Genel Dış İlişkiler ve Basın Sekreteri Sami Özdemir ve Genel Eğitim ve Sosyal İşler Sekreteri Cengiz Kocakaplan, 4 Mart 2016 tarihinde Tokat’ta, 5 Mart 2016 tarihinde ise Çorum’da il istişare toplantılarına katıldı. Toplantılara Tokat Şube Başkanı Hakan Akkaya ve Şube Yönetim Kurulu, Çorum Şube Başkanı Selim Aydın ve Şube Yönetim Kurulu, ilçe ve işyeri temsilcileri ile şubelerin kadın komisyonu üyeleri katıldı.
Şube başkanlarının açılış konuşmasının arından bir konuşma yapan Genel Dış İlişkiler ve Basın Sekreteri Sami Özdemir, kamu çalışanlarının iş güvencesinin ellerinden alınmak istendiğine bir kez daha dikkat çekerek şunları kaydetti: “Bu iktidarın kamu çalışanlarının iş güvencesi ile ilgili ciddi bir sorunu var. 657 Sayılı Devlet Memurları Kanunu’nu değiştirmek istiyorlar. Dönemin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, ‘657 köhneleşmiş bir kanun’ demişti. Evet, bu kanunun değişmesi gereken maddeleri olabilir ama kamu çalışanlarının iş güvencesini etkilememelidir. STK’lar ile oturup değişmesi gereken maddeleri değiştirirsiniz. Herkes bilmelidir ki; iş güvencesi Türkiye Kamu-Sen’in kırımızı çizgisidir. Zira Anayasa’nın 128. maddesi ‘Devletin asli ve sürekli işleri devlet memuru eliyle yürütülür’ diyor. Şayet bunu değiştirmeye çalışırlarsa, iş güvencesi olmayan bir çalışan kitlesi olacak. AKP iktidarının beyninin arkasında ‘devletin memuru değil, hükümetlerin memuru olmak’ düşüncesi yatıyor. Herkes bize biat etsin istiyorlar. Evlatlarımız üniversiteye gidiyor, emek veriyorlar. Ama iş güvencesi kamu çalışanlarının ellerinden alındığında, onların gelecekleri ellerinden alınmış olacak. Bu durumda insanlar çocuklarını işe yerleştirebilmek için siyasi partilerin il yönetimlerine, belediye başkanlarına biat etmek zorunda kalacak. Biz hükümetlerin değil, devletin memuru olmasını istiyoruz. Türkiye Kamu-Sen olarak her platformda bunu gündeme getireceğiz.”
Özdemir “657 Sayılı DMK’yı aslında paralel yapıdan dolayı değiştirmek istiyorlar. Hükümete sesleniyorum: Şayet paralel yapı diyorsanız, bakacağınız adres yetkili sendika olacaktır. Yetkili sendika devletin her kademesinde var. Bu yapıdan mevcut hükümetin bürokratları da rahatsız” diye konuştu.
Eğitimin sorunlarına da dikkat çeken Özdemir şunları da söyledi: “4+4+4 sisteminin yanlış olduğunu her zaman söyledik. ‘Alt yapısı oluşmadan, sivil toplum örgütlerinin görüşü alınmadan bu sistem çöker. Bu sistemi uygularsanız bunun sancısı 3-5 yıl sonra ortaya çıkar ve vebal altında kalırsınız’ dedik. 4+4+4 sistemiyle en az 50 bin sınıf öğretmeninin norm fazlası kalacağını söyledik. Tüm bu saydıklarımız tek tek çıktı.
Bugünlerde ise yeni bir sistem üzerine çalışıldığına ilişkin duyumlar alıyoruz. Artık eğitim sistemi yap-boz tahtasına dönüştü. Sabah kalktığınızda önünüzde yeni bir yönetmelik olabiliyor. Dün başkaydı, bugün başka. Böyle bir eğitim sistemi ile bu ülke nereye kadar gider? Ama biz yanışları söylemeye ve haykırmaya devam edeceğiz.”
Afişlerimizin, broşürlerimizin, yayınlarımızın kurum ve kuruşlara ulaştırılmasını da isteyen Özdemir, “Panolarımızın mutlaka güncellenmesi gerekiyor. Aylık bültenimiz, üç ayda bir çıkardığımız Eğitimin Sesi dergimiz ve üniversite bültenimiz var. Herkesten ricam; bizi her konuda bilgilendirin, haber akışı sağlayın. 21. Yüzyılda Eğitim ve Toplum adlı dergimiz var. Özellikle de 21. Yüzyılda Eğitim ve Toplum dergimizin bütün akademisyenlere ulaştırılmasını işitiyoruz. Çünkü bu akademisyenlere yönelik böyle bir çalışma yapan tek sendika biziz. Bununla birlikte sosyal medyayı da iyi kullanmamız gerekir. Türk Eğitim-Sen sitemizi ve facebook ve twitter sayfalarımızı takip etmenizi istiyoruz” diye konuştu.
Özdemir’in ardından Genel Eğitim ve Sosyal İşler Sekreteri Cengiz Kocakaplan da bir konuşma yaptı. Türk Eğitim-Sen Genel Merkezi olarak karış karış Türkiye’yi gezdiklerini, eğitimin, eğitimcilerin sorunlarını anlattıklarını belirten Kocakaplan, “Yaptığımız işten eminiz. Alnımız açık, başımız dik. Çalışma hayatındaki hiçbir problemi atlamıyoruz. Okulları, üniversiteleri, Kredi ve Yurtlar Kurumu’nu ziyaret ediyoruz” dedi.
Kocakaplan sözlerini şöyle sürdürdü: “Siyasi iktidar dünyanın en büyük 17. ekonomisi olmamızla övünüyordu. 2015 yılında gerileyerek, dünyanın en büyük 19. ekonomisi olduk. Türkiye her alanda olduğu gibi ekonomi yönetiminde de sınıfta kalmıştır. Türkiye OECD’nin insani gelişmişlik endeksi sıralamasında 90 ülke içerisinde 69. sırada bulunuyor. Hem dünyanın en büyük 19’uncu ekonomisi olacaksınız, hem de insani gelişmişlik endeksinde 69’uncu sırada yer alacaksınız. Bunda bir tezat var. Bu, gelir dağılımının adaletsiz olduğu anlamına gelmektedir. Yani 1 kişiye 9 pul, 9 kişiye 1 pul veriyorsunuz. Bu, devletin imkanlarının hortumlandığı, birilerine veya bir yerlere peşkeş çekildiği anlamına gelir. Yine TÜİK’in araştırmasına göre, çalışanların yüzde 32’si Türkiye’deki nüfusun en fakir yüzde 20’sine dahil. Yani çalışmak, her ay düzenli bir maaş almak da artık insanları fakir olmaktan kurtaramıyor.”
“MEB’de kadrolaşma, adam kayırma, eğitimin yap-boz haline gelmesi, Milli Eğitim Bakanlarının sık değişmesi, çalışma barışının bozulması, bütçeden eğitime ayrılan payın yeterli olmaması, öğretmen atama sayısının yetersizliği eğitimin en büyük sorunlarındandır” diyen Kocakaplan sözlerini şöyle sürdürdü: “Türkiye PISA 2012 Sınavı’nda, okuma becerileri alanında 65 ülke arasında 42. sırada,
34 OECD üyesi ülke arasında 31. sırada; matematik alanında 65 ülke arasında 44. sırada,
34 OECD üyesi ülke arasında 32. sırada; fen alanında 65 ülke arasında 43. sırada, 34 OECD üyesi ülke arasında 32. sıradadır. Türkiye sadece Şili ve Malezya’yı geride bırakabilmiştir. Üniversite sınavına giren öğrencilerin de durumu farklı değildir. YGS’ye giren öğrencilerin Türk Dili ve Edebiyatında yaptıkları soru ortalaması 18.7, Matematikte 6.1, Fen bilimlerinde 3.5’tir. Bu sonuçlar eğitimin kötü yönetildiğinin, bir göstergesidir. Eğitime kar zarar mantığı ile yaklaşılmasının bir sonucudur.”
Türk Eğitim-Sen’in taleplerine de dikkat çeken Kocakaplan, “Öğretmenlere 3600 ek gösterge, devlet memurlarının ek göstergelerinin 800 puan artırılması ve yardımcı hizmetler sınıfına da ek gösterge verilmesi taleplerimiz arasındadır. Yine üniversite çalışanlarımız için de aynı taleplerimiz mevcuttur. Bunlar için dilekçe kampanyası başlattık ve şubelerimize gönderdik. 20 Nisan’da Türkiye genelinde eylem yapacağız ve dilekçeleri Başbakanlığa göndereceğiz.”
Danışman öğretmenlik uygulamasını da eleştiren Kocakaplan, danışman öğretmen olarak belirlenecek kişilerde sendika ayrımı yapıldığını söyledi. Ücretli öğretmenlik görevlendirilmesinin sona erdirilmesi gerektiğini de belirten Kocakaplan, “Valiliklerden bu yıl görevlendirilen ücretli öğretmen listesi istedik. 62 il itibariyle ücretli öğretmen sayısı 60 bin 983’tür. Öte yandan bu yıl bilgi vermeyen illerden geçen yıl gelen rakamları ücretli öğretmen tablosuna dahil edersek, Türkiye’de ücretli öğretmen sayısının 73 ilde 70 bin 293’e ulaştığını göreceğiz. Öğretmen açığının ücretli öğretmenler eliyle giderilmeye çalışılmasına karşıyız. Tüm öğretmenler kadrolu olarak atanmalıdır. Öte yandan MEB’in rakamlarına göre 120 bin öğretmen açığı vardır. Bu rakam bize göre daha fazladır. 417 bin öğretmen ise atanmayı beklemektedir. Öğretmen açığımız giderilmeli ve ihtiyaç doğrultusunda öğretmen ataması yapılmalıdır.”
Kocakaplan sözlerini şöyle sürdürdü: “Ferdi kaza sigortası 13 yıldır devam ediyor. Pirimler sendikamız tarafından ödeniyor. Biz büyük bir aileyiz. Yaraları bir nebze de olsa sarabilirsek ne mutlu bize.
Türkiye Kamu-Sen olarak Ankara’da sizlere yakışır bir hizmet binası yaptırdık. Bu hizmet binasında 117 yatak kapasiteli. Sizlere yakışan bir misafirhane olduğuna inanıyoruz.
Öte yandan acil kan bilgi sistemimiz var. Kan ihtiyacı olan arkadaşlarımıza yardımcı olmaya çalışıyoruz.
Yurt dışı eğitim ile ilgili birtakım anlaşmalarımız var. Kampanyalarımızı internet sitemizden takip edebilirsiniz.
Ayrıca 20 Mart tarihinde yapılacak olan MEB müdür baş yardımcılığı ve müdür yardımcılığı sınavı için kitap bastırdık ve şubelerimize gönderdik. Sınava girecek olan arkadaşlarımızın daha iyi hazırlanabilmesi için iki adet online deneme sınavı hazırladık. Sınava girecek olan üyelerimiz deneme sınavı için gerekli olan aktivasyon kodlarını şubelerimizden temin edebilirler.”
