Genel Mali Sekreter Seyit Ali Kaplan ve Genel Dış İlişkiler ve Basın Sekreteri Sami Özdemir 28 Mart tarihinde Artvin, 29 Mart tarihinde de Giresun Şubelerinin düzenlediği istişare toplantılarına katıldı. Toplantılarda şube yönetim kurulu üyeleri, ilçe ve işyeri temsilcileri ile kadın komisyonları hazır bulundu.
Artvin Şube Başkanı Nizamettin Torun ve Giresun Şube Başkanı Arif Çetinkaya’nın açılış konuşmalarının ardından Genel Dış İlişkiler ve Basın Sekreteri Sami Özdemir bir konuşma yaptı. Özdemir “Ülkemizin her bölgesi ayrı bir güzellik sergilemektedir. Karadeniz de gerek insanıyla gerekse tabiatıyla çok güzel bir bölgemizdir. Sahil boyunca üst geçitler dikkatimi çekti. Üst geçitlere şehit isimleri verilmiş. Bu kadar çok şehit veren bölge insanı Türkiye ve Karadenizliler üzerinde oynanmaya çalışılan oyunun farkında olmalıdır” diye konuştu.
“Türk Eğitim-Sen olarak her zaman ve her yerde hem eğitimcilerin hem de bu ülkenin güvencesiyiz” diyen Özdemir sözlerini şöyle sürdürdü: “Sizlerden almış olduğumuz güçle eylemse eylem, mücadele ise mücadele yapıyoruz. Bu kararlılıkla yolumuza devam ediyoruz ve gün geçtikçe çoğalıyoruz. Mevcut Hükümetin amacı Anayasanın 128. Maddesini değiştirerek, bu ülkenin geleceği olan kamu çalışanlarının iş güvencesini elinden almaktır. Bunun çok iyi anlaşılması gerekmektedir. Bu nedenle Türk Eğitim-Sen olarak mutlaka yetkili olmalıyız. Sendikamız sonuna kadar mücadele edecektir.”
Genel Mali Sekreter Seyit Ali Kaplan da “Türk Eğitim-Sen olarak mücadelemiz milli davamızdır. Kitaplarımızdan bayrak şiiri çıkarılıyor, kimseden ses çıkmıyor. Andımızın kaldırılması isteniyor, yine kimseden ses çıkmıyor. Milli meselelerde eğitimcileri ve toplumu aydınlatmak bizim görevimizdir” dedi.
Sendikamızın 4/C’lilerle, hizmetlilerle, üniversitelerle, teknik eğitimin sorunlarıyla ilgili Çalıştaylar yaptığını hatırlatan Kaplan, tüm bu çalışmaların kitapçık haline getirildiğini ve eğitim çalışanlarına ulaştırıldığını söyledi.
Ek ödemelere de değinen Kaplan, “Maliye Bakanlığı öğretmenlerin muadilinin olmadığını söyleyerek, ek ödeme vermedi ama kendi üst düzey bürokratlarına hatırı sayılır ödemeler yaptı. Biz bu konuyla ilgili her hafta Maliye Bakanlığı önünde eylem yaptık. Malum sendika ise bu sorunun toplu sözleşmede çözüleceğini söyledi. Ama onlar sonuç itibariyle ağababalarının verdikleriyle yetindiler. Eğitim çalışanları kimlere destek verip vermeyeceğini artık çok iyi düşünmelidir. Türk Eğitim-Sen mutlaka yetkili olmalıdır.”