Sayın Milli Eğitim Bakanından, eğitim çalışanlarının bir bütün olduğunu kabul etmesini, bunu anlamasını bekliyoruz. Bu eğitim-öğretime hazırlık ödeneğinin en az bir maaş tutarında, Milli Eğitim çalışanlarının tümü, üniversite çalışanlarının tümü ve Yurtkur çalışanlarının tümü dahil olmak üzere, bütün eğitim çalışanlarına ödenmesini talep ediyoruz. Eğitim çalışanlarına Sayın Hüseyin Çelik’in anlayışıyla bakmakla, çalışanlar arasında ayrımcılık yapmakla bir yere varılamayacağını hatırlatıyoruz.

    Bir eğitimcinin eğitim-öğretim yılına hazırlık için, orta kalite ürünlerden oluşmuş, en az masraf listesi aşağıdaki gibidir. Ayrıca bu ihtiyaçların bir yıl için yetersiz kalacağı, ekstradan başka masrafların da yapılacağı bilinmelidir.

CİNSİ
FİYATI  (YTL)
Takım elbise
180
Palto/Manto
150
2 Adet Gömlek/Bluz
60
2 Adet Kravat/Fular
50
Ayakkabı
80
Çanta
50
Kalem, Kağıt, Kitap vb. Kırtasiye
150
TOPLAM
730

    Yukarıdaki Tablo incelenirse, Milli Eğitim Bakanının açıkladığı 425 YTL lik eğitim-öğretime hazırlık ödeneğinin ne kadar yetersiz olduğu ve zaten açlık sınırının altında ücretlerle çalışan eğitimcilerin sırtına bir yük daha yüklendiği görülecektir. Çeşitli ekonomik zorluklarla mücadele eden eğitim çalışanlarına Sayın Bakan tarafından reva görülen bu durumun, çocuklarımızın eğitimine olumsuz yansımalarının olması kaçınılmazdır.

    Eğitimcilerin, eğitim-öğretim dönemine bir nebze olsun sıkıntısız başlaması yolunda bir gayretini göremediğimiz Sayın Bakanın tutumunu anlamakta zorlanıyoruz. Nedir bu eğitimciler duyulan kin, bu husumetin sebebi nedir? Ortada kin veya husumet yoksa Sayın Bakan aklın yolunu, çarşı-pazar hesabını bilmiyor mudur? Ancak kendi çocuğuna vereceği cep harçlığı miktarındaki bir rakamı, eğitimcilere bir yıllık eğitim-öğretime hazırlık ödeneği olarak nasıl reva görmektedir? Ayrıca diğer eğitim çalışanlarının kabahati nedir, neden bütün eğitim çalışanlarına ödenek verilmeyerek ayrımcılığa, iş barışının bozulmasına sebep olunmaktadır?

    Eğitim çalışanlarını temsil eden yetkili sendika, Türk Eğitim-Sen olarak, talebimizi net şekilde belirtiyoruz; Eğitim-öğretime hazırlık ödeneği, en az bir net maaş olarak, hizmetliden memura, üniversite ve Yurtkur çalışanları da dahil olmak üzere bütün eğitim çalışanlarına ödenmelidir.

    Yetkili sendika olarak bu konuyu hükümetle toplu görüşme masasına da getireceğimizi, adaletsizliğin giderilmesi için bütün mücadele yollarını deneyeceğimizi bildiririz.

Mustafa KIZIKLI
Türk Eğitim-Sen
Genel Teşkilat Sekreteri