Genel Başkan İsmail KONCUK, öğrenim özrünü özür grubu olmaktan çıkaran Nabi Avcı ve Müsteşar Yusuf Tekin’i basın açıklaması ile kınadı.
MEB sonunda yapacağını yaptı ve öğrenim özrünü yönetmelikten çıkardı. Bu kafa, MEB’in olayları nasıl değerlendirdiğini de net olarak ortaya koymaktadır.
Öğretmenlerin yüksek lisans ve doktora yapması, anlaşılan, MEB’i rahatsız etmiştir. Bir Milli Eğitim Bakanlığı düşünün ki, ey öğretmen, benim senin kendini geliştirmene ihtiyacım yok, diye düşünebilsin. Yüksek lisans yapmak, doktora yapmak yer değiştirme yapabilmek için istismar ediliyormuş da, bu sebepten öğrenim özrü, özür grubu içinden çıkarılmış, yazıklar olsun. Suistimal edenler olabilir endişesi ile, gerçekten kendini geliştirmek isteyen, binlerce öğretmene ceza kesmek akıl dışıdır, vicdan dışıdır.
Milli Eğitim Bakanı Sayın Nabi Avcı’ya yaptığımız hayırlı olsun ziyaretinde, sayın Bakana, öğrenim özrü konusunda ne yapacağını sormuştum. Sayın Bakan, o an için açıklama yapmamam kaydıyla, özür grubu tayinleri yapacağını söylemiş, ben de kendisine teşekkür etmiştim. O sözü veren Sayın Bakan şimdi yönetmeliği değiştiriyor ve öğrenim özrü konusunu toptan rafa kaldırıyor.
Türk Eğitim Sen olarak, öğrenim özrü problemini yargıya taşımış ve kazanmıştık. MEB yargı kararını uygulamadı. Bunun üzerine İnsan Kaynakları Genel Müdürü hakkında suç duyurusunda bulunduk ve savcılık MEB’e yargı kararını uygulamak konusunda neler yaptıklarını sordu. Anlaşılan, bu soruya cevap veremeyen MEB, çözümü yönetmeliği değiştirmekte bulmuştur.
Tabi ki, Türk Eğitim Sen öğrenim özrünü ortadan kaldıran yeni yönetmeliği de yargıya taşıyacaktır. İnanmak istiyorum ki, MEB’in öğretmenlerin kendini yetiştirebilmeleri hususunda, MEB’in gösteremediği feraseti yargı gösterir.
Müsteşar Yusuf Tekin, Twitter hesabında, özür grubu sonrasında açık kalan kontenjanları öğrenim özrü için kullanacaklarını da açıklamıştı. O halde bu yönetmelik değişikliği, Sayın Müsteşarın bu açıklaması ile de çelişmektedir. Bir yandan, öğretmenlerin yüksek lisans yapmasının sevindirici olduğunu açıklayan Müsteşar, diğer yandan onların yüksek lisans yapmasının açıkça önüne geçmektedir. Bu tavır iki yüzlü bir tavırdır.
Öğrenim özrü konusunda, bize söz verip, tutmayan Sayın Nabi Avcı’yı, öğrenim özrü konusunda açıklamalarına ters düşen Müsteşar Yusuf Tekin’i tüm öğrenim özrü mağdurları adına kınıyorum, yazıklar olsun diyorum.