Ana SayfaHABERLERGüncelYALANDAN KİM ÖLMÜŞ? İL EMRİNİ KİM ÇÖZDÜ?

YALANDAN KİM ÖLMÜŞ? İL EMRİNİ KİM ÇÖZDÜ?

İl Emri Mağdurları adına Anadolu Eğitim-Sen Genel Başkanı Cansel GÜVEN’in diğer sendikalara da yaptığı çağrı üzerine 25.08.2009 Salı günü eylem yapacaklarını duyurmuştu.
25/08/2009 tarihli eylem programına göre; İl Emri Mağdurları 25 Ağustos Salı günü, saat 13:30 da bakanlık önünde basın açıklaması yaparak, önceden alınan randevu üzerine saat 14:00 de de Milli Eğitim Bakanı ve MEB Personel Genel Müdürlüğüne taleplerini ileteceklerdi.
İl Emri Mağdurları 25 Ağustos Salı günü, saat 14:00 de MEB Personel Genel Müdürü Sayın Necmettin YALÇIN ile görüşmüşlerdir.
Anadolu Eğitim-Sen tarafından yapılan açıklamada; “Yaklaşık 1 saat süren görüşmeden basın açıklaması metninde geçen hususlar ayrıntılı olarak sayın personel genel müdürüne iletildi.
Milli Eğitim Bakanlığı Personel Genel Müdürü, Anadolu Eğitim Sendikası Genel Başkanı Cansel GÜVEN, Genel Sekreteri Serkan AVCI ve Genel Mali Sekreteri Selami AKKAYA’yı dinledikten sonra il emri mağdurlarını temsilen makama kabul edilen eğitimciler ve yakınlarıyla da görüştü.
Mesleğin kutsallığından hareketle her görev yerinin kurumlarınca aynı değerde görüldüğünü ifade eden Sayın YALÇIN ; ”özür grubu tayinlerinde bazı kötü niyetli sahte yollara başvurulduğunu belirtti. Puan durumunun aslında en adil uygulama olacağını” vurguladı. Bunun üzerine söz alan Genel Başkan Cansel GÜVEN; kötü örneğin emsal olamayacağını ve sözleşmeli, kadrolu ayrımı yapılmaksızın aile bütünlüğünün anayasanın 41. maddesi ve uluslar arası sözleşmelerde de en temel hak olduğunu belirterek mevcut puan sistemi ile ilan edilen kadrolar doğrultusunda bir öğretmenin aile kurması ya da ailesine kavuşması için 3 ile 7 yıl arasında çalışması gerektiğini” vurguladı. Eşi özel sektörde çalışalar için büyük illere tayin olmanın neredeyse hayal olduğunu belirten Cansel GÜVEN bu hukuksuzluğun Elazığ 1. İdare Mahkeme kararında olduğu gibi bundan sonra açılacak kitlesel davalarda da açığa çıkacağının altını çizdi.
Bir saat kadar süren görüşmenin sonunda Sayın Personel Genel Müdürünün henüz medyayla paylaşmadığı ancak sendikamız aracılığı ile bakanlık önünde bekleyen il emri mağdurları bilgisine açtığı bir değişiklik olmuştur. Bugün açılması gereken ek yerleştirme modülünde 26. tercihin altına bir seçenek eklenecektir. Bu seçenekte puanı yetmeyen ya da kadro ihtiyacı el vermeyen il ve illerde özür tayini isteyecek kadrolu ve sözleşmeli öğretmenler NORM FAZLASI olarak görev yapmayı kabul ederlerse atama ve sözleşmeleri buna göre yapılacak. Bu şekilde görevlendirildikleri illerde uygun norm oluşunca o pozisyona geçişleri il tarafından yapılacak.
25 Ağustos itibarı ile açılması gereken ek yerleştirme modülünün bu saate kadar açılmamış olması bugün yapılan eylem ve görüşmenin bakanlığın modülde bir son dakika değişikliği yapmaya zorladığı anlamına gelebilir.
Anadolu Eğitim Sendikası olarak Milli Eğitim Bakanlığı adına en yetkili ağız olan Personel Genel Müdürü Sayın Necmettin YALÇIN’ın sendikamıza yapmış olduğu bu açıklamayı İl Emri Mağdurları adına sözlü bir akit kabul ediyoruz.” Şeklindedir
Bu açıklamaya göre; MEB Personel Genel Müdürü Sayın Necmettin YALÇIN; 25 Ağustos Salı günü saat 14:00 de
”özür grubu tayinlerinde bazı kötü niyetli sahte yollara başvurulduğunu belirtti. Puan durumunun aslında en adil uygulama olacağını” vurgulamıştır.
Devamında “ek yerleştirme modülünde 26. tercihin altına bir seçenek eklenecektir. Bu seçenekte puanı yetmeyen ya da kadro ihtiyacı el vermeyen il ve illerde özür tayini isteyecek kadrolu ve sözleşmeli öğretmenler NORM FAZLASI olarak görev yapmayı kabul ederlerse atama ve sözleşmeleri buna göre yapılacak. Bu şekilde görevlendirildikleri illerde uygun norm oluşunca o pozisyona geçişleri il tarafından yapılacak.” açıklamasında bulunmuştur.
Kısacası 25 Ağustos Salı günü saat 14:00 de MEB Personel Genel Müdürü Sayın Necmettin YALÇIN İl emri sorununun çözüldüğünü açıklamıştır.
Şimdi gelelim yazımız başlığında sorduğumuz sorunun “İl Emri Sorununu Kim Çözdü?” Cevabını aramaya.

————————————————————

Anadolu Eğitim-Sen
Personel Genel Müdürü ile görüşerek açıklama yapılmasını sağlayan, eylem yapan, görüşme talep eden ve bunu kamuoyu ile paylaşan sorunu biz çözdük şeklinde bir açıklama yapmamıştır.
Türk Eğitim-Sen ile Milli Eğitim Bakanlığı arasında
Şeklinde sürekli olarak sorunu gündeme getiren ve çözülmesini isteyen Türk Eğitim-Sen internet sitesinde sorunu biz çözdük şeklinde bir açıklama yapmamıştır.
Türk Eğitim-Sen internet sitesinde İl emri uygulamasının sadece kadrolu öğretmenlerin bazılarına uygulanmasını eleştirerek haberleriyle durumu dile getirmişlerdir.
sözleşmeli öğretmenlere de il emri atama hakkı verilmesi, il emri gelmeden önce tercihte bulunarak eşlerinden uzak ilçelere atananlar için il içi tercih hakkı verilmesi, zorunlu hizmet yükümlülerine de bu haktan yararlanması kısaca tüm öğretmenlere il emri uygulamasının yapılması için Milli Eğitim Bakanlığına yazı yazmışlardır.
Ayrıca Türk Eğitim-Sen internet sitesinde 09/07/2009 tarihli haberinde “Eş durumu mağduriyeti Kurum İdari Kurulu Toplantısı´nda dile getirildi. 08.07.2009 tarihinde Nisan 2009 dönemi KİK Toplantısı´nda eş durumu mağduriyeti sendikamız tarafından seslendirilmiş ve Ağustos ayında problemin büyük oranda çözüleceği bilgisine ulaşılmıştı.” İfadesi yer almaktadır. Kurum İdari Kurulu Toplantısı´nda bakanlık sorunu ağustos ayında çözeceğini ifade etmiştir
2009 yılı toplu görüşmelerin 3. turunda yetkili sendika olan Türk Eğitim-Sen tarafından İl Emri Sorunu; “Milli Eğitim Bakanlığı, Öğretmen Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliği hakkında görüşlerimizi istemiştir. Sendikamızın görüşleri 26.01.2009 tarihinde gönderilmiştir. Önerilerimizin dikkate alınarak bir an önce yeni yönetmeliğin uygulamaya konulması gerekir Atama ve yer değiştirmelerde, her iki eşin branşında norm kadro açığı olma şartı kaldırılmalı ve aile bütünlüğü göz önüne alınmalı, sağlık, öğrenim durumları dikkate alınmalı, eskiden olduğu gibi, tüm atama ve yer değiştirme işlemlerinde hizmet süresi hesaplamasında 30 Eylül tarihi esas alınmalı ve il emrine atamalar gerçekleştirilmelidir.
Zorunlu/İsteğe Bağlı/Özür Grubu gibi yer değiştirme dönemlerinde branşlarda illerde fazla açık görünmemektedir. Norm kadro açığı olan tüm branşlar gösterilmelidir

Aday öğretmenlerin özür grubu nakillerinde stajyerliğin kalkmış olması şartı kaldırılmalı, aile bütünlüğüne saygı duyulmalıdır.

Mevcut atama yönetmeliği ile ve yönetmeliğin bazı maddelerinin farklı yorumlanması sonucunda eşler bir araya gelemiyor. Aileler parçalanıyor, çalışanlardan birisi Mardin’de bir diğeri Muğla’da görev yapıyor. Bu ayrıcalığı hiçbir vicdan kabul edemez.”
Ayrıca Türk Eğitim Sen tarafından İl emri ve uygulamaları nedeniyle Danıştay nezdinde Davalar açmıştır.
1– Türk Eğitim Sen tarafından İl emri ve uygulamaları nedeniyle Danıştay nezdinde İl Emrine Atama Uygulamasının Kaldırılmasına yönelik 2009 Yılı Özür Grubu Yer Değiştirme Kılavuzu İller Arası Yer Değiştirmek İsteyenler Başlıklı 2.1. maddesinin ve 3.3. maddesinin yürütülmesinin durdurulması ve devamında iptali talebi nedeniyle açılan
2-Davalı idare tarafından yayınlanan Milli Eğitim Bakanlığı Personel Genel Müdürlüğü 2008 Öğretmenlerin Özür Durumuna Bağlı Yer Değiştirme Kılavuzu sayfa–5 madde:3/3 “Zorunlu hizmet bölgesi kapsamındaki illerde kadrolu öğretmen olarak görev yapan ve zorunlu çalışma yükümlülüğünü tamamlamayan öğretmenler, eş durumuna bağlı özür durumundan Birinci Hizmet Bölgesinde çalışan zorunlu hizmete tabi kadrolu veya sözleşmeli öğretmen eşinin yanına yer değiştirme isteğinde bulunamayacaktır.”
3–2008 Öğretmenlerin Özür Durumuna Bağlı Yer Değiştirme Kılavuzu’nun 5.sayfasında yer alan Başvuru Yapamayacak Öğretmenler başlıklı 3.3. maddenin
4-“2008 Öğretmenlerin Özür Durumuna Bağlı Yer Değiştirme Kılavuzu’nun 5.sayfasında yer alan Sözleşmeli Öğretmeler başlıklı açıklamasındaki “……yaz tatili döneminde….”
5–2009 Yılı Öğretmenlerin İller Arası İsteğe ve Zorunlu Çalışma Yükümlülüğüne Bağlı Yer Değiştirme Klavuzu’nda yer alan “İsteğe Bağlı Yer Değiştirme Başvurusunda Bulunacaklar” başlıklı 4.1.4.maddesinde yer alan “Hâlen zorunlu çalışma yükümlülüğü öngörülen il ve ilçelerde görevli zorunlu hizmet yükümlüsü öğretmenler, bulundukları hizmet bölgelerinde Millî Eğitim Bakanlığı Öğretmenlerinin Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliğinin 24’üncü maddesinde belirtilen süreler kadar görev yapmaları gerektiğinden, bu öğretmenler zorunlu çalışma yükümlülüklerinin tamamlanmasına 6 aydan az süre kaldığı gerekçesiyle yer değiştirme isteğinde bulunamayacaklardır.” hükmünün
————————————————————

Eğitim-Sen
Eğit sorunu biz çözdük şeklinde bir açıklama yapmamıştır.
Eğitim Sen Anadolu Eğitim Sendikasının İl Emri Mağdurları eylemine destek vermişlerdir.
Eğitim Sen internet sitesinde haberinde Kadrolu öğretmenlerin bu anlamdaki sorunları şimdilik çözülmüşken, sözleşmeli öğretmenlere bu olanak tanınmamıştır. Sorun ancak yeni sözleşmeli öğretmen ataması yapılmaması ve tüm sözleşmeli öğretmenlerin kadroya geçirileceği konusunda verilen sözlerin tutulması ile çözülebilecektir.” Şeklinde il emri uygulamasını sözleşmeli öğretmenler yönünden eleştirmişlerdir.
Ayrıca Eğitim Sen tarafından İl emri ve uygulamaları nedeniyle Danıştay nezdinde Davalar açmıştır.
1-Eğitim Sen İl Emrine Atama Uygulamasının Kaldırılmasına Danıştay İkinci Dairesi’nde
2-“Açıklanan nedenlerle, dava konusu kılavuzun 2.1 maddesi ve 6. maddesinin 1. fıkrasında yer alan “… göreve başlama tarihi itibarıyla en az bir yıl çalışmış olan” ibaresinin, açıktan ve kurumlar arası yeniden atama biçimiyle öğretmenliğe atananların öğrenim özrü yönünden 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 27/2. maddesinde öngörülen koşullar gerçekleşmemiş olduğundan yürütmenin durdurulması isteminin reddine, 6. maddenin 1. fıkrasına yer alan “… göreve başlama tarihi itibarıyla en az bir yıl çalışmış olan” ibaresinin, açıktan ve kurumlar arası yeniden atama biçimiyle öğretmenliğe atananların sağlık ve eş durumu özrü yönünden 2577 sayılı Kanunun anılan maddesinde öngörülen koşullar gerçekleşmiş olduğundan yürütmenin durdurulması isteminin kabulüne, 14.4.2009 tarihinde oybirliğiyle karar verildi. Kararı verilmiş tir bu karara göre söz konusu bir yıl bekleme koşulu yüzünden sağlık ve eş durumu özürlerinden başvuramamış öğretmenlerin hakları verilecek, bundan böyle bu sınırlama söz konusu olamayacağından bir yılı beklemeksizin sağlık ve eş durumu özürlerinden yer değiştirme başvurusu yapılabileceklerdir.
3-Ağustos 2008’de yayımlanan 2008–2 Öğretmenlik İçin Başvuru ve Atama Kılavuzunun 2.6. maddesinde yer alan hükümle, sözleşmeli öğretmen olarak görevlendirilenlerden görevine başlamayanlar ile başlayıp belirli bir süre sonra ara verenlerin bir yıl geçmeden “kadrolu” öğretmen olarak atanmak için başvuruda bulunmaları; yine aynı kılavuzun 2.7. maddesinde yer alan hükümle, askerlik yükümlülüğü nedeniyle “Halen silah altında bulunanlar”ın da öğretmenlik için başvuruda bulunmaları engellenmiştir. Bu nedenle Eğitim-Sen tarafından Öğretmenlik İçin Başvuru ve Atama Kılavuzunun iki hükmünün yürütmesinin durdurulması ve iptali istemiyle dava açılmıştır.
4-Milli Eğitim Bakanlığının yayınladığı 2008 Yılı Öğretmenlerin Özür Durumuna Bağlı Yer değiştirme Kılavuzunun 5. sayfasındaki 4.Sözleşmeli Öğretmenler başlığı altındaki sözleşmeli öğretmenlerin yaz tatili atama döneminde özür durumundan atama isteyebileceği hükmünün yürütmesinin durdurulması ve iptali istemiyle dava açılmıştır.
5-Öğretmenlerin Özür Durumuna Bağlı Yer Değiştirme Kılavuzundaki D ve E sınıfı ilçelerde görev yapan zorunlu hizmete tabi eşin yanına atanma isteğine engel getiren hükümlerin yürütmesinin durdurulması ve iptali istemiyle iki ayrı dava açılmıştır.
6-

7-
————————————————————

Eğitim-İş
sorunu biz çözdük şeklinde bir açıklama yapmamıştır.
Eğitim-İş Anadolu Eğitim Sendikasının İl Emri Mağdurları eylemine destek vermişlerdir.

Eğitim-İş internet sitesinde Yeni uygulamanın hukuka ve hakkaniyete uygun biçimde şu prensipler ışığında genişletilmesi zorunludur:

1. İl emri uygulaması tüm özür gruplarına tanınmalıdır.

2. 25 tercih hakkını kullanan öğretmenler, il’de boş diğer bir eğitim kurumuna atanma tercihini kullanırken öğretmenlere ilçe tercih etme hakkı tanınmalıdır. Bu uygulama aynı il’de görev yapıp, görev yaptıkları kurumlar arasında 100–200 km’ye varacak mesafe olmasının önüne geçecek ve yaşanılması muhtemel mağduriyetler ortadan kalkacaktır.

3. Uygulama sözleşmeli öğretmenlerin mevcut mağduriyetlerini ortadan kaldırmamaktadır. 4-B sınıfı sözleşmeli çalışanlar, uygulamadan yararlandırılmalıdır.”açıklamalarıyla uygulamanın genişletilmesini istemişlerdir.
Ayrıca Eğitim-İş tarafından İl emri ve uygulamaları nedeniyle Danıştay nezdinde Davalar açmıştır.
1- Eğitim-İş İl Emrine Atama Uygulamasının Kaldırılmasına

2-Sözleşmeli öğretmenlerin özür durumuna bağlı yer değiştirme taleplerinin, sadece yaz tatili dönemi ile sınırlandırılmasına yönelik hukuka aykırı düzenlemenin yürütmesinin durdurulması ve iptali istemiyle iki ayrı dava açılmıştır.
————————————————————

Eğitim Bir-Sen

şeklinde bir açıklama yapmıştır.
Eğitim Bir-Sen İl Emri Mağdurları adına Anadolu Eğitim-Sen Genel Başkanı Cansel GÜVEN’in diğer sendikalara da yaptığı çağrı üzerine 25.08.2009 Salı günü eylem yapacaklarını duyurması üzerine apar topar internet sitelerine haberini 25.08.2009 tarihinde girmişlerdir. Yani millet eylem yaparken onlar sitelerine haber girmişlerdir.

Devamında İl Emri Mağdurlarının 25 Ağustos Salı günü, saat 13:30 da bakanlık önünde basın açıklaması yapmasından ve önceden alınan randevu üzerine saat 14:00 de de MEB Personel Genel Müdürü Sayın Necmettin YALÇIN’la görüşmelerinden ve sorunun çözüleceğinin açıklanmasından sonra yani sorunun çözüleceği 25 Ağustos Salı günü, saat 15:00 gibi açıklanmıştır.
Ama her ne hikmetse çözülen sorunu, 25 Ağustos Salı günü, akşam saatlerinde Milli Eğitim Bakanı Nimet Çubukçu ile görüşerek çözmüşlerdir. Eğitim Bir-Sen’in İl Emri konusundaki genel durumu budur
Evet, yanlış duymadınız il emri Konusunda tarafların meydana getirdiği iklim sonrasında, eylem sonrasında, Diğer sendikaların açtıkları davalar ortada dururken Eğitim Bir-Sen sadece istemektedir.
Yukarıda sıraladığımız sendikalar davalar açmakta, eylemler ortaya koymakta iken Eğitim Bir-Sen sadece istemiş görünerek sonradan istedik aldık demektedirler.
haberinde Eğitim Bir-Sen gururla gündüz çözülen bir sorunu akşam saatlerinde tekrar çözdüklerini ifade etmektedirler.

Evet, yazımızın başında sorduğumuz sorunun cevabı ve muhatabı bulunmuştur. “Bakanla Görüştük, İl Emri Sorununu Çözdük” diyen bir tek Eğitim Bir-Sen’dir. Bu görüşmenin Bakanlık tarafından da teyit edilmesi beklenmektedir.
25 Ağustos Salı günü saat 14:00 de MEB Personel Genel Müdürü Sayın Necmettin YALÇIN İl emri sorununun çözüldüğünü açıklamıştır. Ama Eğitim Bir-Sen aynı gün akşam saatlerinde “Görüştük, İl Emri Sorununu Çözdük” demişlerdir. Hangi kaygıyla bu haber girilmiştir. Yukarıda açıklamaya çalıştığımız sendikaların açtıkları davalar ve yaptıkları çalışmalar neticesinde Eğitim Bir-Sen’in Bu şekilde haber yapmasının yorumunu kamuoyunun takdirine bırakıyoruz.
Eğitim Bir-Sen Bakanlık nezdinde ciddi bir dava açmamıştır. Sadece üyeleri adına, davayı açan kişiyi bağlayan az sayıda davalar açılmaktadır. Bunun bir tanesi haberinde yayınladıkları mahkeme kararıdır. Eş durumu ile ilgili bu dava sadece davayı kazanan kişi yi bağlamaktadır. Eğitim Bir-Sen den beklenen diğer sendikalar gibi geneli ilgilendiren dava açmalarıdır.

Ama tüm sendikalar İl emri İçin Danıştay’da tüm öğretmenleri ilgilendiren genel dava açmalarına rağmen Eğitim Bir-Sen tarafından İl Emri konusunda açılan bir dava bulunmamaktadır.
Buradan tüm sendikalara çağrı yapıyoruz; kamuoyunda istedik aldık, görüştük çözdük şeklinde yaptığınız haberler hoş karşılanmamaktadır.

Kaynak:kamudan.com

Son Haberler

TÜRK’ÜN MEVCUDİYETİ 30 AĞUSTOS’LA TARİHE MÜHÜRLENDİ

Türk Eğitim-Sen Genel Başkanı Talip Geylan’ın, 30 Ağustos Zafer Bayramı ile ilgili yaptığı basın...

GENEL BAŞKANIMIZDAN MHP GENEL BAŞKANI SAYIN DEVLET BAHÇELİ’YE ZİYARET

Genel Başkanımız Talip Geylan, 28.08.2024 tarihinde MHP Genel Başkanı Sayın Devlet Bahçeli’yi ziyaret ederek, eğitimin ve eğitim çalışanlarının gündemine dair bilgilendirmelerde bulundu.

ÜCRETLİ KÖLELİK UYGULAMASINA SON VERİLMELİ!

Genel Başkanımız Talip Geylan, eğitim sisteminin en büyük sorunlarından birisinin ücretli öğretmenlik uygulaması olduğunu söyleyerek, "Korkarım ki, geçen yıl 80 bine ulaşmış olan ücretli öğretmen sayısı, bu öğretim yılında 100 binlere dayanacaktır."dedi.

ÖĞRETMENLERİMİZ NEDEN HALA GÖREVE BAŞLATILMADI?

Genel Başkanımız Talip Geylan, öğretmen atamalarının gecikmiş olmasını açılan davalara bağlamanın haksızlık olduğunu belirterek, “Danıştay’ın kararından hiçbir şekilde etkilenmeyecek şekilde 20 bin öğretmenimizi daha fazla bekletmeden öğrencileriyle buluşturmanın en makul yolu, mülakata giren tüm adaylara KPSS puanı ölçüsünde sözlü puanı vermektir.” dedi