Başbakanlık Etik Kurulunun yaklaşan öğretmenler günü öncesinde Milli Eğitim Bakanlığı’na öğretmenlerin öğrencilerden altın gibi pahalı hediyeler almamaları konusunda bir yazı gönderdiğini hatırlatılması üzerine Çelik, "Devlet adamlarına siyaset adamlarına yöneticilere verilebilecek olan hediyeler bellidir. İnsanlar birbirlerine ufak tefek hediyeler verebilirler ama bir sınıfta öğretmenler günü dolayısıyla 5 tane çocuk öğretmene tam altın, yarım altın getiriyor. Diğer çocuklar birşey getiremiyorlar. Onlar da şüphesiz vermek isterler. Etik Kurulu bunu düşünerek Milli Eğitim Bakanlığı’na bir uyarıda bulunmuştur ve biz de okullara gerekli yazıyı gönderdik. Bunda bir anormallik yoktur. Şüphesiz öğretmenlerimiz, eli öpülesi insanlardır. Öğretmen gününde öğretmenlere saygımızı ve sevgimizi sadece maddi hediyelerle göstermemiz gerekmiyor. Öğretmenler gününde; onların elini öpmek, küçük hediyeler vermek güzeldir. Ama belli bir dozu aştığı zaman bunun anlamı değişir" diye konuştu.
Bu ifadelerle 630 bin öğretmenin, toplum ve öğrencileri gözünde, 24 Kasım Öğretmenler Gününde öğrencilerinden hediye bekleyen bir meslek grubu olarak algılanmasını sağlayan sayın Bakan hata yapmıştır. Sendikamızı arayan, e-posta gönderen binlerce öğretmen sayın Hüseyin ÇELİK’in hatasını telafi etmesini istemektedir.
Sendikamızı arayan öğretmenler, Biz, öğrencilerimize, 24 Kasım Öğretmenler Gününde hediye kabul etmeyeceğimizi, en güzel hediyenin öğrencilerimizi başarılı görmek olduğunu, ellerini öpmelerinin, Öğretmenler Gününü hatırlamalarının yeterli bir hediye olduğunu söylerken, sayın Bakanımızın, öğretmenleri, sanki çok pahalı hediyeler bekleyen bir zümre gibi göstermesi öğrenci ve velilerimiz gözünde bizleri küçük düşürmüştür. Sayın Bakan bu hatasını mutlaka düzeltmelidir.
Sayın Hüseyin ÇELİK zaman zaman toplum tarafından yanlış anlaşılacak açıklamalar yapmaktadır. Öğretmenler az çalışmaktadır, sevkler sebebiyle ücret kesilmesinin sebebini açıklarken de, öğretmenler suistimal ediyor gibi açıklamalar yaparak, öğretmenlerimizin toplum gözündeki itibarını zedeleyen ifadeler de kullanmıştı.
Türk Eğitim Sen olarak, sayın Bakanı, Başbakanlık Etik Kurulunun söz konusu yazısını geri çektirmek için girişimlerde bulunmaya, kamuoyu önünde sözlerini düzeltmeye davet ediyoruz.
