Milli Eğitim Bakanlığı bir genelgeyle öğretmenlerin ek ders ve maaş karşılığı derslerinin hesaplama şeklini değiştirmişti. Bu düzenleme öncesindeki uygulamada, öğretmenler hangi derslerinin ücretli, hangi derslerinin maaş karşılığı olduğunu biliyorlardı. Öğretmenlerin sadece sevkli, izinli olduğu günlere denk gelen ücretli dersleri kesilmekteydi. Bu konuda hiçbir sorun yoktu.
Daha sonra bu uygulamayı değiştiren Milli Eğitim Bakanlığı; tatil, izinli ya da sevkli günlere yansıyan tüm dersleri ek ders olarak kabul etti. Bakanlık, ek ders ücreti alabilmek için maaş karşılığı olan dersleri doldurmayı bir mecburiyet haline getirdi. Sendikalar, öğretmenlerin ayda 200-300 YTL ücret kayıplarına sebep olacak bu uygulama için, 2007 yılının Nisan ayında ülke genelinde iş bırakma eylemi yaptı. Gösterilen bu tepkiler ve yaklaşan seçimleri değerlendiren iktidar, yeni bir kararla ayda dört sevk alınması halinde öğretmenlerin ücretlerinin kesilmeyeceğini ilan ederek, 22 Temmuz seçimlerinde öğretmenlerin infialini engellemişti.
Ancak 22 Temmuz seçimlerinden hemen önce, öğretmenlerin sağlık kuruluşlarına ayda dört defa gittiklerinde ek derslerinin kesilmeyeceği yönünde düzenleme yapan hükümet, bu kararını yeni bir Bakanlar Kurulu kararı ile kaldırdı.
Bu nedenle öğretmenler ek ders ücretleri yönünden büyük hak kayıpları yaşayacaklardır. Bu uygulama değişikliği ile öğretmenlerle açıkça alay edilmekte ve öğretmenlerin kazanılmış hakları ellerinden alınmaktadır.
Türk Eğitim Sen olarak, Hükümet’in ve Milli Eğitim Bakanlığı’nın seçim sonrası hiç de etik olarak görülmeyen bu tavır değişikliğini anlamakta zorlanmaktayız. Milli Eğitim Bakanlığı gayet güzel giden bir uygulamayı, öğretmenlerin ek ders ücretlerini kuşa çevirmek adına değiştirmiş, daha sonra genel seçimler hatırına yeni bir düzenleme daha yapmış, bugün her ne hikmetse kendi yaptığı düzenlemeyi tekrar değiştirmiştir.
İktidar eğitim çalışanları üzerinde oyalama taktiğini uygulamaktadır. Aldatmacayı kural haline getiren hükümet, eğitimcileri sürekli hayal kırıklığına uğratmaktadır.
Bu nedenle öğretmenlerin ek ders ücreti almaması esasına dayanan bu uygulamayı geri çevirmek adına her türlü eylemi meşru görmekteyiz. Zira bugüne kadar öğretmenler başta olmak üzere tüm eğitim çalışanlarına hiçbir ekonomik ve sosyal kazanım sağlayamamış olan Milli Eğitim Bakanlığı, üstüne üstlük elimizde olanları da gasp etmeye çalışmaktadır.
Milli Eğitim Bakanı Sayın Hüseyin ÇELİK, bu uygulamalar karşısında hiçbir tavır ortaya koymamakta ve eğitim çalışanlarının hakkını hiçe sayan bir yaklaşım sergilemektedir.
Türk Eğitim Sen olarak Sayın Hüseyin ÇELİK’i eğitim çalışanlarına sahip çıkmaya çağırıyor ve Sayın Bakan’a sesleniyoruz: “Yeter artık çekin elinizi ek ders ücretlerimizden. Beş yıldır, eğitimcileri mutlu etmek adına bir tek adım atmadınız. Artık harekete geçiniz ve eğitim çalışanlarına sahip çıkınız.”
Kamuoyuna saygıyla duyurulur.
