OCAK AYINDA YAPILACAK ZAMMA EK YAPILMALI, ÜZERİNE REFAH PAYI EKLENMELİ

Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı Önder Kahveci Ekim ayı enflasyon rakamlarını değerlendirdi.

KASIM AYI E-BÜLTENİ YAYINDA

Kasım ayı bültenimizi yayımladık! Sendikamızın güncel faaliyetlerini, eğitim dünyasındaki gelişmeleri ve üyelerimize yönelik çalışmalarımızı...