Türk Eğitim-Sen olarak bir gazetenin yayınladığı belgeler üzerine MEB Merkez Teşkilatı çalışanları ile ilgili fişleme yaptıkları gerekçesiyle MEB Müsteşarı Yusuf TEKİN ve MEB çalışanları Atıf ALA, Galip GÜLMEZ hakkında suç duyurusunda bulunulmuştuk. Söz konusu suç duyurusunda bu kişilerin görevlerinin gereklerine aykırı davrandıklarını gösteren kuvvetli delillerin gazetelere kadar düştüğünü, görev gereği kendilerine tanınmış yetkilerini yasaya aykırı olarak kullandıkları ve çalışanlar arasında ayrımcılık yaptıkları gerekçesiyle CMK’nın 160. Maddesi ışığında tespit yapılmasını ve gerekli soruşturmanın başlatılması Ankara Cumhuriyet Başsavcılığından talep edilmişti.
Ankara cumhuriyet başsavcılığı bu iddialarımızı ciddi bularak ilgililer hakkında soruşturma izni almak için Milli Eğitim Bakanlığına başvuruda bulunmuştur. Bu başvuru Milli Eğitim Bakanı Nabi AVCI tarafından değerlendirilerek, şüpheliler hakkında “soruşturma izni verilmemesine” dair karar verilmiştir.
Takdir edileceği üzere adil yargılanma ilkesinin içinde kişinin kendisine yöneltilen suçlardan aklanma hakkı da yer aldığı gibi adli makamların tarafsız ve herkese eşit bir mesafede kişiler hakkında soruşturma yapması da yer almaktadır.
Milli Eğitim Bakanı Nabi AVCI’nın bu menfi kararı neden ile soruşturma başlamadan sekteye uğratılmak istendiği gibi şüphelilerin de kendilerini aklama yani adil yargılanma imkanı ortadan kaldırılmak istenmiştir.
Bakan Nabi AVCI’nın söz konusu bu soruşturma izni verilmemesine dair kararının kaldırılması hakkında Türk Eğitim Sen olarak hukuki yollara başvurulacaktır. Kişileri fikir ve inançları doğrultusunda fişleyenler varsa bu kişilerin ceza alması için üzerine düşen sorumluluğu yerine getirecektir.