Ana SayfaHABERLEREylem EtkinlikMEB MÜSTEŞARI EMİN ZARARSIZ'I ZİYARET ETTİK

MEB MÜSTEŞARI EMİN ZARARSIZ’I ZİYARET ETTİK

 

Türkiye Kamu-Sen ve Türk Eğitim-Sen Genel Başkanı İsmail KONCUK ve Türk Eğitim-Sen Genel Sekreteri Musa AKKAŞ, Genel Mali Sekreter Seyit Ali KAPLAN, Genel Teşkilatlandırma Sekreteri Talip GEYLAN, Genel Eğitim ve Sosyal İşler Sekreteri Cengiz KOCAKAPLAN, Genel Mevzuat ve Toplu Görüşme Sekreteri Mehmet Yaşar ŞAHİNDOĞAN ve Genel Dış İlişkiler ve Basın Sekreteri Sami ÖZDEMİR ile birlikte 5 Ekim 2011 Çarşamba günü Milli Eğitim Bakanlığı Müsteşarı Emin ZARARSIZ’a hayırlı olsun ziyaretinde bulundular.

Sıcak ve samimi bir ortamda yapılan görüşmede Genel Başkan İsmail KONCUK, eğitim sisteminde yapılan uygulamalar ve eğitim çalışanlarının sorunları ile ilgili birçok konuyu gündeme getirdi. Türk Eğitim-Sen olarak bu sorunların ve çözüm önerilerinin rapor edildiği dosyayı Sayın Emin ZARARSIZ’a sunarak bu raporun takipçisi olacaklarını söyledi ve yeni görevinde başarılar dilediler.

        

Sunulan rapor:

 

EĞİTİM ÇALIŞANLARI VE EĞİTİM ÖĞRETİM YÖNÜNDEN

TÜRK EĞİTİM SEN’İN TESPİT VE ÖNERİLERİDİR

 

 

1-  KHK ile birlikte öğretmenler özürleri sebebi ile yılda sadece bir defa yer değişikliği yapabileceklerdir. Öğretmelerin Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliğinde eş durumu özrü sebebi ile Ocak ve Ağustos aylarında, Sağlık Özründen ise zamana bağlı kalmaksızın,  yer değişikliği talebinde bulunurken KHK ile bu hakları kısıtlanmaktadır. Ailenin Türk Toplumunun  temeli olması ve aile bütünlüğünün korunmasının Anayasamız tarafından teminat altına alınmasından dolayı  Milli Eğitim Bakanlığında görev yapan öğretmenlerin ve diğer eğitim çalışanlarının aile bütünlüğünü ve iş verimini sağlamak açısından eş durumu, sağlık ve öğrenim özrü sebebi ile yer değişikliği yapamayan eğitim çalışanlarının mağduriyetlerinin giderilmesi gerekmektedir.

 

 

2- Tüm kamu kuruluşlarında olduğu gibi Milli Eğitim Bakanlığında da hiyerarşik bir yapılanma bulunmasından dolayı Milli Eğitim Bakanlığı personelinin maaşlarında bulunması gereken ancak son yıllarda bozulan hiyerarşik sistem yeniden tesis edilmelidir.

 

 

         3-Ek Ders Esasları adalet ve hakkaniyete uygun olarak sendikaların talepleri doğrultusunda değiştirilmeli, Maliye Bakanlığına gönderilen tekliflerin içinde neler olduğu açıklanarak, ek ders ücretlerinin artırılması gerekmektedir.

 

 

         4-632 Sayılı KHK’den önce sözleşmeli iken kadroya geçen öğretmenlere 632 Sayılı KHK ile kadroya geçenlere  tanınan zorunlu hizmet muafiyeti, adaylıklarının kaldırılması ve eş durumu özründen yararlanabilmeleri gibi  tüm haklar verilmelidir.

 

 

         5- Her eğitim-öğretim yılı başında ödenen ve sadece eğitim-öğretim sınıfına dahil personelin yararlanabildiği eğitime hazırlık ödeneğinin tüm eğitim çalışanlarına ödenmesi ve ödeneğin artırılması için düzenleme yapılmalıdır.

 

 

         6-Okul ve kurum yöneticilerine uygulanan rotasyon (zorunlu yer değiştirme)  konusu yargı kararları, uygulamada karşılaşılan sorunlar ve sendikaların talepleri doğrultusunda  yeniden değerlendirilerek başarı ve başarısızlığı ölçen kriterlere bağlı olarak bulunduğu kurumda 10 yılını tamamlayanlara uygulanmalıdır.

 

 

7-Hizmetli, memur ve diğer eğitim çalışanları için Bakanlık tarafından üzerinde çalışmaları yürütülen  Atama ve Yer Değiştirme  Yönetmeliği bir an önce hayata geçirmeli ve söz konusu personel için norm kadro uygulaması başlatılmalı ve bu personelin  görev tanımları yapılmalıdır.

 

 

         8-Mesleki ve teknik eğitimle ilgili olarak gerekli teşvik tedbirleri alınmalı böylece üniversite kapılarında meydana gelen yığılma önlenmeli, ülkemiz için çok önemli olduğunu düşündüğümüz mesleki ve teknik eğitim alanına daha çok kaynak ayrılmalı, başarılı öğrencilerin mesleki ve teknik eğitim içine alınması için özendirici çalışmalar yapılmalıdır.

 

 

         9-Eğitimde bölgelerarası eşitsizlik ve kalite farkı bir vakıadır. Bu nedenle bölgelerarası eğitim eşitsizliği ve kalite farkının ortadan kaldırılması amacıyla orta ve uzun vadede alınması gereken tedbirler tespit edilmeli  bu sebeple, bütçeden ayrılan  pay ihtiyaca ve yaşanan problemlere uygun olarak artırılmalıdır.

 

 

         10-Bugün gerçekten çok zor şartlarda hayatlarını devam ettirme mücadelesi veren eğitim çalışanlarının ekonomik ve sosyal hakları ülkemizin ekonomik gerçeklerine uygun olarak artırılmalı ve hayat standartları yükseltilmelidir.

 

 

         11-Türkiye genelinde İl ve İlçe Milli Eğitim Müdürlükleri bünyesinde sayıları 1500’e yaklaşan Geçici Şube Müdürlerinin görevlendirmeleri bir an önce iptal edilerek yerine kabul edilebilir bir yönetmelik doğrultusunda asaleten şube müdürü  atamalarının yapılması sağlanmalıdır.

 

 

         12-Zorunlu hizmet bölgelerinde görev yapan öğretmen ve diğer eğitim çalışanlarından  1. hizmet bölgesi alanlarına zorunlu çalışma yükümlülüğü kapsamında atananlara 1 brüt  asgari ücret, 2. hizmet bölgesi alanlarına zorunlu çalışma yükümlülüğü kapsamında atananlara 1,5 brüt  asgari ücret 3.  hizmet bölgesi alanlarına zorunlu çalışma yükümlülüğü kapsamında atananlara 2 brüt  asgari ücret tutarında ve bu bölgelere isteğe bağlı olarak atanan ve bu kapsamda görev yapmakta olanlara tazminat tutarlarının ½’si  oranında zorunlu hizmet tazminatı ödenmelidir.

 

 

         13-İLKSAN üyeliğinin bundan sonraki süreçte göreve başlayanlar bakımından isteğe bağlı olarak tüm eğitim çalışanlarına ve tüm branşlara açık hale getirilmesi doğrultusunda kanuni düzenleme yapılmalı, İLKSAN, MEBSAN olarak değiştirilmelidir.   

 

 

         14- Yargı tarafından da verilen kararlarla objektiflikten uzak ve keyfi yapıldığı kabul edilen 657 Sayılı DMK’nın 76. Maddesi kapsamında  yönetici atama alışkanlığından vazgeçilmeli, hak edenlerin yönetici olduğu bir sistem kurulmalıdır. Bu sebeple 76. Madde kapsamında daha önce  yapılan yönetici atamaları iptal edilmelidir.

 

 

         15-Yöneticilerin iller arası yer değiştirmeleri ile ilgili yönetmelik maddesi geçtiğimiz yıl MEB tarafından uygulanmamış ve iller arası yer değişikliği yapmak isteyen çok sayıda yönetici mağdur edilmiştir. Yöneticilerin iller arası yer değiştirmeleri ile ilgili yönetmelik maddesi  hayata geçirilmelidir.

 

 

         16- MEB tarafından yapılan öğretmen atama ve yer değiştirmelerinde göreve başlama işlemleri çoğunlukla Eylül ayı içerisinde gerçekleşmektedir. Yönetmelik hizmet süresi hesabında 31 Ağustos tarihini esas aldığından öğretmenlerin bir çoğu bulundukları yerde bir yıl daha fazla çalışmak zorunda kalarak mağduriyet yaşamaktadırlar.  Atama ve yer değiştirme işlemlerinde eskiden olduğu gibi hizmet süresi hesaplamasında 30 Eylül tarihi esas alınmalıdır.

 

 

         17- Parasız Yatılılık ve Bursluluk Sınavı öğretmen çocuklarına tanınan kontenjanın Bakanlıkta merkez ve taşra kuruluşlarında çalışan tüm eğitim çalışanları da dâhil edilmeli ve Parasız Yatılılık ve Bursluluk Sınavı’na başvurabilmek için belirlenen ailenin yıllık gelirinin fert başına düşen tutarı makul seviyeye yükseltilmelidir.

 

 

         18- Okul yöneticiliklerinin çok yoğun çalışma temposu gerektiren görevler olması dolayısıyla, haftada 6 saat maaş karşılığı derse girme zorunluluğuna tabi tutulmaları idari işlerin aksamasına neden olmaktadır. Bu nedenle okul yöneticilerinin haftada 6 saat maaş karşılığı derse girme zorunluluğu kaldırılmalıdır.

 

 

19-Öğretmenler ve diğer eğitim çalışanlarına yönelik olarak yapılan hizmetiçi eğitim çalışmalarının yaygın ve programlı hale getirilerek en az 5 yılda bir tüm öğretmenlerin ve diğer eğitim çalışanlarının çağın gereklerine uygun gelişmeleri takip etmeleri sağlanmalıdır.

 

 

20-Bilgisayar Teknolojisi öğretmenlerinden yeteri kadar faydalanılamamaktadır. Bu sebeple bilgisayar derslerinin ilköğretimde sayısı artırılmalı, BT öğretmenlerinin yaşadığı sıkıntılar bir an önce çözülmelidir.

 

 

21-652 sayılı KHK ile okul müdür başyardımcıları ve müdür yardımcıları zorunlu yer değiştirmeye tabi değilken, yönetmeliğe göre işlem tesis edilmesi sebebi ile bu personele rotasyon uygulaması yapılmaktadır. Bu durum bireysel olarak yargıya intikal ettirildiğinde yargılama giderleri ve vekâlet ücretleri Bakanlığınızca karşılanacak ve bu nedenle devlet zarara uğratılacaktır.

 

 

22-652 Sayılı Milli Eğitim Bakanlığı Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname ile ek ders ücretinin sadece fiilen yapılan ders karşılığında ödeneceği, bunun dışında kalan ve daha önce ek ders ücreti alan personele her ay ek ödeme yapılacağı belirtilmiştir. Ek ödemeden yararlandırılacak personel arasına VHKİ, memur, hizmetli, teknisyen ve şoför v.b. kadrolarda görev yapanların da dahil edilmesini ve ödenecek tutarın önceki aylık ödeme tutarlarının üzerinde olması gerekmektedir.

 

 

23- 652 Sayılı Milli Eğitim Bakanlığı Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname Okul ve kurum müdürleri sözlü sınava tabi tutulmaktadırlar. Sözlü sınavlar objektiflikten uzak, adam kayırmacılığa müsait ve denetimi zor uygulamalardır. Bu nedenle kişilerin bilgi ve yeteneklerinin ölçüldüğü sınavların objektiflikten en uzak olan yöntemi olan sözlü sınav uygulaması yanlıştır.

 

 

24-Milli Eğitim Bakanlığı tarafından yayımlanan 2011 Yılı Unvan Değişikliği Sınavı Başvuru Kılavuzu’nda sınav başvurularının 02–13 Mayıs 2011 tarihleri arasında alınacağı ve sınavın 14 Ağustos 2011 tarihinde yapılacağı belirtilmiştir. MEB Personel Genel Müdürlüğünün 21.06.2011 tarihli duyurusunda ise; 14.08.2011 tarihinde yapılacağı ilan edilen MEB Personeli Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Sınavının ileri bir tarihe ertelendiği belirtilerek, gerekçe olarak yeni bir düzenleme yapılması gerekliliği ve başvuru tarihi itibariyle son sınıf öğrencisi olup başvuruda bulunamayanların mağduriyetinin giderilmesinin amaçlandığı vurgulanmıştır. Bakanlık tarafından yapılacağı aylar öncesinden duyurulan ve Kılavuzu dahi yayınlanan bir sınavın önce ertelenmiş, daha sonra da iptal edilmiştir. Bu uygulamalar, sınav için haber bekleyen ve hazırlık yapan adayları hayal kırıklığına uğratmıştır. Bu nedenle unvan değişikliği sınavını bekleyen personelin mağduriyet yaşamaması için sınavın başvuranlar arasında yapılarak ivedilikle sürecin tamamlanması gerekmektedir.

 

 

25- 652 Sayılı KHK ile MEB teşkilatında Ana Hizmet birimlerinden biri olan Okuliçi Beden Eğitimi, Spor ve İzcilik Dairesi Başkanlığı da kaldırılmıştır. Dünyada izci sayısının 40 milyona yaklaştığı bu günlerde, Türkiye’de izciliğin büyük bir bölümüyle yok edilmesi, spor, sanat, ekonomi, siyaset gibi alanlarda önemli yere sahip olan ülkemizin izcilik alanında layıkıyla temsil edilmemesini de beraberinde getirecektir. Bu nedenle Okuliçi Beden Eğitimi, Spor ve izcilik faaliyetlerinin, eskiden olduğu gibi MEB bünyesinde yürütülmesini sağlayacak şekilde Hayat Boyu Öğrenme Genel Müdürlüğüne bağlı olarak faaliyet gösterecek bir daire veya şube başkanlığı şeklinde 1739 sayılı Millî Eğitim Temel Kanunu maddeleri uyarınca yürütülmesi gerekmektedir.

 

 

26-09/08/2011 tarih ve 28020 sayılı Resmi Gazete de Millî Eğitim Bakanlığı Eğitim Kurumları Yöneticilerinin Atama Ve Yer Değiştirmelerine İlişkin Yönetmelik yayımlanmıştır. Yayımlanan yönetmeliğin 7/ç maddesi ile atanılmak istenilen eğitim kurumlarına Talim Terbiye Kurulu Kararlarına göre alanları itibari ile öğretmen olarak atanabilecek alan öğretmeni olma koşulu getirilmiştir. Bu koşul ile birlikte örneğin, meslek dersi öğretmenlerinin müdür olarak atanabilecekleri Meslek Liselerine bundan böyle Matematik, Fizik, Tarih, Türk Dili Edebiyatı gibi alan öğretmenleri de atanabilecektir. Bu durumda meslek dersi öğretmenleri alan itibari ile dersi bulunmadığı kurumlara atanamayacaklardır.  Bu konu Danıştay nezdinde yargıya taşınmış, halen ikame ile derdesttir. Bu konunun yeniden düzenlenmesi mağduriyetleri giderecektir.

 

 

27-   Okullara yapılan ayni ve nakdi bağışları kabul yetkisi okul aile birliklerinin yetkisindedir. Okul müdürünün okul aile birliklerinin yönetim kurulu üyesi olması, okul müdürünü sorumlu kılmamaktadır. Çünkü kararlar yönetim kurulunun çoğunluğu ile alınmaktadır. Milli Eğitim Bakanlığı okullara herhangi bir ödenek ayırmamakta ve bu nedenle okulların fiziki ve sıhhi ihtiyaçları, dersliklerin eksikleri, hizmetli elemanları vesaire bütün ihtiyaçları bu bağışlarla karşılanmaktadır. Bağış alınmaması için Bakanlığınızca okullarımıza öğrenci başına her yıl 100 TL ödenek ödenmesini daha önce de teklif etmiştik. Aynı teklifimizi yeniden dile getiriyoruz. Bu uygulamanın yapılması okullarda bağış toplama mecburiyetini ortadan kaldıracaktır. Ancak; eğitim ve öğretimin kalitesini artırmak için toplanan bağışlar sebebi ile kurum müdürlerine açılan soruşturmaların durdurulması gerekmektedir. Bu soruşturmalar okul yöneticilerinin çalışma şevkini, moral ve motivasyonlarını bozmuştur.

        

 

28- Atama bekleyen öğretmen sayısı ise yıldan yıla artmaktadır. Tam 350 bin öğretmen öğrencilerine kavuşacağı günü iple çekmektedir. Eğitim fakültelerinde yıllarca dirsek çürüten gençler atanabilmeyi beklemektedir.  Öğretmen ihtiyacı bulunmasına rağmen Bakanlığınızca yapılan atamalar yetersizdir. Yetersiz atamalar sebebi ile boş kadrolar ücretli öğretmenler ile doldurulmaktadır. Binlerce öğretmenin atama beklediği ve atanamadıkları takdirde yaşadıkları mağduriyetler düşünülerek bir an önce yeterli sayıda atama yapılması gerekmektedir.

 

05/10/2011

İsmail KONCUK

Genel Başkan

 

 

Son Haberler

TÜRK’ÜN MEVCUDİYETİ 30 AĞUSTOS’LA TARİHE MÜHÜRLENDİ

Türk Eğitim-Sen Genel Başkanı Talip Geylan’ın, 30 Ağustos Zafer Bayramı ile ilgili yaptığı basın...

GENEL BAŞKANIMIZDAN MHP GENEL BAŞKANI SAYIN DEVLET BAHÇELİ’YE ZİYARET

Genel Başkanımız Talip Geylan, 28.08.2024 tarihinde MHP Genel Başkanı Sayın Devlet Bahçeli’yi ziyaret ederek, eğitimin ve eğitim çalışanlarının gündemine dair bilgilendirmelerde bulundu.

ÜCRETLİ KÖLELİK UYGULAMASINA SON VERİLMELİ!

Genel Başkanımız Talip Geylan, eğitim sisteminin en büyük sorunlarından birisinin ücretli öğretmenlik uygulaması olduğunu söyleyerek, "Korkarım ki, geçen yıl 80 bine ulaşmış olan ücretli öğretmen sayısı, bu öğretim yılında 100 binlere dayanacaktır."dedi.

ÖĞRETMENLERİMİZ NEDEN HALA GÖREVE BAŞLATILMADI?

Genel Başkanımız Talip Geylan, öğretmen atamalarının gecikmiş olmasını açılan davalara bağlamanın haksızlık olduğunu belirterek, “Danıştay’ın kararından hiçbir şekilde etkilenmeyecek şekilde 20 bin öğretmenimizi daha fazla bekletmeden öğrencileriyle buluşturmanın en makul yolu, mülakata giren tüm adaylara KPSS puanı ölçüsünde sözlü puanı vermektir.” dedi