BU MİLLETİN AKLI TUTULMUŞ!!!

Akıl: Cenab-ı Hakk’ın insanoğluna verdiği en büyük nimettir.

İslam dinine göre aklı olmayanın dini de yoktur. Aklı olmayanlar İslam’ın hiçbir hükmüyle mükellef değildir. Yaptığı işlerden sorumlu da tutulmazlar.

Kuran-ı kerimde de 200 ün üzerinde Ayette ‘’siz akletmez misiniz, hiç düşünmez misiniz’’gibi akılla hareket etmeye ve düşünmeye dair ayet bulunmaktadır.

Kısacası düşünmek haklardan bir hak değil’’farz’’dır.

‘’Her nimetin bir şükrü vardır.Akıl nimetinin şükrü de düşünüp öğüt almaktır.’’

Bir Hadisi şerifte de:’’bir saatlik tefekkür(düşünce)bir gece nafile ibadetten daha hayırlıdır.’’

Dolayısıyla   Müslümana düşen kendisine sunulan her şeyi düşünmeden kabul etmek değil; akıl süzgecinden geçirerek, dinine,inancına,örf ve adetlerine uygun olanı bulmak ve ona göre davranmaktır.

Aklı başında olan insanların yapmayacağı ve  yapamayacağı işler artık ülkemizde yaşanır hale gelmiştir.

Akıl tutulmasını ülkenin geleceğinde önemli rolleri olan, ülke geleceğini kilim deseni gibi ilmek ilmek işleyecek eğitim çalışanlarının bir bölümünde de görmek mümkündür.

Ülke geleceğini tehlikeye atan, kamu çalışanlarının geleceğini, memurun kadro güvencesini ortadan kaldıracak çalışmalara ses çıkaramayan hatta  destek veren, bu çalışmalara  göz yumanlara bilerek veya bilmeyerek destekler hale gelmiştir.

 Devlet memurunun iş güvencesinin kaldırılması konusunda gelişmeler olurken,

İnsanlık onuruna yakışmayacak ‘’sendikal rüşvet’’le memurun geleceği pazarlanırken,

İradesini nefsinin tutsaklığına mahkum etmiştir.

Aklını,iradesini, yeteneklerini, makam ve  mevki hırsı yüzünden kullanamamaktadır.

Bazılarında düşüce mecali kalmamıştır.

Herkes kendini düşünür ,başkasını düşünmez hale gelmiştir.

        Bazı idareciler kendi gelecek derdine düşmüş, birkaç yıl daha koltukta oturma sevdasıyla, bu dünyanın,makam ve mevkilerin, iktidarların geçici olduğunu unutmuştur.

Bir kısım kamu çalışanı öyle bir akıl tutulması hastalığına tutulmuştur ki:

Başbakan ve iktidarı 12 yıldır kafayı memurun iş güvencesine takmış, her fırsatta bunu dile getirmiş,gücü yetmediği için zaman zaman baltasını kuma gömmüş, ama her fırsatta açığa çıkararak tehdit unsuru olarak kullanmıştır.

Tür Eğitim-Sen’in dava açarak Danıştay’ca iptalinden sonra 4-b li öğretmenliği bu eğitim çalışanlarına dayatan ve yine sendikamızın gayretleriyle 2011 seçimlerine yakın tüm öğretmenleri kadrolu hale getirmek zorunda kalan yine bu iktidardır.

4+4+4  kesintisiz eğitimi ülkemize ve eğitim çalışanlarına dayatarak on binlerce sınıf öğretmeninin ve diğer öğretmenlerin, öğrencilerin mağduriyetine sebep olan yine bu iktidar ve yandaş sendikadır.

Norm kadro yönetmeliğindeki mağduriyetler, norm kadro rezaletleri,tayin ve atamalardaki mağduriyetler bu iktidar ve oluşturduğu sendika sayesinde değil midir ?

Bütün milli değerlerimizin tek tek yok edilmeye çalışılması,eğitim çalışanlarının ve öğretmenlerin itibarsızlaştırılması bu dönemde vukua gelmemiş midir?

2014 -2015 toplu sözleşme görüşmelerinde memuru bir gecede enflasyonun altında zam almaya mahkum eden bu iktidar  ve yandaşı sendika değil midir?

Velhasıl 12 yıldır kamu çalışanlarına, Eğitim çalışanlarına olmadık rezaletleri yaşatanlar bugün ki  idareciler ve yandaşlarıdır.

Şimdi soruyorum: Bütün bunlara rağmen bu şuursuzca destek akıl tutulması değil de nedir.

 

 

Son Haberler

AKADEMİK ZAM KAÇINILMAZDIR!

Genel Başkanımız Talip Geylan, 2024-2025 akademik yılının açılışı dolayısıyla bir açıklama yaptı.

ÜNİVERSİTE İDARİ PERSONELİNİN NAKİL SORUNU ÇÖZÜLSÜN

Bilindiği gibi 2022-2023 yılları 6. Dönem Toplu Sözleşme ve 2024-2025 yıllarını kapsayan 7. Dönem...

SİNOP ÜNİVERSİTESİ YÖNETİMİNDE İRADE KİMDE?

Genel Başkanımız Talip Geylan, Sinop Üniversitesi’nde aynı sendikanın yöneticileri, temsilcileri ve üyelerinin üniversite yönetiminde yer aldığına dikkat çekerek, “Bu yönetim tablosuyla birlikte, söz konusu sendikanın, çok kısa sürede %100 sayısal artış sağlamasını da ‘sendikal cazibeyle’ açıklamazsınız sanırım” dedi.

MEDENİYET BİR YILDIR İNSANLIK DRAMINA KÖR, SAĞIR, DİLSİZ!

Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı Önder Kahveci, Gazze'de bir yıldır devam eden İsrail zulmünü bir kez daha lanetledi.