Milli Eğitim Bakanlığı’ndan gelen cevapta; ”Bakanlıklara, ve Sayın Bakanlara yasal olarak verilen yetki çerçevesinde bahse konu kişilerin atama işlemlerinin gerçekleştirildiği.” Söylenmiştir.
Türk Eğitim Sen olarak konuyu inceledik, hangi kanun, hangi yönetmeliğin sayın Bakanlara böyle bir yetkiyi verdiğini araştırdık. Gerçi Milli Eğitim Bakanlığı cevabında hangi kanunlarda böyle bir yetkinin olduğunu bildirmemişti, ancak biz 657 syılı DMK’nın 76, 68, 92, 71 inci maddelerini, 3797 sayılı Milli Eğitim Bakanlığı teşkilat kanunu inceledik. Kuruma bir takım yetkiler verildiği yanlış olmamakla birlikte, bu yetkilerin hiç bir şarta bağlı olmaksızın olmadığı da ilgili kanun maddelerinde görülmektedir.
Sayın Bakan Hüseyin ÇELİK’in TBMM çatısı altında da söylediği,” Benim yetkimdedir, ben ilçe il milli eğitim müdürlerini bile atıyorum, okul müdürünü mü atayamayacağım?” sözlerinin de ilgili kanunlar incelendiğinde doğru olmadığı anlaşılmaktadır.
Hiç bir kanun Anayasaya aykırılık teşkil edemez. O halde sayın Hüseyin ÇELİK’in, “ Benim yetkim dahilindedir.” dediği atamalar da Anayasaya aykırıdır. Anayasa MADDE 10 – Herkes, dil, ırk, renk, cinsiyet, siyasî düşünce, felsefî inanç, din, mezhep ve benzeri sebeplerle ayırım gözetilmeksizin kanun önünde eşittir.
(Ek fıkra: 5170 – 7.5.2004 / m.1)
Kadınlar ve erkekler eşit haklara sahiptir. Devlet, bu eşitliğin yaşama geçmesini sağlamakla yükümlüdür.
Hiçbir kişiye, aileye, zümreye veya sınıfa imtiyaz tanınamaz.
Devlet organları ve idare makamları bütün işlemlerinde kanun önünde eşitlik ilkesine uygun olarak hareket etmek zorundadırlar.
Anayasanın 10 uncu maddesi incelendiğinde sayın Bakan’ın yapmış olduğu bu usulsüz atamalar sebebiyle Anayasayı çiğnediği de görülecektir.
Sayın Bakan yukardaki Açıktan Ve Kurumlar Arası atama dışında bazı illerimizde, asaleten okul müdürü, öğretmenevi müdürü ve enstitü müdürü atamaları da yapmış bulunmaktadır. Bu atamaların bir kısmı sendikamıza ulaşmış ve kamuoyu ile paylaşılmıştır. İllerde duyuru yapmaksızın asaleten atanan diğer yöneticiler varsa bunların da sendikamıza bildirilmesi halinde gerekki girişimler yapılacaktır. Türk Eğitim Sen olarak, hiç bir dayanağı olmayan, mevzuatın çiğnenerek yapıldığı bu atamaların tamamı ile ilgili yürütmeyi durudurma ve iptal davaları açacağız. Söz konusu usulsüz atamaları asla sineye çekmeyeceğiz. Bu şekilde yapılan atamalara yargının kayıtsız kalmayacağını ve gerekli kararı vereceğine inanıyoruz.
Bütün idareci atamaları sayın Bakan tarafından yapılacaksa yönetmeliğe, genelgelere gerek bulunmamaktadır. Atama bekleyen on binlerce yönetici adayını umutlandırmanın bir anlamı yoktur. Bu yapılan insan hakkı ihlalidir. Adam kayırma anlayışı devam ettiği sürece Milli Eğitim Bakanlığına duyulan güven tamamen yok olacaktır. Bakan’da olsa tüm yetkililerin bu gerçekleri göz önünde bulundurması eğitim çalışanlarının huzur ve mutluluğu için esastır.