06.05.2008 Salı günü Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik sendikamıza bir ziyarette bulundu. Yetkili sendika olmamız hasebiyle Milli Eğitim Bakanının ziyaretini olumlu fakat çok gecikmiş bir gereklilik olarak kabul ediyoruz.
Sendikamız, bu ziyareti fırsat bilerek, eğitim çalışanlarını ilgilendiren gelişmeleri ve yaşanan bir takım sıkıntıları ihtiva eden bir raporu sayın Bakana takdim etmiştir. Sınırlı bir sürede gerçekleşen bu ziyarette sunulan raporun içeriğinde eğitimle ilgili güncel gelişmelere ve yıllardır çözüm bekleyen sıkıntılara öncelik verilmiştir. Bu önceliklerden bir tanesini de büyük problemlerle birlikte çalışma hayatını sürdüren Hizmetli personelin durumları oluşturmuştur. Daha önce değişik düzlemlerde ve defalarca gündeme getirilen Hizmetlilerin yaşadığı sorunlar, ziyaret vesilesiyle tekrar gündeme getirilmiştir.
Sayın Bakanın ziyareti sendikamızın internet sitesinden de kamuoyuna duyurulmuş ve sunduğumuz rapor da ilan edilmiştir. Ancak kimi hizmetli arkadaşlarımız, raporumuzu detaylı okuma zahmetine girmeden, sendikamıza ağır eleştirel e-postalar göndererek tepkilerini dile getirmişlerdir.
Aşağıdaki metinde bu eleştirilere verdiğimiz bir cevabı yayınlıyor ve arkadaşlarımızın sendikamızın faaliyetlerini özenle takip etmelerini bekliyoruz. Bugüne kadar sendikamıza verdikleri özverili destekten ötürü de tüm hizmetli arkadaşlarımıza teşekkür ediyoruz.
“Değerli Arkadaşım,
Sendikamızın internet sitesinde Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik’in ziyaretiyle ilgili haberimize bir yorum göndermişsiniz.
Yorumunuzda Bakana sunduğumuz raporumuzun içeriğini eleştirmişsiniz. Kullandığınız ifade ise aynen şu şekilde: “Türk Eğitim Sen bana göre sadece (öğretmen sen ) üyesiyim bu güne kadar da burada olmaktan gurur duydum elbet benim sorunum şu ki son bir kaç aydır defalarca kez ayrılmayı da düşündüm halâ da düşünüyorum,… Bu gün genel başkanımız haberde okuduğumuz gibi Bakanla görüşmüş metni tam olarak hepsini detaylı okumasam da hiçbir satırında hiçbir başlık altında Hizmetli ile ilgili haber yok bir istek bir yok ve de bakana iletilmiş temenniye rastlamadım…”
Değerli arkadaşım,
Keşke raporumuzu baştan sona bir kez olsun okuduktan sonra bu yorumu bize gönderseydin. O zaman üyesi olmaktan gurur duyduğun sendikana büyük bir haksızlık yapmış olmazdın.
Bak, senin “detaylı okumaya” gerek duymadığın ve bizim ziyarette sayın Bakana sunduğumuz raporun 5 numaralı maddesinin;
a) Fıkrasında,
“Öğretmenlerimiz 2.300 YTL olan asgari geçim standardının yarısı kadar bir maaşla geçinmeye çalışırken, hizmetli, memur ve diğer personel 750-800 YTL maaşla geçimini sürdürmek zorunda kalmaktadır.”
b) Fıkrasında,
“Hizmetli ve memurlarımızın; diğer bakanlıklardaki personelin aldığı gibi döner sermaye geliri veya fon ve benzeri geliri olmaması, EŞİT İŞE EŞİT ÜCRET anlayışı ile bağdaşmamaktadır. Hizmetli ve memurlarımızın fazla çalışma sürelerinin her sekiz saatlik kısmının izne çevrilmesi uygulaması yerine fazla çalışma sürelerinin mesai ücreti ile değerlendirilmesi, yaşanan mağduriyeti bir nebze de olsa azaltacaktır.”
c) Fıkrasında,
“Milli Eğitim Bakanlığı ile yaptığımız Kurum İdari Kurulu toplantısında karar altına alınmasına rağmen, eğitim-öğretim yılı başında öğretmenlerimize verilen “Eğitim-Öğretime Hazırlık Ödeneği”, hizmetli, memur gibi eğitim çalışanlarına ödenmemektedir. Kurum İdari Kurulunda aldığımız kararın hayata geçirilmesi ve “Eğitim-Öğretime Hazırlık Ödeneği”nin uygun ölçeklerde bütün eğitim çalışanlarına verilmesi eğitim çalışanlarına verdiğimiz değeri gösterecek, iş huzuru ve kalitesini artıracaktır.
e) Fıkrasında,
“Öğretmen dışında kalan hizmetli, memur ve diğer personelin tayin ve atamaları ile ilgili bir yönetmelik bulunmamaktadır. Söz konusu personelin tayin ve atamaları bir kurala bağlanmalı ve bu belirsizlik hali sona erdirilmelidir. Eğitim kurumlarında eğitim çalışanları için öğretmenlere uygulananın benzeri bir norm kadro yönetmeliği uygulanmalı, her eğitim kurumunun norm kadrosu uyarınca personel alımı yapılmalıdır.”
f) Fıkrasında,
“Hizmetli, memur ve diğer personel için görevde yükselme sınavı acilen yapılmalıdır.”
Ve son olarak,
g) Fıkrasında,
“11350 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile hayata geçirilen ek ders esasları, gerek öğretmeler gerekse il, ilçe milli eğitim müdürleri, şube müdürleri, okul müdürleri, müdür yardımcıları, ilköğretim müfettişleri ve diğer eğitim çalışanları yönünden yeniden düzenlenmelidir.”
İfadeleri yer almaktadır. Eğer raporumuzu detaylı okumuş olsaydınız sendikanızın sizin adınıza sizin taleplerinizi en üst düzeyde muhatapların gündemine taşıdığını fark edecektiniz. Ayrıca Türk Eğitim-Sen, tüm Kurum İdari Kurulu (KİK) toplantılarında ve Toplu Görüşmelerde ayrım gözetmeksizin tüm eğitim çalışanlarının meselelerini masaya taşımaktadır. Şunu da hatırlatmak isterim ki, “Öğretmen sen…” diye nitelendirdiğiniz sendikanız Türkiye’de ilk ve tek olarak “HİZMETLİLER KURULTAYI” düzenlemiş bir sendikadır. Sadece Hizmetli kadrosunda çalışanlara özgü anket düzenlediğimizi, yalnız onlar için üç ayrı yayın çıkardığımızı, sorunlarının çözümü için dilekçe kampanyası düzenlediğimizi, her öğretim yılı başında MEB önünde eylemler yaptığımızı da hatırlatmak isterim.
Bu noktada diyebilirsiniz ki, tüm bunları yaptınız da sonuç ne oldu? Ama şunu iyi kavramalısınız ki, sendika bir talep makamıdır. Sorunları tespit ve teşhis etmek; açıklamalar, kampanyalar, eylemler, görüşmeler yaparak kamuoyunun ve ilgililerin gündemine getirmek sendikanın yükümlülükleri arasındadır. Çözüm makamı ise ülkemizi yöneten mercilerdir; muhatap olduğumuz Bakanlıktır, Meclistir, Hükümettir. İşte sendikalarımız, sizlerin vereceği desteklerle, bu yetkililer üzerinde kamuoyu baskısı oluşturarak meselelerimizin çözüm sürecine katkıda bulunmaktadırlar.
Değerli arkadaşım,
Sizden en önemli ricamız; sendikanızın çalışmalarını dikkatle takip etmenizdir. Eğer gerçekten herhangi bir eksik ya da yerine getirilmeyen bir sorumluluk var ise sendikanıza bunları iletiniz. İnanın bizler, tarafımıza iletilen yapıcı ve yol göstertici eleştirilerden en ufak bir rahatsızlık duymamaktayız. Tam tersine eleştirinin ücretsiz danışmanlık hizmeti olduğuna inanarak, bunlardan mutluluk duymaktayız.
Talip GEYLAN
Genel Dış İlişkiler ve Basın Sekreteri”
Saygılarımla.