Doçentlik Yönetmeliğinde Yapılan Bazı Değişikliklere Danıştay Dur Dedi

Bilindiği üzere, 10.08.2021 tarih ve 31564 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan "Doçentlik Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik" ile; 15.04.2018 tarih ve 30392 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan “Doçentlik Yönetmeliği”nin değişiklik yapılan bazı maddelerinin öncelikle yürütmesinin durdurulması ve devamında iptali istemiyle Türk Eğitim Sen olarak Danıştay nezdinde dava açmıştık.

Danıştay’da açmış olduğumuz davada, 10.08.2021 tarih ve 31564 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan “Doçentlik Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik”in 1. maddesi ile; 15.04.2018 tarih ve 30392 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan “Doçentlik Yönetmeliği”nin 4. maddesine eklenen 6. Fıkrada yer alan “Doçentlik başvurusunda bulunup eser değerlendirme aşamasında başarısız sayılmasına, asgari başvuru şartlarını sağlamadığı veya etik ihlalde bulunduğu gerekçesiyle başvurusunun iptaline karar verilen adayın bu işlemlere karşı dava açması durumunda aynı bilim/sanat alanında yeniden doçentliğe başvuru yapması davasının kesinleşmesine bağlıdır. Bu hükme aykırı olarak yapılan başvurular işleme alınmaz.” hükmü ile “Doçentlik Yönetmeliği”nin 6. maddesinin 1. Fıkrasının 4. Cümlesinin (a) bendinde yer alan “Başvurusu iptal edilen aday, müracaat dönemi esas alınmak suretiyle en erken izleyen ikinci dönemde yeniden başvurabilir..” ibaresinin iptaline karar verilmiştir.

İlgili Karar İçin Tıklayınız

Son Haberler

DYK’DA GÖREV ALAN MEMURLARA ÜCRET ÖDENMELİDİR

Hizmet Kollarına Yönelik Mali ve Sosyal Haklara İlişkin 2024 ve 2025 Yıllarını Kapsayan 7....

MEB BÜTÇESİ İHTİYAÇLARI KARŞILAYACAK MI?

Türk Eğitim Sen Genel Başkanı Talip Geylan’ın, MEB Bütçesi hakkında yaptığı değerlendirmedir.

ATATÜRK, TÜRKİYE’DİR!

Türk Eğitim Sen Genel Başkanı Talip Geylan’ın, 10 Kasım dolayısıyla yaptığı basın açıklamasıdır.

AKADEMİK ZAM PAS GEÇİLMESİN!

Genel Başkanımız Talip Geylan, ekonomik koşullarından dolayı, başarılı öğrencilerin akademisyenliği değil, geliri daha yüksek olan meslekleri tercih ettiğini kaydederek, bu durumun Türk akademisinin geleceği açısından önemli bir zafiyet doğuracağını söyledi.