GENEL BAŞKAN, “EK ÖĞRETMEN ATAMASI TALEBİMİZDEN VAZGEÇMEYECEĞİZ” DEDİ

            Türk Eğitim-Sen Genel Başkanı İsmail Koncuk, ART’de yayınlanan Eğitim ve Toplum programına katılarak, öğretmen atamaları ve işsizlik ile ilgili önemli açıklamalar yaptı.

Türkiye’de ataması yapılmayan öğretmen sayısının 350 bin olduğunu kaydeden Genel Başkan Koncuk, Milli Eğitim Bakanı Nimet Çubukçu’nun YÖK’te katıldığı toplantıda eğitim fakültelerinin kontenjanlarının azaltılmasıyla ilgili yaptığı açıklamayı eleştirdi. Koncuk, şunları söyledi: “Eğitim fakültesine gidecek öğrenci sayısının azaltılması doğru gibi gelebilir, ancak neyi, neye göre azaltacağız? Türkiye’nin 5, 10, 20 yıllık projeksiyonlara ihtiyacı var. Bu analizler yapıldıktan sonra hangi fakültelere, kaç öğrenci alınacağı belirlenebilir. Şu anda 1.5 milyon öğrenci üniversite sınavına giriyor. Üniversitelerin ön lisans ve lisans kontenjanları ise 550 bin’dir. Şayet eğitim fakültelerinin kontenjanlarını analiz yapmadan, hesapsız kitapsız azalttığınız takdirde, üniversiteye giremeyen öğrenci sayısı artacaktır. Bir yandan ‘her çocuğumuz üniversiteye girmelidir’ diye tavsiyede buluyoruz, diğer yandan eğitim fakültelerine giden öğrenci sayısını azaltma yönünde tedbir uyguluyoruz. Öte yandan hangi fakülteye giden öğrenci sayısını artıracağız? Türkiye’de iş bulabilmek için hangi fakülte mezunu olmak lazım? Tıp fakülteleri dışında işi hazır olan bir fakülte yok. Dolayısıyla Türkiye’nin 5, 10, 20 hatta 50 yıllık projeksiyonlarını yapmadan, ezbere bir anlayışla kontenjanları azaltırsanız, sorunları çözemezsiniz. Plansız hareket etmek ülkemiz aleyhine olumsuz sonuçlar doğurur.”

 

Çubukçu’nun “Atamayı bekleyen gençlerin umutları fazlasıyla istismar ediliyor. Seçim atmosferinde bu istismar daha da artacak.  En yüksek öğretmen atamaları, AK Parti iktidarında oldu” sözlerini de değerlendiren Koncuk, “Beceriksizliklerini söylediğiniz zaman, ‘siyasi istismar’ diyorlar. Bu yaklaşım son derece yanlış. Türkiye’de 350 bin eğitim fakültesi mezununun atanamaması ciddi bir problem değil midir? Bunu seçim ortamında söylememek mi lazım? Seçim öncesinde de, seçim sonrasında da bunları gündeme getireceğiz. Eleştirilerimizi seçim ortamıyla ilişkilendirmeye çalışmak, anlamsız bir savunma mekanizmasının harekete geçirilmesi demektir. 10 yıldır KPSS’ye girerek atanma imkânı bulamayan çocuklarımız var. Bunları görmezden gelemeyiz. Ortadoğu’da yaşananları görüyoruz. Sebebi nedir? Çaresiz, umutsuz bırakılan kitlelerdir. Türkiye’de 835 bin üniversite mezunu, 600 bin meslek yüksek okulu mezunu, 2.5 milyona yakın lise mezunu KPSS’ye girdi. KPSS’ye girenlerin sayısı toplam 4 milyon civarında. 4 milyon üniversite, yüksekokul ve lise mezunu KPSS’ye girerek iş bulmaya çalışıyor. Nereye gidiyoruz? Bunları söylemenin siyasetle ne ilgisi var? Böylesine büyük problemlerle gençlerimiz baş başa bırakıldığında birileri suskun kalıyorsa, orada bir yanlış var demektir. Türkiye işsizler ordusuyla bir yere gidemez. İşsizlik, yürümemizi, koşmamızı zorlaştıran en büyük engeldir. Çevremizde yaşananlardan ders almalıyız. Çaresiz bırakılan gençlerin derdiyle dertlenmeyen insana ben ‘insan’ demem.  Bugün Türkiye’de işsiz gençlerin oranı yüzde 30. İşsizliğin sona erdirilmesi için radikal çözümler gerekmektedir. Sosyal devlet, bugün makarna dağıtan devlet olarak algılanıyor. Sosyal devlet sadaka dağıtan devlet değildir. Elbette devlet; ekmek de dağıtacak, kömür de dağıtacak. Ancak sosyal devlet, ortadaki pastadan payını veren, her bir vatandaşına layık olduğu yaşama hakkını tanıyan devlettir. İnsanların ihtiyacı sadece şeker, makarna, kömür değildir. Vatandaş, insan gibi yaşamak istemektedir” diye konuştu.

 

Türkiye’de ciddi bir gelir adaletsizliği olduğunu söyleyen Genel Başkan İsmail Koncuk, “Bu ülkeyi yönetenlerin samimiyetle şapkasını önüne koyup, düşünmesi lazım. Türkiye’de ciddi bir gelir dağılımı adaletsizliği var. Bunu görmemek için kör olmak lazım. Kişi başına düşen milli gelirin 15 bin 593 dolara çıktığı söyleniyor. Oysa vatandaşın cebinde bir dolar yok. Siyasetçi çözüm ortaya koymalı” dedi.

 

Genel Başkan Koncuk, Şubat ya da Mart ayında 30 bin ek öğretmen ataması yapılmazsa, Nisan ayında Ankara’da büyük bir eylem yapacaklarını da kaydetti. Koncuk, sözlerini şöyle sürdürdü: “Türk Eğitim-Sen olarak, ataması yapılmayan öğretmenlerle birlikte 15 Ocak’ta Ankara’da eylem yaptık. Şubat ya da Mart’ta 30 bin ek öğretmen ataması istedik. Ek öğretmen ataması istemek mi istismar? Biz, ‘350 bin öğretmenin tamamını bir anda atayın’ demiyoruz. Türkiye’de şu anda en az 150 bin öğretmene ihtiyaç var. Buna rağmen, MEB, 2011 yılında 55 bin öğretmen ataması yapacağını açıkladı. KPSS skandalı nedeniyle gençlerimiz mağdur edildi. Siyasi iktidar olarak hiç mi sorumluluk hissetmiyorsunuz? Şayet 30 bin ek atama yapılmazsa, Nisan ayında eylem yapacağız. Bizler cebimize para istemiyoruz. Bizler çocuklarımızın atanmasını istiyoruz, Türkiye’nin öğretmen ihtiyacının en azından yarısının karşılanmasını istiyoruz. Anne babalara da çağrıda bulunuyorum: Çocuklarınızın geleceğine sahip çıkın. Çocuklarımızın geleceği bu kadar ucuz değil. Anne babalar, demokratik tepkilerini ortaya koysunlar. Başbakan’a mektup yazsınlar. Bu ülkeyi yönetenler, bu ülkenin vatandaşlarının güllük gülistanlık bir hayat sürmediğini artık farketsinler.”

 

 

 

 

Son Haberler

ORTAK ALFABENİN ARDINDAN ORTAK MÜFREDAT, ORTAK DERS KİTAPLARI DA GÜNDEME GELMELİ!

UAESEB ve Türk Eğitim-Sen Genel Başkanı Talip Geylan, Kırgızistan Cumhuriyeti Eğitim ve Bilim Çalışanları Sendikası Genel Başkanlığına seçilen Primkulov Musabay Mamatoviç’i tebrik etti. Online gerçekleştirilen toplantıda Genel Başkan Yardımcımız Cengiz Kocakaplan da hazır bulundu.

TÜM KONTENJANLAR DUYURUYA ÇIKARILSIN ATAMA İŞLEMLERİ YAPILSIN!

Öğretmenlerimizden çok sayıda alan değişikliğine bağlı atama yapılması yönünde talep gelmektedir. Bilindiği gibi eğitimini aldıkları kendi...

ÖMK TEKLİFİ YENİ KAZANIMLAR GETİRİYOR ANCAK… EKSİKLİKLER NE OLACAK?

Bilindiği gibi 43 maddelik Öğretmenlik Mesleği Kanunu Teklifinin 22 maddesi TBMM tatile girmeden kabul...

EK ZAM VE REFAH PAYI OLMADAN MEMURA RAHAT YOK!

Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı Önder Kahveci Eylül ayı enflasyon rakamlarını değerlendirdi.