Türk Eğitim-Sen Genel Başkanı Talip Geylan, 11.11.2019 tarihinde Bengütürk Televizyonuna katılarak, Atatürk’e hakaret edenler ile ilgili devlet yetkililerini göreve çağırdı.
Sözlerine 81’inci ölüm yıl dönümünde büyük Atatürk’ü minnet ve rahmetle anarak başlayan Geylan, “Rabbim Atatürk ve silah arkadaşlarından razı olsun” dedi. Atatürk’ün kurduğu müstakil ve bağımsız devlet sayesinde bugün onurumuzla ve şerefimizle yaşadığımızı kaydeden Geylan, “Atatürk bir devlet kurdu. Dolayısıyla bu dahi O’na saygı duymamız için çok önemli bir nedendir. Devletsizliğin ne demek olduğunu yanı başımızdaki Suriye’de görüyoruz. Suriye’de ne can, ne namus ne din var. Bu tablodan ders çıkarmalı, çok önemli bir değerimiz olan Atatürk’e de sahip çıkmalıyız” dedi.
Bazı kişi ve kuruluşların Atatürk ve yol arkadaşlarına karşı kin ve nefret beslediklerini ve bunu da her fırsatta gösterdiklerini belirten Geylan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Birtakım eğitim sendikaları dahi Atatürk’ün adını anmaktan imtina ediyorlar. Nitekim bu güruhun yayınladıkları 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı kutlama mesajlarında da gördük. Atatürk’ü seversiniz, sevmezsiniz Cumhuriyet’in kuruluş yıl dönümünü kutlarken, Cumhuriyetin ilk Cumhurbaşkanı’ndan nasıl söz etmezsiniz? Bunların içinde öyle tedavi edilemez bir nefret var ki, emin olun, Atatürk ve kahraman yol arkadaşlarının İzmir’de denize döktüklerinde dahi bu derece kin ve nefret yoktur.”
Bazı şube müdürlerinin 10 Kasım ile ilgili Atatürk’e hakaret içerikli sosyal medya paylaşımlarını da eleştiren Geylan, “Bu tipler Atatürk’ün sağladığı zeminde şube müdürlüğü yapıyorlar. Dolayısıyla bu yapılan gaflet ve ihanet olduğu kadar nankörlüktür de. Atatürk’e karşı bu pozisyonu alanları telin ediyorum” dedi.
Atatürk’e hakaretin fikir hürriyeti olmadığını söyleyen Geylan, dünyanın hiçbir ülkesinde o ülkenin kurucusuna bu kadar rahat hakaret edilemediğini kaydetti. Geylan ayrıca bu tiplerin derdinin aslında Atatürk değil, bu topraklardaki Türk varlığı olduğunu da bildirdi. Devletimizin kuruluş felsefesi ve milletimizin azim ve inancı Atatürk ismi üzerinde sembolleşmiştir. İşte bundan dolayı Atatürk’e saldırıyorlar.
Devletimizin Atatürk’e hakaret eden aymazlarla ilgili gereğini yapması gerektiğini ifade eden Geylan, “Düşünebiliyor musunuz, bugün şube müdürü çıksa bir ilin valisine hakaret etse hemen onun hakkında resen soruşturma açılır. Bu ülkenin kurucusu Atatürk’e hakaret edenlere de devlet yetkilileri kayıtsız kalmamalıdır. Cumhuriyet savcılarını göreve davet ediyorum” diye konuştu.
10 Kasım’da yüz binlerce vatandaşımızın Anıtkabir’e akın ettiğini, Atamızı sevgi ve saygıyla andığını hatırlatan Geylan, “Atatürk dehası asırları aşan bir liderdir. O’nun ortaya koyduğu hedef ve ilkeler hala devletimizin vizyonuna istikamet tayin etmektedir. Atamız mazlum milletler tarafından da örnek alınmaktadır. Şunu herkes bilsin ki; gaflet ve ihanet içerisinde olanlar ne yaparsa yapsın milletimizin Atatürk’e olan sevgisi ve duası eksilmeyecek” dedi.
Son günlerde sürdürülen harf inkılabı tartışmalarına da değinen Genel Başkan, milletin geleceğini ilgilendiren konuların politik tartışmaların malzemesi yapılmaması gerektiğini vurguladı.
Türkiye’de ortak değerlerimizin aktüel siyasetin mezesi haline getirildiğine de dikkat çeken Geylan, bunu doğru bulmadığını söyledi. “Osmanlı’da bizim, Cumhuriyet’te bizim” diyen Geylan, Cumhuriyeti kuran Atatürk ve silah arkadaşlarının Osmanlı İmparatorluğu’nun son kurmay kadrosu olduğuna dikkat çekti. İmparatorluk bakiyesi üzerine yeni bir devlet kurduğumuzu hatırlatan Geylan, “Bırakın Cumhuriyetin kuruluşunu, inkılapları, atılımları bilim adamları tartışsın. Siyaset bunu tartışmaya başladığı zaman iş başka mecralara kayıyor ve ortak değerlerimiz bir kutuplaşma malzemesi haline geliyor. Buna kimsenin hakkı yoktur. Asıl ihanet budur.”