DUYURULAR :
İŞTE TOPLU GÖRÜŞME TALEPLERİMİZ
Yorumlar yazarlarına aittir. İçeriklerinden Türk Eğitim-Sen sorumlu tutulamaz. Tehdit ve hakaret içeren yorumlar yayınlanmaz.
Yorum ekleyebilmek için üye girişi yapmalısınız.
Yorum ekleyebilmek için üye girişi yapmalısınız.

ayhanelicora
14.08.2009 - 21:05
Çok değerli eğitim yöneticisi meslektaşlarım!Sizlere 13.08.2009 tarihli yönetmelik ile ilgili ekstrem bir bilgi vereyim.Yönetmeliğin birinci maddesi ne diyor?amacını iyi anlamak gerekiyor bu yönetmeliğin.MEB bu yönetmelik ile eğitim yönetciliği kavramını bir kenara bırakıyor ve siz öğretmensiniz ayrıca ikinci görev olarak yönetciliği kabul ederseniz buyrun yönetici olun diyor.Yani ben size yönetciliği asli bir görev olarak vermiyorum diyor.İkinci bir görev olarak veriyorum diyor.Peki bu ne anlama geliyor.Neden asli görev ünvanı olarak verilmiyor?Bunun elbette pek çok nedeni var.Bunları kısaca özet olarak sıralarsak:
1.Ekonomik çıkarlar.Özlük hakkı olsa idi emekliliktede yönetcilik etkili olacağı için ekonomik olarak bu devlet lehine eğitim yönetcisinden esirgenmiş oluyor.Helali hoş olsun.
2.Eğitim yönetciliği asıl kadro olmadığı için kolayca yeri değiştirilebilir üzerinden bu ikinci görevi alınıverir.
3.Eğitim yönetciliği ayrıca yeniden özlük haklarının düzenlenmesini gerektirir.Yani eğitim yönetcisi olanlara ek ekonomik avantajlar sunması gerekir.Bu da neyazıkki yine eğitim yönetcisinden esrigenmiştir.
Başka bakanlıklarda lise mezunu olarak göreve başlayan bir memur şef oluyor bir sürü yeni özlük hakkı elde ediyor.Sonra bir birime yönetci veya müdür oluyor yeniden özlük hakları düzenleniyor.Yani bu memur arkadaşımız mesleğinde özlük hakları ile beraber yükselme imkanına sahip.Ama nedense bizler dört yıllık ünizersite mezunu olmamıza ve yönetcilik gibi çok özel görevleri üstlenerek sorumluluk alıp çok ağır görevleri yapmamıza rağmen aynı kariyer aşamalarına sahip değiliz.Uzman öğretmenlik ve baş öğretmenlik bizim için elbette iyi bir başlangıç olmuştu.Ancak bu kariyerde ne yazıkki bir kereye mahsus bir işlem gibi kaldı ve devamı gelmedi.Bu da eşitsizlik yaratmaya başladı.Bakanlığımız yçnetcilerin yerlerini zorunlu değiştirmek yerine performansa dayalı hedef yönelimli yönetcilik anlayışına geçse iyi değilmiydi.Yönetcimiz okulunda çok başarılı.Okulunu başarıdan başarıya sürüklüyor.Al onun yerini değiştir.Neden beş yılı dolduğu için.Bunun yerine performans kriterleri belirleyip hedef yönelimli bir yönetcilik anlayışında yönetci başarısızlık ölçütü içinde kalmışsa al onu değiştir.Ne olacak şimdi.Beş yılı doldu diye insanları oradan oraya sürükle.Başarısız yönetcileri elimine etmek için tüm yönetcilere bu uygulamayı yapmak doğrumu.Ülkemizde bir türlü adil bir sistem getiremedik.Ödül verceksek başarısız olanada ödül veriyoruz ceza keseceksek başarılı olanada kesiyoruz.Artık bu toptancı zihniyeti bırakıp bir an önce adil yönetim sistemine geçelim.Saygılarımla.
Çok değerli eğitim yöneticisi meslektaşlarım!Sizlere 13.08.2009 tarihli yönetmelik ile ilgili ekstrem bir bilgi vereyim.Yönetmeliğin birinci maddesi ne diyor?amacını iyi anlamak gerekiyor bu yönetmeliğin.MEB bu yönetmelik ile eğitim yönetciliği kavramını bir kenara bırakıyor ve siz öğretmensiniz ayrıca ikinci görev olarak yönetciliği kabul ederseniz buyrun yönetici olun diyor.Yani ben size yönetciliği asli bir görev olarak vermiyorum diyor.İkinci bir görev olarak veriyorum diyor.Peki bu ne anlama geliyor.Neden asli görev ünvanı olarak verilmiyor?Bunun elbette pek çok nedeni var.Bunları kısaca özet olarak sıralarsak:
1.Ekonomik çıkarlar.Özlük hakkı olsa idi emekliliktede yönetcilik etkili olacağı için ekonomik olarak bu devlet lehine eğitim yönetcisinden esirgenmiş oluyor.Helali hoş olsun.
2.Eğitim yönetciliği asıl kadro olmadığı için kolayca yeri değiştirilebilir üzerinden bu ikinci görevi alınıverir.
3.Eğitim yönetciliği ayrıca yeniden özlük haklarının düzenlenmesini gerektirir.Yani eğitim yönetcisi olanlara ek ekonomik avantajlar sunması gerekir.Bu da neyazıkki yine eğitim yönetcisinden esrigenmiştir.
Başka bakanlıklarda lise mezunu olarak göreve başlayan bir memur şef oluyor bir sürü yeni özlük hakkı elde ediyor.Sonra bir birime yönetci veya müdür oluyor yeniden özlük hakları düzenleniyor.Yani bu memur arkadaşımız mesleğinde özlük hakları ile beraber yükselme imkanına sahip.Ama nedense bizler dört yıllık ünizersite mezunu olmamıza ve yönetcilik gibi çok özel görevleri üstlenerek sorumluluk alıp çok ağır görevleri yapmamıza rağmen aynı kariyer aşamalarına sahip değiliz.Uzman öğretmenlik ve baş öğretmenlik bizim için elbette iyi bir başlangıç olmuştu.Ancak bu kariyerde ne yazıkki bir kereye mahsus bir işlem gibi kaldı ve devamı gelmedi.Bu da eşitsizlik yaratmaya başladı.Bakanlığımız yçnetcilerin yerlerini zorunlu değiştirmek yerine performansa dayalı hedef yönelimli yönetcilik anlayışına geçse iyi değilmiydi.Yönetcimiz okulunda çok başarılı.Okulunu başarıdan başarıya sürüklüyor.Al onun yerini değiştir.Neden beş yılı dolduğu için.Bunun yerine performans kriterleri belirleyip hedef yönelimli bir yönetcilik anlayışında yönetci başarısızlık ölçütü içinde kalmışsa al onu değiştir.Ne olacak şimdi.Beş yılı doldu diye insanları oradan oraya sürükle.Başarısız yönetcileri elimine etmek için tüm yönetcilere bu uygulamayı yapmak doğrumu.Ülkemizde bir türlü adil bir sistem getiremedik.Ödül verceksek başarısız olanada ödül veriyoruz ceza keseceksek başarılı olanada kesiyoruz.Artık bu toptancı zihniyeti bırakıp bir an önce adil yönetim sistemine geçelim.Saygılarımla.

hsnmbir
16.08.2008 - 07:17
Sayın sendika yetkilileri,
%15 Gelir vergisi matrahı 7800 ytdir.Bundan sonkailer %20 girmektedir.Mayıs ayında üst dilime girmeler başlamaktadır.Biz temmuz zammını hiç bir zaman alamamaktayız.%15 lik gelir vergisi diliminin yukarılara çekilmesi için çalışma yaparsanız temmuz zammınıda almış oluruz.Çalışmalarınızda başarılar dilerim.
Sayın sendika yetkilileri,
%15 Gelir vergisi matrahı 7800 ytdir.Bundan sonkailer %20 girmektedir.Mayıs ayında üst dilime girmeler başlamaktadır.Biz temmuz zammını hiç bir zaman alamamaktayız.%15 lik gelir vergisi diliminin yukarılara çekilmesi için çalışma yaparsanız temmuz zammınıda almış oluruz.Çalışmalarınızda başarılar dilerim.

ayhanelicora
15.08.2008 - 20:34
Bu talepler Toplu Sözleşme olmadığı sürece Hükümetin tek taraflı kararlarından başka bir sonuç vermeyecek gibi görünüyor.6 kez gördükki hep hükümet dediğini verdi.Sendikalarımız ne yazıkki memurların taleplerini hükümete kabul ettiremedi.Burada elbette bu durumun sorumlusu ve suçlusu sendikalarımız değildir.Memurlarımız da değildir.Hükümetler devlet bütcesini gerekçe göstererek her yıl kendi dediklerini uyguladılar.Çok merak ediyorum devletimizin bütçesi acaba şimdikinin iki katı olsa bize iki kat maaşmı verilecek?Bu hükümetlere sormak isterim.
Bu talepler Toplu Sözleşme olmadığı sürece Hükümetin tek taraflı kararlarından başka bir sonuç vermeyecek gibi görünüyor.6 kez gördükki hep hükümet dediğini verdi.Sendikalarımız ne yazıkki memurların taleplerini hükümete kabul ettiremedi.Burada elbette bu durumun sorumlusu ve suçlusu sendikalarımız değildir.Memurlarımız da değildir.Hükümetler devlet bütcesini gerekçe göstererek her yıl kendi dediklerini uyguladılar.Çok merak ediyorum devletimizin bütçesi acaba şimdikinin iki katı olsa bize iki kat maaşmı verilecek?Bu hükümetlere sormak isterim.

tekbayrak TES GAZİPAŞA)
15.08.2008 - 19:23
Allah yar ve yardımcınız olsun.Allah utandırmasın.Bizleri mahçup etmiyeceğinizi biliyoruz.
Allah yar ve yardımcınız olsun.Allah utandırmasın.Bizleri mahçup etmiyeceğinizi biliyoruz.

gulay
15.08.2008 - 18:47
ALLAH yar ve yardımcınız olsun. Yetkili sendika olarak oraya oturmak bir şereftir. İnşallah taleplerimiz kazanımlarımız olarak değişir. Fakat toplu görüşme taleplerimizi notere tastik ettirdikten sonra Eğitim bir-sen lilere gönderinki daha sonra üye kaydı için okul okul gezdikleri zaman bu kazanımları sadece kendiler iletmiş ve elde etmişler gibi göstermesinler. Türk Eğitim-Sen''li olmak bir ayrıcalıktır. İyi ki varız, iyi ki varsınız.

nurim
15.08.2008 - 14:32
Allah yardımcınız olsun.İnşallah be sefer eli boş dönmezsiniz. Gerek subelerde, gerekse meillerimizle dile getirdiğimiz sorunları çözüme kavuştururlar.Aksi halde sendikaların memurların sorunlarını çözebileceği konusu gittikçe suya düşmektedir.
Allah yardımcınız olsun.İnşallah be sefer eli boş dönmezsiniz. Gerek subelerde, gerekse meillerimizle dile getirdiğimiz sorunları çözüme kavuştururlar.Aksi halde sendikaların memurların sorunlarını çözebileceği konusu gittikçe suya düşmektedir.