DERİN AYRIŞMAYA NEDEN OLACAK UYGULAMALARDAN KAÇINMALIYIZ
Derin ayrışmaya neden olacak uygulamalardan kaçınmalıyız Türk Eğitim-Sen Genel Başkanı Koncuk: İnsanlarımız arasında derin ayrışmaya neden olacak uygulamalardan şiddetle kaçınmak zorundayız. Türk Eğitim-Sen Genel Başkanı İsmail Koncuk, "İnsanlarımız arasında derin ayrışmaya neden olacak uygulamalardan şiddetle kaçınmalıyız" dedi.
Türk Eğitim-Sen Şube Başkanları ve Yönetim Kurulu istişare Toplantısı Antalya’nın Alanya ilçesinde yapıldı. Okurcalar beldesindeki toplantıya Türk Eğitim-Sen Genel Başkanı İsmail Koncuk, ilkokul Öğretmenleri Eğitim ve Yardım Sandığı (İLKSAN) Yönetim Kurulu Başkanı Tuncer Yılmaz, MHP Antalya Milletvekili Mehmet Günal, Türk Eğitim-Sen Yönetim Kurulu üyeleri ile şube başkanları katıldı.
Toplantıda konuşan Koncuk, İLKSAN’la ilgili bilgiler verdi, ilksan’ın, 1996 yılında devraldıklarında 3 trilyon lira borcu bulunduğunu belirterek, "İLKSAN bugün kasasında 300 milyon lira nakiti olan bir kuruluş haline gelmiştir. İLKSAN bizim yüz akımızdır" dedi. İLKSAN’da yeni bir yapılanmaya gidilmesinin şart olduğunu da ifade eden Koncuk, "Zorunluluk olmaması kaydıyla gönüllülük esası üzerine İLKSAN, tüm eğitim çalışanlarına açılmalıdır" dedi.
Türkiye’nin güzel günlerden geçmediğini söyleyen Koncuk, izmir’de bölge idare mahkemesinin bugün bir karar verdiğini dile getirerek, şöyle konuştu: "Din kültürü ve ahlak bilgisi derslerine katılmaya zorunluluk olmadığına karar verilmiş. Geçenlerde Alevi vatandaşlara din kültürü dersleri kendi inançları doğrultusunda farklı ortamlarda verilmesi diye bir şey de gündeme geldi. Bu, Alevilikle Sünniliğin farklı iki din gibi algılanmasına sebep olabilir, insanlarımız arasında derin ayrışmalara sebep olabilecek uygulamalardan kesinlikle kaçınmak zorundayız. En büyük problemimiz birbirimizi anlamamak, tanımamak. Din kültürü, ahlak bilgisi dersleri Alevi kültürle daha da zenginleştirilebilir. Tatminkar, doğru bilgiler konularak yeniden, mutlaka dizayn edilmeli, Alevi ve Sünni çocuklarımız aynı sınıf ortamında beraberce bu dersleri görmelidir. Aleviliği, Sünniliği gerçek anlamda beraberce öğrenmelidir ki, bir olduğunu, beraber olduğunu anlamalıdırlar."
Koncuk, konuşmasında 18. Milli Eğitim Şurası’nı da eleştirerek, ülkenin geleceği adına, fikir birliği oluşturmak için düzenlenmesi gereken 18. Milli Eğitim Şurası’nın, tartışılmayan, insanların neredeyse itiraz etmeye korktuğu bir şura haline geldiğini öne sürerek, bu şurada, bütün eğitim çalışanlarının, hizmetlisinin, memurunun, öğretmeninin, tamamının sözleşmeli hale getirilmesi için bir karar alındığını ifade etti. Koncuk, "Türk Eğitim-Sen bunu iptal ettirdi. Allahtan biz oradaydık. Eğer birtakım kazanımlarımızı birileri bizim elimizden göz göre göre bağırta bağırta almaya kalkıyorsa, kavga etmemiz gerekiyorsa o zaman kavga da ederiz" diye konuştu.
KPSS sınavındaki kopya iddialarına da değinen Koncuk, şunları kaydetti: "Bu olay başka bir ülkede olsa iktidarlar devrilirdi. 10 bin kişi kopya çekecek, hırsızlık yapacak, kopya demeyelim. Senin benim çocuğumuzun, evlatlarımızın geleceğini çalacak, istikbalini çalacak, hükümet hiç bir şey yapmayacak, (Bu KPSS hırsızlarını bulalım) diye araştırma komisyonu kurulması teklifine (hayır) diyecek, hala iktidarda kalacak. Bu anlayışa yuh olsun diyorum yuh. Ama bu işin peşini bırakmayacağız, bunun sonunu getireceğiz, bu dönemde olmazsa başka dönemde getireceğiz. Bu hırsızlar mutlaka bulunacak. Bu dönem olmazsa öbür dönem bulunacak. Biz bunu sonuna kadar takip edeceğiz. İnşallah savcılar bu hırsızları en kısa zamanda bulurlar. Böyle düşünmek istiyorum, böyle inanmak istiyorum." Bugün 30 öğrenci hakkında savcılık tarafından iddianame hazırlandığını da anlatan Koncuk, şöyle devam etti: "Kim bunlar? ALES sınavında kopya çekmişler. 30 kişi. Hadi bunları buldunuz. Bu on bin kişi nerede? Nerede bu 10 bin kişi? Kim yaptı bunu? Niye üzerini kapatıyorsunuz? Bunun üzerine gideceğiz, bunun üzerine gitmeliyiz."